Başkasının hesabına "mitzva kahramanı" olma
Yahudi yasaları
insanın ekmek yemeden önce ellerini yıkamasını ve kutsama duası
okumasını emreder. Bir keresinde arkadaşları Rav Salanter'in ellerine
çok tutumlu bir şekilde, neredeyse izin verilen asgari miktar kadar su
döktüğünü farketmişler.
Başkalarının göremediği durumlarda ahlak meselelerinin farkına varmak, Rav Salanter'in yüceliğinin bir parçasıydı. Bir diğer vesilede, kasabanın önde gelenlerinden biri onu Şabat yemeğine çağırmıştı. Rav Salanter adamı yemek başlamadan önce Şabat sofrasının düzeni hakkında kısaca sorgulamıştı. Edindiği bilgiye göre, her bir kap yemek arasında Tora'nın kısımları enine boyuna tartışılacak, Şabat "zmirot" (şarkıları) söylenecekti. Bunun üzerine Rav Salanter, bir şartla adamın evinde misafir olmayı kabul edeceğini söylemişti: Yemek hızlı bir şekilde sunulacak, Tora tartışmaları ve şarkılar ya çok kısa tutulacak, ya da yemek sonrasına ertelenecekti.
Çok şaşırmasına rağmen ev sahibi Rav'ın bu isteğini kabul eder. Tabaklar ardı ardına, kesintisiz bir şekilde masaya getirilir. Yemek bittiğinde ev sahibi Rav Salanter'e şöyle sorar, "Lütfen söyle bana, olağan olarak Şabat sofrasını yönettiğim şekilde bir terslik mi vardış Neden yöntemi değiştirmek için o kadar ısrar ettin?"
Yanıt vereceğine Rav Salanter mutfaktan yaşlı ahçı kadını çağırtır. "Senden özür dilemek istiyorum," der. "Senin bu kadar çok çalışmana ve tabakları ardı ardına masaya getirmene sebep olduğum için üzgünüm. Lütfen beni affet."
"Seni affetmek mi?" diye karşılık verir kadın, "sana teşekkür etmek istiyorum. Bütün gün burada çalıştıktan sonra Cuma geceleri de geç saatlere kadar kalmam gerekiyor. Eve gittiğimde bitap durumda oluyorum. Bu gece daha mantıklı bir saatte bitirdik. Teşekkür ederim. Eve gidip biraz dinlenebileceğim."
Rav Abraham Twerski'nin dediği gibi Rav Salanter, "sadece Talmud'da olanları değil mutfakta olup biteni de çok iyi anlayan" biriydi. ***