Bir uçak yolculuğu sırasında, kan ter içinde kalmış genç bir kadın, üç küçük çocuğu ile uğraşıyordu.
Biri ağlıyor, biri uçağın koridorunda ileri geri koşuşturuyor, diğeri ise avaz avaz bağırıyordu. Yolcuların bazıları genç anneye öfke dolu bakışlar fırlatıyor, bazıları ise söyleniyordu.
Tam o sırada yaşlıca bir hanım genç kadının yanına gelerek, ona yardımcı olmayı teklif etti. Yolculuğun geri kalan kısmında yaşlı kadın, küçük bebeği kucağında gezdirerek ağlamaması için elinden geleni yaptı. Böylece genç anneye de, diğer iki çocuğunu sakinleştirme ve yatıştırma fırsatı yaratmış oldu.
Yaşlı kadının davranışı gerçekten de etkileyiciydi. Bu örnekten yola çıkarak, haftada bir tam gün (veya ayda bir gün veya senede en az bir gün) boyunca iyilik yapmayı yaşamınızın bir numaralı önceliği haline getirmeye çalışın. Örneğin bir uçak yolculuğu sırasında yukarıdaki olaya benzer bir durumla karşılaştığınızda şikayet etmeden, yüzünüzü başka yöne çevirmeden, gönüllü olarak öne doğru bir adım atmalı ve ihtiyacı olan kişiye yardımcı olmalısınız.
Özellikle büyük şehirlerde, iyilik yapmak için birçok fırsat her an karşımıza çıkar. Örneğin alışverişten dönüşlerinde sokakta rastladığımız yaşlı ve güçsüz kişilere, ağır paketlerini taşımakta yardımcı olabiliriz. Bazen de, sokak köşelerinde ürkek bir şekilde bekleşen ve karşıdan karşıya geçerken ışığın yeşilden kırmızıya döneceğinden korkan yaşlı ve zayıf insanlara rastlarız. İyi bir izci gibi, onların karşıdan karşıya geçmelerine yardımcı olalım.
Eğer bu konuda azimliyseniz, yapılacak pek çok şey vardır. Yaşlı ve gelir düzeyleri düşük insanların barındığı bir binada oturan yetmiş yaşlarındaki bir kadını örnek alalım: Bu kadın kendisinden daha yaşlı (seksen veya doksan yaşlarında) ve güçsüz olan kişileri, haftada birkaç kere yıkayarak onlara yardım elini uzatmaktadır.
İyilik, hem davranışlarla, hem de söylenen sözlerle kendini gösterir. Dertlerine kulak verecek bir dosta veya bir fikir danışmaya ihtiyacı olan kişilerle birlikte biraz zaman geçirmeye çalışın. Sorunlarını size tam olarak, sakin bir şekilde ve acele etmeden anlatmalarına izin verin.
Özellikle de size en yakın olan insanlara, yani ailenize karşı iyi davranmaya dikkat edin. Çocuklarınızı kırmamaya ve arzuladıkları oyunu onlarla birlikte oynamaya özen gösterin.
Yirmi dört saat boyunca, Tanrı'nın sizden her zaman davranmanızı istediği (ve aslında kalbinizin derinliklerinde çok iyi bildiğiniz) şekilde yaşamaya çalışın.