Kendilerini evlatlarına adamış olan anne babalar çocuklarını işlerinden daha fazla severler. Ancak birçok ebeveyn, işlerini çocuklarına göre daha çekici bulduklarından işlerine aşırı derecede fazla, çocuklarına ise çok az zaman ayırırlar.
Ekonomik baskı altında olan bazı anne babalar, çocuklarına ayırdıkları yetersiz zaman konusunda kendilerini haklı çıkarmak için, çocuklarının geçimini sağlamak için uzun saatler çalışmaları gerektiğini öne sürerler. Bir de işlerinin çok önemli olduğuna inandıkları için çocukları ile çok az zaman geçiren anne babalar vardır. Vilna Gaon'u Rav Eliya'nın önde gelen öğrencilerinden Rav Volozin'li Hayim, Gaon'un kendini Tora'yı okumaya tam olarak adamış olduğunu aktarır: "Dünyevi işlerden kendini o derece soyutlamıştı ki, çocuklarının hatırını bile sormazdı. Onlara hiç mektup yazmaz, onlardan aldığı mektupları hiç okumazdı."
Başbakan Golda Meir "Hayatım" adlı otobiyografisinde çocuk-iş ikilemi ile ilgili hislerini şöyle aktarır: "Çocuklarım, o dönemde veya daha sonraları, benimle iftihar etmişler miydi acaba? Buna inanmak isterim doğrusu. Ancak bu övünme hissinin annelerinin sık sık ortadan yok olmasını telafi ettiğini pek zannetmiyorum."
Çocuklarınızla yeteri kadar zaman geçiriyor musunuz? Onlar sizin kendileriyle yeteri kadar zaman geçirdiğinizi hissediyorlar mı? Eğer onlarla istediğiniz kadar zaman geçiremiyorsanız bile, gerektiği zaman onlarla birlikte olmak için fırsatlar yarattığınızdan eminler mi? Sezdikleri, belki de, gerçek kadar önemlidir. Siz, hayatlarının önemli anlarında onların yanında olacağınızdan emin olabilirsiniz. Ancak, sorun onlara, onlar bu konuda size güveniyorlar mı? Eğer bu güven duygusu yaratılamamışsa, yanlarında olacağınıza onları ikna etme sorumluluğu size düşer.
Rav Mendel Epstein'ın sözleri bu konuyu en iyi şekilde özetlemektedir: "Eğer çocuklarınızla yeterince zaman geçiremeyecek kadar yoğunsanız, bu, Tanrı'nın niyet ettiğinin ötesinde meşgul olduğunuzu gösterir."