Bu Hafta İçin Saatler |
28 TEVET |
Gelecek Hafta İçin Saatler |
||||
Şabat |
Başlangıç |
Bitiş |
5779 |
Şabat |
Başlangıç |
Bitiş |
Yeruşalayim |
16:13 |
17:28 |
----- |
Yeruşalayim |
16:18 |
17:33 |
Tel Aviv |
16:28 |
17:29 |
5 OCAK |
Tel Aviv |
16:34 |
17:35 |
İstanbul |
17:34 |
18:15 |
2019 |
İstanbul |
17:41 |
18:22 |
İzmir |
17:42 |
18:33 |
|
İzmir |
17:49 |
18:40 |
VAERA- וארא |
||||||
|
Peraşa
Özetİ |
Tanrı, Moşe ile temasa geçer. "Dört kurtuluş sözü" ile,
Bene-Yisrael'i Mısır'ın yükü altından çıkaracağına ve Mısırlılar'ın
köleleştirici işlerinden serbest kılacağına, büyük bir güç gösterisi ve sert
yargılar eşliğinde Yahudiler'i özgürlüğe kavuşturacağına ve Sinay dağında
onları Kendisi'ne Halk olarak alacağına söz verir. Bunun ertesinde Tanrı,
Bene-Yisrael'i, Avraam, Yitshak ve Yaakov'a söz vermiş olduğu Ülke'ye getirip
burayı onlara ebedi bir miras olarak vereceğini bildirir.
Moşe ve Aaron tekrar tekrar Paro'nun huzuruna çıkıp, Tanrı adına "Halkımı salıver ki Bana ibadet edebilsinler" talebinde bulunurlar. Fakat Paro da tekrar tekrar reddeder. Aaron'un asası bir yılana döner ve Mısırlı büyücülerin sihir asalarını yutar. Tanrı bunun ertesinde Mısırlılar'a bir dizi bela gönderir.
Nil'in suları kana dönüşür, ülkeyi kurbağalar istila eder, insan ve hayvanlar bitlerin saldırısına uğrar. Vahşi hayvan sürüleri şehirlere doluşur, bir salgın hastalık evcil hayvanları telef eder, Mısırlılar'ın vücutları, acı veren çıbanlarla kaplanır. Yedinci belada göklerden buz ve ateşin bir arada bulunduğu yıkıcı bir dolu yağar. Buna karşın Paro'nun inadı sürer ve Tanrı'nın daha önce Moşe'ye bildirmiş olduğu üzere, Bene-Yisrael'i salıvermeyi reddeder.
|
Cuma öğleden sonra güneş batımından bir saat kadar önce işlerin tamamlanması
gerekir. Şabat mumu tercihan zeytinyağı ile yakılır. Ancak mum da
kullanılabilir. Mum yakılmadan duracağı yere yerleştirilir. Çünkü Şabat
girdikten sonra o mumu hareket ettirmek mümkün değildir. Şabat mumu yağ ile
yakılacaksa kötü kokulu yağların kullanılmaması önemlidir.
HAFTANIN SÖZÜ |
İnsanın bütün işleri bir hayal ile
başlar ve hayaller gerçek olur.
(Binyamin Theodore Zeev Herzl)
Mİ-DRAŞ YİTSHAK |
Bamidbar kitabının son peraşası olan “Mase” peraşasını okuyacak olursak Mısır çıkışından Moav ovasına gelene kadar geçilen yerlerin isimleri hızlıca verilmektedir. Burada Bene Yisrael’in geçirdiği zorluklar anımsanmamakta aynı zamanda yaşadıkları yükselişlerden de söz edilmemektedir. Kızıldeniz geçişi bir iki cümle ile geçiştirilmekte, Tora’nın alınışından söz edilmemektedir. Altın buzağı anılmamakta Mişkan çadırının üzerine Şehina’nın yerleşmesinin sözü edilmemektedir. Bütün bu hızlı geçiş bir kişi için bozulmaktadır:
“Bene Yisrael’in Mısır ülkesinden çıkışının kırkıncı senesinde, beşinci ayda ayın birinde Koen Aaron Ad...’ın sözü üzerine Or Aar’a çıktı ve orada öldü. Aaron Or Aar’da öldüğü sırada 123 yaşındaydı.” (Bamidbar 33/ 38 – 39)
Aslında Aaron’un ölümü Hukat peraşasında da işlenmektedir. Ancak burada daha farklı bir anlatımla bu olaya özel bir yer verilmektedir. Tora Hukat peraşasında Aaron’un ölümü için şu ifadeyi kullanır:
“Vayiru kol aeda ki gava Aaron vayivku et Aaron şloşim yom kol bet Yisrael - tüm cemaat Aaron’un öldüğünü gördü. Aaron için tüm Yisrael ailesi otuz gün yas tuttu.” (Bamidbar 20/29) Buradaki “kol bet Yisrael – bütün Yisrael ailesi” ifadesine Raşi şu açıklamayı yapar: “Hem erkekler hem kadınlar. Çünkü Aaron barış peşinde koşar kavgalı insanlar arasında ayrıca eşler arasında sevgiyi tesis ederdi.”
Aaron’un gidişinin üzücü olması sebepsiz değildir. Çünkü barışın tesis edilmesi yönündeki o özel yetenek de onunla beraber yok gitmiştir. Bene Yisrael’in bütünlüğü bu anlamda zarar görmüştür. Burada yer alan “ kol bet Yisrael – bütün İsrael ailesi” kavramı Moşe’nin ölümü sonunda tutulan yasta aynı değildir. Orada sadece “Bene Yisrael – İsrael oğulları” denmektedir. Raşi bu olayı Aaron’un barış peşinde koşarak barışı tesis etmesine bağlamaktadır.
Moşe’nin portresi Aaron’dan farklıdır. Moşe lider, İsrael’i terbiye eden kişidir. Bütün halk onun gidişi için ağlamamıştır. Elbette Moşe’nin gidişi de üzücüdür ama burada duyulan keder Aaron’un kaybından duyulan keder kadar derin değildir. Şimdi Aaron’un kişiliğini biraz daha fazla öğrenmeye çalışacağız:
“İllel omer: Eve mitalmidav şel Aaron oev şalom verodef şalom. Oev et aberiyot umkarvan laTora – İllel şöyle der: Aaron’un öğrencilerinden ol; barışı seven ve barış peşinde koşan. İnsanları seven ve onları Tora’ya yaklaştıran.” (Pirke Avot 1/ 12) Bu Mişna’yı anlamak için Avot de Ribi Natan adlı kaynağa bakacağız.
“Barışı seven nasıldır? Bu insanın Yisrael içinde herkes arasında barışı seven biri olması gerektiğini öğretir. Tıpkı Aaron’un herkes arasında barışı seven biri olduğu gibi. Pasukta söylendiği gibi: “Ağzında hakikat Tora’sı vardı, dudaklarında haksızlık yoktu. Barış ve dürüstlükle yürüdü benimle ve çok insanı günahtan geri çevirdi.” (Malahi 2/6) Rabi Meir şöyle der: Pasuk “ve çok insanı günahtan çevirdi” sözleriyle ne öğretmektedir? Aaron yolda yürürken günahkar birine rastladığında ona selam verirdi. Ertesi gün o adam günah olan bir davranışta bulunmak istediğinde “eyvahlar olsun bana daha sonra Aaron’u gördüğümde nasıl yüzüne bakarım. Bana o kadar selam verdi ondan utanacağım” derdi. Böylece o adan kendisini günahtan alıkoyardı. Yine birbiriyle tartışmış iki adam olduğunda Aaron gidip bunlardan birinin yanına oturup “oğlum bak o arkadaşın neler diyor” derdi. “içi içini yiyor ve giysilerini yırtıp “eyvahlar olsun bana arkadaşımı gördüğümde nasıl yüzüne bakarım ondan utanıyorum çünkü ona karşı yanlış yapan benim.” Aaron bu şekilde adamın kalbinden öfkeyi söküp atana kadar onun yanında oturmaya devam ederdi. Sonra gidip diğer adamın yanına oturur ve ona “oğlum bak o arkadaşın neler diyor” derdi. “içi içini yiyor ve giysilerini yırtıp “eyvahlar olsun bana arkadaşımı gördüğümde nasıl yüzüne bakarım ondan utanıyorum çünkü ona karşı yanlış yapan benim.” Aaron bu şekilde adamın kalbinden öfkeyi söküp atana kadar onun yanında oturmaya devam ederdi. Böylece ikisi bir daha görüştüklerinde kucaklaşıp birbirlerini öperlerdi. Bu nedenle pasukta “ve tüm cemaat Aaron’un öldüğünü gördü. Aaron için tüm Yisrael ailesi otuz gün yas tuttu” denmektedir. Burada görüldüğü gibi Aaron barış ve insan sevgisi peşinde koşan bir simge olmuştur.
DİVRE
TORA |
Moşe Rabenu-Şabat
Midraş Şemot Raba, şöyle öğretir: "ve şimdi git, seni paroya göndereceğim", Akadoş Baruh U, Moşe Rabenu'ya şöyle der: eğer bu milleti, sen kurtarmazsan, başka hiç kimse kurtarmayacak.
Bu midraş, anlaşılması güç bir midraştır çünkü gene Midraş Şemot Raba'da başka bir midraş, Akadoş Baruh U'nun bu milleti kurtaracağına dair yemin ettiğini öğretir.
Asıl tamamen şaşkınlık yaratan nokta, Am Yisrael'in kurtuluşu nasıl olur da, etten ve kandan oluşan insanoğlu tarafından gerçekleşecektir? İnsanoğluna, konuşabilmesi için ağız veren Tanrı'dır. Öyleyse kurtarıcının kim olduğu neyi değiştirmektedir!
Gene Midraş Şemot Raba şöyle öğretir: Moşe Rabenu, "onların çektikleri sıkıntıyı gördü", Moşe onların dinlenme günlerinin olmadığını görünce, Paro'ya şöyle der: "kölesi olan bir kişi, o köleye bir gün bile dinlenme günü vermek istemezse, o kölenin sonu ölümdür. Paro bunu duyunca, Moşe'ye git ne istersen yap deyince, Moşe Rabenu halkın dinlenebilmesi için Şabat gününü düzenler. Paro, Moşe'nin gerçek düşüncesini anlamaz.
Moşe, Şabat gününün "athalta degeula", "kurtuluşun başlangıcı" olduğunu öğretmektedir.
Mesilat Yeşarim'de belirtiği gibi hem Paro hem Yetser aRa, insanın düşünerek hareket etmesini engellemek için çaba göstermektedir. Kafalari devamlı olarak bir karışıklık içinde olan insanlar, düşünebilecekleri bir zamanları olmadıkları için, kendi self kontrol'lerinden çıkıp, yetser ara'nın kontrolünde hareket etmektedirler.
Bütün bayramlarda zaman ve Tanrı’ya ibadet ilişkisi bulunmaktadır. Pesah bayramı, zeman herutenu, özgürlük zamanı, Şavuot, zeman Toratenu, Tora zamanı, Sukot, zeman simhatenu, mutluluk zamanıdır. Peki Şabat ne zamanıdır? Şabat zamanın üzerinde olduğu için, insanın fiziksel dünyanın kafa karıştırmalarından uzakta, ruhaniyet dolu, "yişuv adaat" (aklın başında) olduğu zamandır. Belki de Şabat'ı diğer bayramlarda olduğu gibi zamanla ilişkilendirmek istersek "zeman zemanenu" yani zaman zamanı olarak belirtebiliriz.
Bilindiği üzere Kutsal Hahamlarımız, "en Yisrael nigalin ella bizhut aŞabat", Yisrael sadece Şabat'ı korumalarının zehutuna kurtulacaktır.
Demek ki Şabat'ı Yisraele veren ilk kişi Moşe'dir. Hem toplumsal hem de kişisel her türlü kurtuluşun başlangıcı, Şabat'tır. İçinde bulundugumuz tum sıkıntılarin ilaci Şabat'tır, Şabat i milizok ve lirfua kerova lavo, Şabat'ta iyileşme için haykırmak yasaktır, iyileşme gelmeye yakındır, çünkü Şabat'ın kendisi ilaçtır, "Şabat i milizok" kelimelerinin baş harfleri Moşe'yi oluşturmaktadır.
Yismah Moşe bematenat helko, Moşe kendi payına düşen ödülden memnun olur.
Tanrı, hepimize Şabat'ı gerektiği gibi uygulamayı nasip etsin, bu sayede Şabat'ın Meen Olam aBa, gelecek dünyadan bir kuple, olduğunu da görmeye layık olalım.
GENÇ NESİLDEN ÖĞRENİYORUZ |
“Aaron ve Moşe budur.” Şemot 6:26
Raşi Tora’nın bazı yerlerinde Moşe’nin Aaron’dan önce söz edildiğini ve bazı yerlerde de Aaron’un Moşe’den önce söz edildiğini söyler. Bu ikisinin de eşit büyüklükte olduğunu öğretir. Bu kafa karıştırıcıdır, çünkü Tora’da Moşe’nin gelmiş geçmiş en iyi peygamber olduğu yazar; o zaman Aaron’un eşit olduğu nasıl söylenebilir?
Tanrı’nın gözlerinde başarı, birisinin kişisel görevini getirip getirmemesiyle ölçülür. Birisi küçük bir göreve sahipken bile bu görevi çok büyük bir görevmiş gibi yerine getirmelidir. Aaron mutlak potansiyeline ulaşmıştır; Tanrı’nın isteğini Moşe’nin yerine getirdiği kadar getirmiştir. Buradaki fark Moşe’nin daha fazla göreve sahip olmasıydı, buda daha çok sorumluluk anlamına geliyordu. Yine de, kendi yetenekleri doğrultusunda görevlerini doğru bir şekilde yerine getirdikleri için, onlar eşit bir seviyedeydi.
İnsanların cesaretleri bir işi başkaları gibi yerine getiremiyor diye kırılabilir. Eğer birisi diğerlerinin yetenekleri veya zekasına sahip değilse, daha çok yeteneğin daha çok sorumluluğu beraberinde getirdiğinin farkına varmalıdır. Rav Yisrael Salanter şöyle derdi: “ Biliyorum, birçok yönden 1000 adamın kapasitesine sahibim, ama bu yüzden, Tanrı’ya hizmet etme zorunluluğumda bin adamlıktır.” Birisi eğer potansiyeline ulaşıyorsa herkesin olduğu kadar büyüktür.
YEMEK VE İÇMEK |
Üç tip yemek içmek eyleminden söz edilir. Mitsva, yenmesi mümkün olanlar ve
yasak olanlar. Her öğünü bir mitsva seudasına çevirmek kişinin elindedir.
Özellikle sofrasında bilgelere yer vermek ve yaşam sebebimiz olan sözlerini
dinlemek bunun için iyi bir adımdır. Tanrı’ya ibadet etmek ve emirlerini yerine
getirmek için yemek ve içmek yemeklerin asıl amacını teşkil etmelidir.