Bu Hafta İçin Saatler

13 AV

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5784

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

18:41

19:58

-----

Yeruşalayim

18:34

19:50

Tel Aviv

19:02

20:01

17AĞUSTOS

Tel Aviv

18:54

19:52

İstanbul

19:47

20:27

2024

İstanbul

19:37

20:17

İzmir

19:43

20:31

İzmir

19:33

20:22

VAETHANAN- ואתחנן 
Aftara: Nahamu

ŞABAT NAHAMU

19 AĞUSTOS 2024 PAZARTESİ TU BE AV

 

Peraşa Özeti
[www.chabad.org]
(Devarim 3:23-7:11)

Moşe her ne kadar Yeoşua'nın kendisinden sonraki lider olarak seçilmesinden memnunsa da, buna rağmen Erets-Yisrael'e özgü mitsvaları yerine getirebilmek için buraya girmesine izin verilmesi konusunda dua eder. Ancak Tanrı bu isteği kabul etmez. Moşe Bene-Yisrael'e Sinay'daki eşsiz tecrübelerini hatırlatır.

Tora'yı aldıklarında Tanrı'nın Sesi'ni duymuşlar, ancak Tanrı'yı fiziksel olarak algılayabilecekleri herhangi bir şekil görmemişlerdi. Moşe Bene-Yisrael'e, Tanrı'nın Sinay'da açığa çıkışının sadece elit birkaç kişinin değil, Bene-Yisrael'in tümünün şahit olduğu eşsiz ve benzersiz bir tecrübe olduğunu özellikle hatırlatır ve başka hiçbir ulusun Tanrı'nın kendileriyle Bizzat konuştuğunu iddia edemeyeceğini vurgular. Moşe halka özel bir direktif vererek, bu dönüm noktası niteliğindeki olayın her nesilde sürekli anlatılmasını ister.

Moşe daha sonra Bene-Yisrael'in Erets-Yisrael'e girdikten bir süre sonra günah işlemeye başlayacaklarına ve bu sebeple ileride bu topraklardan sürüleceğine dair - doğruluğu tarihçe de kanıtlanmış - bir kehanette bulunur. Bu sürgün boyunca Yahudiler, diğer milletler arasına küçük gruplar halinde yayılmak zorunda kalacaklar ve nüfusları her zaman düşük seyredecektir. Ancak sonunda Bene-Yisrael Tanrı'ya dönecek, Tanrı da onları kabul ederek, ülkelerine geri getirecektir.

Moşe, hata sonucu ölüme sebebiyet veren bir kişinin kaçabilmesi için üç tane "sığınak şehir" belirler. Ardından On Emir'i halka tekrarlar ve onlara Yahudilik'in en temel prensiplerini içeren Şema'yı öğretir. Şema'nın ilk cümlesi Tanrı'nın var ve Biricik olduğuna dair bir tanıklıktır. Moşe daha sonra halkı, maddiyatçılığın tuzaklarına düşmemeleri ve maneviyatı yüksek bir millet olmaları gerektiğini unutmamaları konusunda uyarır. Peraşa, Moşe'nin Bene-Yisrael'e, Erets-Yisrael'e girdikten sonra başka milletlerle karışık evlilik yapmamalarını emretmesiyle sona erer. Zira karışık evlilikler yapıldığı anda halkın kutsal benliği sekteye uğrayacak ve diğer halklardan farkları kalmayacaktır.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf

YAZLIK EVLER

Yazlık evler: Genellikle daha kalabalık olurlar. Bu kalabalığın nedeni akrabaların ve dostların bir arada olması ve birlikte güzel zaman geçirmesi olarak verilebilir. Durum ailelerin bağ kurması, ilişkilerini güçlendirmesi, harika anılar yaratması için güzel fırsatlar olabilir. Ancak bu gelişmeler aynı zamanda kıskançlık kaynaklı gerginliklere neden olabilir.

İki insan ne kadar yakın ve sevgi dolu olursa olsun bir arada yaşaması oldukça zordur. Kardeşler arasında genellikle maddi açıdan farklılıklar olabilir bu da normaldir. Biri sadece geçinecek parayı kazanırken bir diğeri çok daha iyi koşullarda yaşamını devam ettirebilir. Medeni halleri birbirinden farklı olabilir. Aile yaşamlarının da birbirlerinden daha farklı olması tabi ki normaldir. Bu gibi farklılıklar çok yakın kardeşler arasında dahi kıskançlık ve tartışmalara yol açabilir.

İki farklı yaklaşım: Kıskançlık çok yaygın ve zor bir sorundur, ancak özellikle aile içinde daha da sıkıntılıdır. Aynı aileden gelmelerine rağmen kıskançlık söz konusu olduğunda büyük tartışmalar hatta kavgalar kaçınılmazdır.   Bu noktada peraşamızda sözü geçen “On Emir metninde yer alan “Lo tahmod” emrine daha yakından bakmak gerekir. Yitro peraşasında yer alan On Emir metni ile Vaethanan peraşasında yer alan On Emir metninde belli farklılıklar vardır. Biz bu farklılıklara onuncu emir çerçevesinde bakmaya çalışacağız.

Yitro peraşasında yer alan metinde Lo tahmod bet reeha,lo tahmod eşet reeha - arkadaşaının evine ve eşine göz dikmeyeceksin” şeklinde başlayan giriş kısmından sonra “vehol aşer lereeha – ona ait olan her şeye” şeklinde bir final vardır.   Ancak “”Vaethanan peraşasında kullanılan ifadeler oldukça farklıdır. Öncelikle “lo tahmod eşet reeha” diyerek arkadaşının eşine göz dikmeyeceksin şeklinde bir giriş vardır. Hemen arkasında “velo titave bet reeha – arkadaşının evini arzu etmeyeceksin” cümlesi gelir. Emir Yitro peraşasında olduğu gibi aynı şekilde nihayet bulur. Buradaki en önemli farklılık sadece “göz dikmemek” değil aynı zamanda “lo titave – arzulamamak” fiilinin de kullanılmasıdır.

RaMBaM buradaki farkı açıklar. “Lo tahmod” emri başka bir kişiye ait bir şeyi kıskanmayı, onu nasıl elde edeceğimize dair bir plan yapmaya başladığımız noktaya kadar yasaklar. “Lo titave” ise daha da ileri giderek, başka bir kişiye ait olan bir şeyi, onu bir şekilde ondan almaya yönelik gerçekçi umutlar olmaksızın bile arzulamayı yasaklar.  Şaşırtıcı bir şekilde, Tora aslında diğer insanları kıskanmamızı yasaklar.   Bu da başkalarını kıskanmak yerine onlar için “sevinmek” anlamına da gelir ki bu uygulanması çok da kolay değildir.  

Öneriler: Bet Ha'levi adlı kaynağa göre, nehir kenarında yaşayan ve her zaman diğer tarafa gitmeyi hayal etmiş bir kişiyi aklımızdan geçirerek durumu anlamaya çalışabiliriz. Adamın her nedense nehrin diğer tarafında görmek veya elde etmek istediği bir şey olduğunu varsayalım.   

Sonunda bir kış günü eline fırsat geçer.   Havalar soğumaya başlar ve sular donar.   Bu onun diğer tarafa gitme ve hayallerini gerçekleştirme şansıdır. Ancak buzun üzerinde yürürken, altında bir buz parçası çatlar ve dondurucu suya düşer.   Donarak ölmeden önce çaresizce buzlu sudan kendini kaldırmaya çalışarak buza tutunur. O anda nehrin karşısında ne yapmak istediğini düşünemez.    Zihni yalnızca hayatını kurtarmaya odaklanmıştır.   Karşı tarafta görmek veya erişmek istediği hiçbir şey zerre kadar umurunda değildir. 

Bet Alevi aynı şeyin “Lo tahmod” için de geçerli olduğunu söyler.    Eğer bir kişi Tanrı'dan gerçekten korkuyorsa ve günahın ciddiyetini anlıyorsa, o zaman arkadaşının serveti, kendisini dondurucu nehirden kurtarmaya çalışan adam örneğinde olduğu gibi nehrin diğer tarafı kadar önemsiz olacaktır.   İdeal olarak olmamız gerektiği kadar günahtan çekinebiliyorsak bu yasak bizim için sıkıntı yaratmamaya başlar. Elbette Bet Alevi gibi büyük bir tsadik için günahtan çekinme erdemi biz normal insanların anladığından daha farklı bir konumdadır.

Bu nedenle Hazon İş, farklı bir noktadan bakar. Ona göre yaşamımızda neyin önemli neyin önemsiz olduğuna dair uygun bir genel bakış açımız varsa kıskançlıktan kaçınabiliriz.   Hayat, süslü arabalardan ve tasarımcı kıyafetlerinden ibaret değildir.   Elimizden geldiğince Tanrı yolunda ilerlemek için belli bir görevle burada yaşamımızı sürdürmekte olduğumuz gerçeği aklımızdan çıkmamalıdır. Bir yakınımızın bizden daha iyi bir konumda olduğunu görmek asla kolay değildir. Ama hayatın ne olduğuna dair doğru bir bakış açısıyla yaşarsak, bu bizi daha az rahatsız eder.   

Bazen küçük yakınmalarımız ortaya çıkar. Bu da bizleri bir kıskançlığa doğru sürükleyebilir. Ancak bazı durumlar vardır ki onlarla karşılaştığımızda küçük yakınmam artık bizleri rahatsız etmez.   Ciddi bir hastalığı olan biriyle konuşurken neyin önemli neyin önemsiz olduğuna dair bakış açımızı yeniden kazanırız.   Bu da, kıskançlığın üstesinden gelmenin bir yoludur. Her zaman hayatta kıskandığımız veya içerlediğimiz şeylerden çok daha önemli şeyler olduğuna dair bakış açısını korumaya çalışarak bunu başarabiliriz.  

Şimdiye kadar, daha başarılı ya da daha mutlu görünen kardeşlerini kıskananlara yani “sahip olmayanlara” değindik.   Şimdi, dikkatimizi “var”lara çevirelim.

Ailemizde, bizim olmadığımız bazı alanlarda mücadele eden insanlar varsa, sağduyumuzu kullanmamız gerekir.       Zengin bir çift, mali açıdan zor durumda olduğunu bildikleri bir kardeşiyle birlikteyse, bu onların tatilleri, kaldıkları oteller veya hangi lüks arabayı alacakları konusunda vermeleri gereken "zor" kararlar hakkında konuşma zamanı değildir. Bu gerçekten insanların düşüncesizce yaptıkları hatalardandır.  

Aile bireyleri ile bir araya geldiğimizde nasıl giyindiğimize, nasıl konuştuğumuza ve nasıl davrandığımıza daha az dikkat ederiz.   Gemara, aile içinde bile giyimimize, hareketlerimize ve konuşmalarımıza dikkat etmemizi söylüyor.   Aile üyelerinin yanında daha rahat ve rahat olmak doğal olabilir, ancak öyle olsa bile dikkatli ve sağduyulu olmak gerekir. 

Kıskançlık konusuna değinirken unutmamak gereken bir şey de bunun normal olduğunu hatırlamaktır.   Biz yalnız değiliz. 

Bu sorunlarla başarılı bir şekilde başa çıkmanın önemli anahtarlarından biri, çok fazla üzülmemek ve tartışmaların ve kıskançlığın nadir olmadığını kabul etmektir.   Şimdiye kadar söylediğimiz her şey yardımcı olmasa da kendimizi rahatlatmak da önemlidir.  

Hayatta gerçekten önemli olan şeylere ve aile içindeki güçlü ilişkilerin değerine ve önemine odaklanmaya devam ederek, ara sıra ortaya çıkan rahatsız edici durumlara rağmen, her zaman bağ kurma deneyimlerimizden gerçekten keyif alacak ve bundan kazanç sağlamamız gerekir.



DİVRE TORA
Rav İzak Peres

Hayatının Her günü

….(Devarim 6:2) Son sözler cümlenin yanlış yerinde kullanılmış gibi görünmektedir. Eğer pasuk ‘ Hayatının tüm günleri ve oğullarının günleri ve onun oğullarının günleri’ şeklinde olsaydı daha net olmaz mıydı? Neden Tora, bir kimsenin hayatını, torununun hayatından bahsettikten sonra tartışmıştır?

Bu, önemli bir kavrama dikkat çekmek için özellikle yapılmıştır. Hiçbir zaman, torunlarınız doğduktan sonra bile, Yahudiliğe olan bağlılığınızı hafife almayın. Ravlarımızın da dediği gibi ‘Öleceğiniz güne kadar kendinizden emin olmayın.’ (Pirke Avot 2:4) Eğer dini konularda ihtiyatlı değilseniz, Tora’nın yolundan sapabilirsiniz. Hiç farkında olmadan size yabancı olan hayatları deneyimleyebilir ve ardından Yahudiliği bırakabilirsiniz. Neredeyse tüm hayatı boyunca dinine bağlı kalan ancak hayatının son günlerinde dindar olmayan Sadukimlerin kampına katılan Kohen Gadol Yohanan’ın kaderini paylaşabilirsiniz. Buna mani olmak için, karşınıza çıkabilecek ter tür sınavı geçebileceğinizi asla düşünmeyin. Yabancılarla içli dışlı olmaktan korkmadığınızı dile getirmeyin. Bu tür şeyleri yapmanız gerektiğinde ise dış etkilerin sizi etkilememesi için tetikte olun. Hayatınızın her gününde Tanrı’ya sadık kalmaya dikkat edin.

Rizin Ravi Rav Yisrael, at arabasıyla seyahat ederken, zayıf bir tay üzerinde yol alan Rav Meir ile karşılaşır. Arkadaşına acıyan Rav Yisrael ‘Sana yardımcı olabilir miyim? Neticede benim arabamı dört muhteşem at çekiyor. Eğer arabam hendeğe düşerse dördü birden beni kolaylıkla hendekten kurtarabilir. Senin sadece bir atın var. Sen hendeğe takılırsan ne olacak?’ der.

Rav Meir teşekkür ederek teklifi reddeder. ‘Tam aksine, benim sana yardım teklif etmem gerekir. Ben tek bir atım olduğunun farkındayım. O yüzden de çok dikkatli bir şekilde hendeklerden kaçınıyorum. Sense, dört tane atın olduğu için kendini çok güvende hissederek gerekli tedbirleri almayabilirsin.’ şeklinde cevap verir.

Kendi hayat yolumuzda giderken de Rav Meir’in bu gözlemini dikkate almalıyız. Yaşama şeklimize asla çok fazla güvenmemeli, görünmez tehlikelere karşı kendimizi korumalıyız.

GÜNLÜK YAŞAMDAN
(Kaynak: Rabilerin öğretilerinden)
Rav İzak Peres

Oruç gününde bir yiyeceğe beraha söyleyip yemeden  oruç olduğunu hatırlarsa ne yapması gerekir?

Oruç gününde bir yiyeceğe veya içeceğe beraha söyleyip o günün oruç olduğunu daha tatmadan hatırlarsa söylediği berahanın “levatala” boş yere olmaması için küçük bir parça tadar ve orucuna kaldığı yerden devam eder. Oruç olduğunu unutup yemesi durumunda orucu hatırladığı andan itibaren orucuna devam etmesi gereklidir.

YETMİŞ İKİ’ DEN SEÇMELER
(Rav Palaçi’nin 72 kitabı olduğu kabul edilir.)
Rav İsak Alaluf

Tenufa LeHayim kitabında TaNaH’ın açıklamalarını yapan Rav Hayim Palaçi (Z’Ts’K’L’) Şir Aşirim’de yer alan “beharme En Gedi – En Gedi’deki bağlar” ifadesine bir gönderme yaparak Gemara Masehet Berahot 63/B’de Yavne şehrindeki bağlardan söz edildiğini ve bu bağlarda yer alan asmaların alçak olmalarına rağmen muhteşem şaraplar üretildiğini öğretir. Rabi alçakgönüllü bir insanın muhteşem bir Tora bilgisine sahip olacağını “yayin – şarap” sözcüğünün sayısal değeri ile öğretir. Buradaki yetmiş Tora’nın yetmiş farklı açıklamasına işaret eder. Yani tevazu sahibi bir insana Tora’nın açıklamalarını öğrenme şansı tanınmaktadır.

HAFTANIN SÖZÜ

Acıyı hissetmemiş olmak, insan olmamaktır. (Yahudi özdeyişi)