Bu Hafta İçin Saatler

2 SİVAN

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5784

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

19:03

20:26

-----

Yeruşalayim

19:06

20:29

Tel Aviv

19:24

20:28

8 HAZİRAN

Tel Aviv

19:26

20:31

İstanbul

20:18

21:02

2024

İstanbul

20:22

21:05

İzmir

20:12

21:03

İzmir

20:16

21:06

BAMİDBAR -במדבר

12 – 13 HAZİRAN 2024 ŞAVUOT

Peraşa Özeti
[www.chabad.org]
(Bamidbar 1:1-4:20)

Sinay çölünde, Tanrı Yisrael'in on iki kabilesini kapsayan bir nüfus sayımı yapılmasını emreder. Moşe, askere alınabilecek yaşta (20 ile 60 yaş arası) 603.550 erkek sayar; Levi kabilesinin, sayıları 22.300'ü bulan ve yaşları 1 aylıktan büyük olan erkekleri ise ayrıca sayılır.

Leviler Mişkan'da hizmet edecekler, Altın Buzağı olayı sonrasında kutsal göreve uygunluklarını kaybeden Behorlar'ın yerine geçeceklerdir. Yerlerini alacak bir Levi bulamayan 273 Behor ise kendilerini azat etmek için beş şekel "fidye" ödeyecektir.

Bir kamp dağıldığı zaman, üç Levi ailesi Mişkan'ı parçalarına ayırıp bir sonraki kampın tam ortasında yeniden kurardı. Daha sonra Mişkan'ın çevresine kendi çadırlarını kurarlardı. Mişkan'ın özel eşyalarını (Menora, Aron vs.) kendi özel örtüleri içerisinde omuzlarında taşıyan Keat ailesi, Mişkan'ın güneyine kamp kurardı. Mişkan'ın goblenleri ve çatı örtülerinden sorumlu olan Gerşon ailesi ise Mişkan'ın batısında kamp kurardı. Duvar kalaslarını sütunlarını taşıyan Merari ailesi ise kuzeye yerleşirdi. Mişkan'ın giriş kapısının karşısında, yani doğusunda ise Moşe, Aron ve Aron'un oğullarının çadırları yer alırdı.

On iki kabile, Levi ailelerinin oluşturduğu dairenin dışında her birinde üç kabile olan dört grup halinde kamp kurarlardı. Doğuda Yeuda (nüfus: 74.600), Yisahar (54.400) ve Zevulun (57.400) kabileleri; güneyde Reuven (46.500), Şimon (59.300) ve Gad (45.650) kabileleri; batıda Efrayim (40.500), Menaşe (32.200) ve Binyamin (35.400) kabileleri ve kuzeyde Dan (62.700), Aşer (42.500) ve Naftali (53.400) kabileleri bulunurdu. Bu kamp düzeni seyahat ederken de korunurdu. Her kabilenin kendi Nasi'si (prensi ya da lideri) ile kabile renklerini ve amblemini taşıyan bir bayrağı vardı.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf

TANRI’YI SEVDİRMEK

Şavuot’un farklı yüzü: Diğer bayramların aksine özel bir uygulaması yok gibi görünen Şavuot bayramının “Matan Tora” olduğu bilinmektedir. Ancak çoğumuz için bu bayram süt ürünleri yemek, gece boyunca Tora öğrenmek ve yaz mevsiminin habercisi olmak gibi şeyler çağrıştırmaktadır. Ancak biraz daha derine inersek bayramı daha farklı ve özel kılabiliriz.

Hepimiz Şema duasını okurken “Tanrı’yı sevmek” mitvasını dile getiririz. Evet bu bir mitsvadır ancak bunu nasıl yerine getirmek gerekir. Pasuk bütün kalbimizle, canımızla ve varlığımızla bu mitsvayı yerine getirmekten söz eder. Elbette ki sevdiğimiz insanlara karşı bir bağlılığımız vardır. Rabiler bunu Tanrı’ya karşı hissetmekten söz ederler. Sevdiklerimiz uğruna elbet ki fedakarlık yaparız. Bu da Tora’nın yasakladığı şeylerden imtina etmek ve Tanrı adına fedakarlık anlamını taşır. Bu açıklamalardan farklı olarak Gemara Tanrı’yı sevmenin aslında Tanrı’yı “sevdirmek” olduğunun altını çizer. Gemara’nın demek istediği Tanrı’yı, Tora’yı ve Yahudi halkını sevdirmek bu mitsvanın yerine gelmesi anlamını taşımaktadır. Bu yaşam tarzımızı buna göre belirlemek, insanlarla güzel ilişkiler içinde olmak anlamını taşımaktadır.

Hep öyle gitmez: Bazen Yahudi dini kurallarına uygun yaşayan birileriyle olumlu olmayan deneyimler yaşayabiliriz. Bu dine uzak olan bir kişinin kendini daha da uzaklaştırmasına neden olabilir. Bu Yahudi dini kurallarına yaşayan kişilerin genelinde yanlış kanıksamalara neden olabilir. Bu istenen bir durum olmaktan çok uzaktır.  

Bu yüzden özellikle Rabilerin ve bu yolda ilerleyenlerin olumlu davranışlar içinde olmaları gereklidir. Her zaman ne kadar sempatik olursa olsun tartışmalar ve yanlış anlaşılmalar yaşanabilir. Ancak esasta bu yolda ilerleyen kişilerin insan ilişkileri ve yaşam tarzı olarak olumlu davranmaları gerekir.  Nedendir bilinmez onların davranış biçimleri, Tanrı'nın kim olduğunun bir yansıması olarak görülür.   Nazik olmaları ve insanlar tarafından sevilmeleri insanların Tanrı’yı sevmeleri sonucunu doğurabilir.

Eskilerden: Gemara, Avraham Avinu döneminde yaşayan Timna adında bir prensesten söz eder. Timna ataların ailesine katılmak için çaba gösterir ancak bir şekilde kabul edilmez. Timna bu aileden biri olan Avraam’ın torunu Elifaz ile evlenir ve Amalek dünyaya gelir.   Ataların bu evliliğe sıcak bakmamaları ile ilgili haklı bir nedeni olabilir. Ancak bu karşı çıkma nesiller boyu sürecek bir düşmanlığın da alevini yakmış olur. Günümüzde dini figürlerin istemeden de olsa birisini incitmeleri veya kırmaları durumunda o kişinin Yahudiliğe ve Yahudi toplumuna düşman olması işten bile değildir.

Tanrı’yı sevdirmek:Unutmamamız gereken önemli bir hatırlatma yapalım. Tanrı’yı sevmek ve sevdirmek emri sadece Rabilere ve dindar olanlara verilen bir emir değildir. Hepimiz bu yükümlülüğü taşırız. İnsanların gözüne mutlu, hoş, saygılı ve ağırbaşlı, hayran olunacak insanlar olarak çıkmak gerekir. Tora hayatını harika ve özel gösteren türden insanlar bu emrin değerini anlamıştır.  

Rav Aaron Kotler, Amerikan Yahudiliği tarihindeki en etkili dini figürlerden biridir.    1941'de on beş kişilik bir grup öğrenciyle Lakewood yeşivasını kurar. Günümüzde yeşiva yaklaşık 7.000 öğrenciye sahiptir ve en büyük akademilerden biri haline gelmiştir. Rabi’nin öğrencileri tarafından anlatılan hikayeler kendisinin nasıl başarılı olduğu ve Tanrı’nın ismini nasıl kutsadığı konusunda fikirler vermektedir.

Rabi Kotler sıklıkla toplantılara iştirak etmesi gerek dini gerekse laik insanlarla sohbet etmesi ile tanınır. Mesleki toplantılarda her zaman saygı gören Rabi toplantı aralarını verimli değerlendirmek amacıyla Tora öğrenimini aksatmamak için her zaman yanında bir kitap ile görünür. Günün birinde kız kardeşini ziyarete gider. İlginç olarak yanına kitap almaz. Rabi’nin kardeşi dini konuda çok farklı bir uçtadır ve nedense bu konuda olumlu duygulara sahip değildir. Kardeşinin rahatsızlığı için onu ziyaret eden Rabi duygularını incitmemek için yanında kitapla kardeşini ziyaret etmez. Bu Tora’ya yakın bir yaşam süren kişilerin başkalarının duygularına da verdiği önemi gösterir.

Rabi bir keresinde de ciddi sorunların çözümü amacıyla İsrael’de bir toplantıya iştirak eder. Bu toplantıda dini ve laik otoriteler yer almaktadır. Birden bire Rabi masaya bir sandalye daha getirilmesini rica eder. Herkesin salonda olduğunu bilen katılımcılar bunun nedenini anlamakta güçlük çekerler. Rabi o sandalyeye 19 yaşında bir yeşiva öğrencisini oturtur. Öğrenci o gün Rabi’yi toplantıya getirmiştir. Rabi kendisine saygı göstererek değer vermenin önemini göstermiştir.

Bir öğrenciyi Pesah tatili için evlerinde ağırlayan Rabi eşine öğrenci için fazladan bir yastık daha hazırlamasını rica eder.  Amaç öğrencinin misafir olarak geldiği yerde rahatını sağlamaktır. Bu tür basit jestler, onun nasıl bir insan olduğunu ve hayatını yaşama biçimini yansıtır.

Rav Aaron Kotler aynı zamanda Tora konusunda kararlı olan ateşli bir kişilik olarak bilinir. Rabilerin doğası gereği nazik ve hassas olsalar da kararlı olmaları bir gerekliliktir. Bu onların çelişkili bir yaşam sürmeleri anlamına gelmez. Yahudiliğin değerlerine karşı gelen konularda daha kararlı davranmaları son derece olağandır.

O halde bir Tora Yahudisi nasıl olmalıdır şeklinde sorulacak soruya yanıtı şöyle vermek gerekir. Öncelikle inançlarımıza sıkı sıkıya bağlı olmalı, insanlarla inançlarımıza saygı ve hayranlık uyandıracak şekilde etkileşim kurmak gerekir.    Tanrı'ya bağlı kalmak bağlı kalmak aynı zamanda insanlara O'nu sevmeleri için tutkuyla ilham vermeye çalışmak çizgimiz olmalıdır. Tora yolunda yürüyen kişinin profili budur. Şavuot bayramının aynı zamanda verdiği derin mesaj da bu yöndedir.

Rut: Megilat Rut, çok zengin bir adam olan Elimeleh ile evli olan Naomi'nin büyüleyici hikayesini anlatır. Eretz Yisrael'de  bir kuraklık döneminde Elimeleh aileyi komşu ülke Moav'a götürür. İki oğlu Moavlı kadınlarla evlenir. Elimeleh ve iki oğlu öldükten sonra, Naomi yalnız ve fakir kaldığından  Erets Yisrael'e dönmeye karar verir. Oğullarından birinin dul eşi Rut ona katılmakta ısrar eder. Rut, Yahudi olmamasına ve Yahudi bir kadın olarak hayat hakkında hiçbir şey bilmemesine, yaşayacak parası olmayacağına ve muhtemelen asla evlenemeyecek olmasına rağmen, Moav'da kalmayı reddeder ve Naomi'ye katılır.

Rut bu kararı verirken dini duygularla hareket etmez. Zira Yahudilik konusunda bir bilgisi yoktur. Onun bu kararı vermesindeki amacını Rut kitabının satırlarından öğreniyoruz.   “Nreye gidersen ben de oraya geleceğim. Milletin milletim, Tanrı’n Tanrı’mdır. Öleceğin yerde ölecek ve oraya gömüleceğim. Ancak ölüm bizi ayırabilir.” Yani amaç Naomi ile birlikte olmaktır.    

Naomi ismi “hoş” anlamına gelir. En tepeden en dibe vurmasına rağmen Naomi zor da olsa “hoş” olmaktan ve davranmaktan vaz geçmez. Evet Erets Yisrael’e döndükten sonra kendisine “mara – zavallı” denmesini istese de bu davranışlarına pek yansımaz. Naomi temsil ettiği topluma, geleneklerine, Tanrı’ya bağlıdır ve bu bağlılık onun hakkında hayranlık oluşturmuştur.  

Bu nedenle Naomi ve Rut'un hikayesini Şavuot'ta okuruz.      Bu standarda göre yaşamanın, çevremizdeki insanları doğal olarak etkileyen güzel bir kişilik ve karakter yaratmanın büyük zorluğunu sevgiyle kucaklarız.    Bu, her Şavuot bayramında yeniden teyit ettiğimiz taahhüttür. 

Rabi’nin gücü:Holokost sırasında Rav Kotler, İtalya'da mahsur kalan ve kurtarılıp Amerika Birleşik Devletleri'ne getirilmesi gereken 24 Haham olduğunu öğrenir.   Rav Kotler ile çok yakın bir ilişkisi olan o dönemde Amerikan Yahudiliğinin etkili bir lideri ile kendilerine yardım edebilecek tek kişiyi bir mafya liderini görmeye giderler. Rabi Kotler ile mafya lideri aynı ofistedirler. Rabi Yidiş konuşmaktadır. Doğal olarak mafya liderinin bir şey anlaması mümkün değildir. Amerikalı iş insanı çeviri yapmayı önerse de mafya lideri gerek olmadığını söyler. Nitekim Rabi’nin sesindeki heyecanı, kararlılığı, gözlerindeki ateşi çok iyi anlamıştır.

Mafya lideri bu yirmi dört hahama yardımcı olur ben karşılığında sadece Rabi’den kendisini kutsamasını ister. Rabi Kotler ona “yatağında ölebilirsin” şeklinde bir beraha verir. Yani Mafya lideri zamanı geldiğinde yaşlandığında yatağında ölmeli ve katledilmemelidir.

Yirmi yıl kadar sonra Lakewood yeşivasının önünde duran bir Limuzin’den çıkan bir adam Rabi’yi sormaya başlar. Ancak Rabi birkaç yıl önce ebediyete intikal etmiştir. Rabi’nin oğlu yanlarına geldiğinde Mafya liderinin vurulduğunu ve hastanede olduğunu öğrenir. Rabi’nin oğlu bir beraha vererek iyi dileklerle geleni yollar. Nitekim lider iyileşir ve seksen yaşında evinde yaşlılıktan vefat eder.

Tora yolunda yürüyen insanlar olarak ne olduğumuzu ve ne yapmamız gerektiğini unutmayalım. Yaşamımızı Tanrı’yı sevmek ve “sevdirmek” üzerine kuralım. Şavuot bayramının derin anlamını kavrayarak bu mutluluğu her sene bu bayramda yaşamayı unutmayalım.  Moadim Lesimha.

DİVRE TORA
Rav Yehuda Adoni

Beezrat aşem! Toramızın dördüncü kitabı olan Bamidbar kitabına Bamidbar Peraşasıyla bu hafta başlamaktayız. Bamidbar kitabı Bene Yisrael’in Sinay Çölünde yaşadıkları kırk yıllık bir süreci anlatır. Peraşamız: “Tanrı, Moşe Rabenu’ya Sinay Çölünde konuşur. “ cümlesi ile başlar. Sinay kelimesi Tanrı’nın bizlere Tora’yı verdiği dağın adını yani “AR SİNAY” ı anımsattığından midraş raba kitabı şu açıklamayı getirir. Bene Yisrael’in Torayı almaya hak kazandığı unsurlar ateş, su ve çöldür. Avraam Avinu Tanrı’nın tek olduğunu, dünyanın yaratısı olduğunu ve ondan başka hiçbir ilah olmadığını, zamanının insanlara anlatıp öğrettiği ve bu inanç ve imanı kalplere yerleştirdiğinden, zamanın kralı Nimrod tarafından yanan bir fırına atılmıştır. Tanrı büyük bir mucize yaparak Avraam Avinu’yu sağ salim olarak fırından çıkarmıştır. Bu olayı tek bir kişinin inancı olarak sayarsak toplumca yapılan bir inancı da örnek olarak gösterebiliriz. Bene Yisrael Mırıs’dan çıktıkları zaman Kızıl denize gelmişlerdi. Denizi geçmek zorundaydılar. Tanrı onlara büyük bir mucize gösterdi ve Moşe Rabenu’ya asası ile denize dokunmasını söyler. Deniz ikiye bölünür. Bene Yisrael denizin öbür kıyısına geçer. Denizi geçmek Tanrı’ya olan iman ve inancın göstergesiydi. Bu ikinci olay toplum olarak Bene Yisrael’in yürekten Tanrı’ya bağlılığını göstermiştir. Bene Yisrael’in çölden Tanrı’ya inançla Moşe Rabenu’nun onlara gösterdiği öğretiler doğrultusunda hareket etmeleri Tanrı huzurunda bir beğeni kazandırmıştır. “Navi Yermiyau” nun dile getirdiği gibi Tanrı’nın sözleri olan bir pasuk zaharti lah hesed neurayih. Bir toplum oluşunun ilk günlerinde çölde, çöl gibi ıssız bir yerde yalnız içindeki inançla peşinden geldiğini her zaman hatırlarım. İşte ateş – su ve çöl Toramıza sahip olmanın nedenleri olarak midraşta dile getirilmiştir. Bene Yisrael çöle geldikleri zaman Moşe RAbenu’ya Tanrı, toplumun sayısını belirlemesini söyler ve bu pasuğa Raşi şöyle bir açıklama getirir. Tanrı Bene Yisrael’i sediğinden her zaman sayılarını bilmek ister ve Tora da üç kez Bene Yisrael’in sayıları belirlenmiştir. Mısır’dan çıktıkları zaman altın buzağıyı yaptıktan sonra kalanların sayısını bilmek için mişkan mabet inşa edildikten sonra dördüncü kitabımızın adı Bamidbar yani çölde anlamına gelir. Midbar yani çöl kelimesi bizlere ne öğretir? Tanrı, kendini çöle benzeten insanları sever. Çöl uçsuz bucaksız bir yerdir. İnsan Tora öğrendiğinde ben artık bu öğrenimin sonuna geldim diyemez, daha başlangıcında bile değilim. İnsanın çok çalışması ve bu çalışmayı Tanrı’nın yardımı ile kendi yapmasını gerektirir. Pirke Avod kitabında okuduğumuz gibi im en anlimili? Ben kendim çalışmazsam kim bana yardım edebilinr? Buna karşı da ben yalnız kendimi düşünürsem ben hiçbir şey değilim. Bu yönden çöl ve bir çölü geçmek için çok çaba göstermek ve yanındakilere de yardım etmeyi gerektirir. Toramızın dördüncü kitabı olan Bamidbar kitabı Moşe Rabenu’ya Tanrı tarafından tarih olarak Bene Yisrael’in Mısır’dan çıkışının ikinci yılı, ikinci ayın yani İyar ayının birinci günü Sinay çölünde, Mişkanda yani mabette söylenmiştir. Bu kırk yıl Bene Yisrael için Moşe Rabenu’nun nezdinde toplum için eğitim yılları olmuştur.

GÜNLÜK YAŞAMDAN
(Kaynak: Rabilerin öğretilerinden)
Rav İzak Peres

Eşinize değerli bir hediye aldığınızı düşünün. Eşiniz bu hediye için “şeeheyanu” berahasını söylemeli midir?

Değerli bir mücevher, bir araba veya onu mutlu eden bir eşya aldığında kişinin aslında “şeeheyanu” berahasını söylemesi uygun olabilirdi. Ancak Rabiler bunu yerine yeni bir kıyafet almasını ve berahayı bu giysiye söylemesini bu yolla da  mutlu olduğu diğer eşya veya mücevherleri kapsamasını uygun görmüşlerdir.

YETMİŞ İKİ’ DEN SEÇMELER
(Rav Palaçi’nin 72 kitabı olduğu kabul edilir.)
Rav İsak Alaluf

Bu sene kitaplarından öğrenmeye çalıştığımız ve konu başlığı olarak Rabi’nin kaleme aldığı yetmiş iki kitaptan söz ettiğimiz bu yazılarımızda Rabi Hayim Palaçi (Z’Ts’K’L’)tarafından yazılan “Kaf Ahayim” kitabından derlemeler de yapmaya çalıştık. Bu kitabında Rabi alaha, musar yani etik değerler ve yeni öğrenimler paylaşmaktadır.

Kitabın giriş yazısında Midraş Raba’nın Naso peraşasındaki bir açıklamasını Rabi bizlerle paylaşır. Nesiim dediğimiz kabile liderlerinin getirmiş olduğu sunumlarda kullanılan bir cümleye dikkatimiz çekilir. “kaf ahat asara zahav melea ketoret.” “Kaf ahat” ifadesi anlam itibarı ile tek el anlamına gelir. Rabi Midraş’a dayanarak bu ifadenin “şene luhot aberit – iki taş tablet” anlamına geldiğini çünkü Tek elden yani Tanrı’nın eli ile yazıldığını paylaşır. Pasuk “vealuhot maase E.loim emma veamihtav mihtav E.loim U – tabletler Tanrı’nın işiydi yazı da Tanrı’nın yazısıydı” demektedir. İlk kullandığımız pasukta yer alan “asara zahav” ifadesi de “on emir”e gönderme yapar. Bu sözcüklerin “anehemadim mizahav – altından değerli” olduğu vurgulanır. “Memea ketoret” yani dolu ketoret ifadesinin de “taryag – altı yüz on üç mitsva olduğuna dikkat çekilir. On Emir yazıları altı yüz on üç emir ve sonradan eklenen yedi rabinik emir anlamını taşıyan altı yüz yirmi harften müteşekkildir. Rabi eklenen yedi mitsva’nın yaratılışın yedi gününe tekabül ettiğini söyler. Bu da kainatın yaratılışının sebebinin mitsvaların Bene Yisrael tarafından yerine getirilmesinin olduğuna odaklanmamız istenir.

HAFTANIN SÖZÜ

"Etrafında kalan tüm güzellikleri düşün ve mutlu ol." (Anne Frank)