aile perasasi

Bazı insanların iyi yönlerini görmek kolaydır. Erdemleri etraflarına ışık saçar. Ama bazen de durum böyle değildir. Karşımızdaki insanın içindeki iyiliği fark etmek için bir büyüteç kullanmamız ve çok dikkatli bakmamız gerekebilir. Atamız Avraam da, Tanrı ona kötülüklerle dolu Sedom şehrini yok etmek istediğini söylediğinde, kendini böyle bir durumun içinde bulmuştur.

Buradaki insanlar çok kötüydüler. Avraam'ın, sessiz kalması olası iken, o böyle hareket etmemiştir. Bu şehirde yaşayan ve Tanrı'nın onlara bir şans daha vermesi için ikna olmasını sağlayabilecek iyi birini sürekli aramıştır. Avraam gibi, başkalarının (ve kendimizin) gizli iyi karakter özelliklerini aramak istediğimizde sadece dünyaya daha çok iyiliği getirmekle kalmaz, insanların daha iyi yönde değişmelerinde de yardımcı olmuş oluruz.

HİKAYE
Hikayemizde, bir sınıf, iyiliği görmenin gücünü öğrenir. 

"BÜYÜK DEĞİŞİM"
Yeni öğretmenin sınıfa irdiğini gördüğümüzde, kimse çok şaşırmamıştı. Ne olsa bu sene bizim sınıfa gelen üçüncü yeni öğretmendi. Bizim sınıf biraz yaramazdı ve bunu herkes bilirdi. Sanki okulun bütün sorun çıkartan öğrencileri bizim sınıfta toplanmıştı. 
Yeni öğretmenimize yakından baktım. Yüzündeki tatlı gülümsemesiyle, iyi birine benziyordu. Ama zaten, yeni gelen bütün öğretmenler, nasıl bir sınıf olduğumuzu keşfedinceye kadar hep böyle tatlı tatlı gülümserlerdi. Daha sonra bu gülümsemeler genellikle çatık kaşlara dönüşürdü. 
Yanımda oturan Eti, beni hayal kurduğum sırada yakaladı. "Hey Janet" dedi omuzumu dürtükleyerek, "Sence bu yeni gelen ne kadar dayanabilecek? Bir hafta kalmayı başarabilir mi?"
Ben güldüm ama içimden de, aslında devamlı bir öğretmeni olan normal bir sınıf olmayı diliyordum.
Ders başladı ve tabii ki, herkes, her zamanki rahat, ciddiyetsiz tavırları içindeydi. Eti, yan sınıftaki arkadaşıyla cep telefonuyla sohbet ediyordu. Rakel parmaklarını şıklatıp, oldukça yüksek sesle bir şarkı mırıldanıyordu. Walkmaninin kulaklıklarını saçlarının arkasına gizlemeye bile gerek duymamıştı. Banaste ikizleri, herhangi bir sebep olmadığı halde her zamanki gibi, kahkahadan kırılıyorlardı. Ben ise, bir hayal dünyasındaydım işte. 
Yine de, bütün bunların ortasında öğretmenimiz Bayan Ceni, sakin bir şekilde devam edip sanki dünyanın en normal sınıfındaymış gibi dersini anlattı. Dersin sonlarına doğru, kitabı kapattı ve bir konuşma yapacakmış gibi ayağa kalktı. 
"İşte geliyor..." dedi Eti kolumu dürtükleyerek, "Yine ne kadar söz dinlemez ve yaramaz bir sınıf olduğumuz hakkında bir konuşma dinleyeceğiz..."
Bunu daha önceden sayısız kez yaşamıştık. Ama Bayan Ceni'nin bir konuşma yapmak yerine söyledikleri karşısında şaşkınlıktan neredeyse sıramdan düşüyordum. 
Hala gülümseyerek, hepimize baktı ve "Böyle harika bir sınıfla beraber olmanın beni nasıl heyecanlandığını anlatamam" dedi. 
'Bu bir şaka mıydı?' diye düşündüm Ama öğretmen sözlerine devam etti. "Hepiniz inanılmaz yüksek enerjiyle dolusunuz. Bazı sınıflar yerlerinde donuk bir halde oturur durur, ama siz çocuklar, o kadar canlısınız ki! Beraber çok güzel bir sene geçireceğimizden eminim!"
Bu konuşma hepimizi sarstı. Hiç birimiz, daha önceden böyle sözler, özellikle de bir öğretmenden işitmemiştik. Ertesi gün de, neredeyse birincisi kadar gürültü patırtı içindeydi ama Bayan Ceni hala bizden memnun görünüyordu. İkizlerden birine, kahkasının çok güzel olduğunu bile söyledi. Bir süre sonra, günler ve haftalar geçerken, sınıfımızda inanılmaz bir şey olmaya başladı. Bunun neden olduğundan çok emin değilim-belki de yeni öğretmenimizin bize karşı olumlu tavırlarındandır- ama bizler değişmeye başladık. Birden, kendi kendime daha az hayal kurar ve derse dikkatimi daha çok verir oldum. Eti, cep telefonunu kapalı tutmaya, ikizler de gerçekten ortada komik bir şey olduğunda gülmeye başladılar.
Tabii ki, Bayan Ceni kendimizi ne kadar geliştirdiğimizi, bunu biz kendi kendimize fark etmeden önce bile, sürekli dile getiriyordu. Sözlerin yavaş yavaş nasıl gerçekleştiğini görmek şaşırtıcı ve heyecanlıydı. Gerçekten öğrenmeye başlamıştık. O senenin, hepimiz için geçirdiğimiz en güzel okul yılı olduğunu söylememe gerek yok. İçimizdeki iyi yönleri gören ve bunu bizim de fark etmemizi sağlayan, bizleri, birinci sınıf yaramaz bir sınıftan, birinci sınıf bir sınıfa dönüştüren öğretmenimize çok teşekkürler...

TARTIŞMA SORULARI 
3-5 YAŞ
Soru: Yeni öğretmen sınıfa ilk kez girdiğinde, çocuklar neler hissetti?
Cevap: İyi öğrenciler olmamaları nedeniyle, öğretmenin onları sevmeyeceğini hissettiler. 
Soru: Öğretmenlerini tanımaya başladıktan sonra neler hissettiler?
Cevap: Öğretmenlerinin onları sevdiğini ve isterlerse başarılı olabileceklerini gördüler. Böylece, yaramazlıklarına son verip daha saygılı hareket etmeye başladılar.

6-9 YAŞ
Soru: Sizce, yeni öğretmenleri geldiği zaman, sınıf nasıl birdenbire tam tersi yönde, olumlu bir gelişme kaydetti?
Cevap: O zamana kadar, Janet ve sınıf arkadaşları, kendilerini sadece bir grup yaramaz olarak görüyorlardı. Ama yeni öğretmenleri geldiği zaman, çocukların içindeki iyi yönlere odaklanmayı başardı ve öğrencilerin de bunları görmelerine yardımcı oldu. Öğrenciler kendilerine daha çok inanmaya ve kendilerinden daha çok şey beklemeye başladılar. Bu yeni bakış açısıyla, davranışları da gelişti ve iyileşti. 
Soru: Bir insan, içindeki iyi özellikleri araştırarak ne kazanabilir?
Cevap: Çoğu zaman, insan kendindeki iyi özelliklerden çok zayıf taraflarına yoğunlaşır. İşte şimdi, içimizdeki iyi bir yönü bulmak için çaba sarf etmek zamanıdır. Kısa bir süre sonra, o karamsar havadan kurtulacak ve kendimize karşı bakışımız çok daha aydınlık olacak. Bu, daha mutlu yaşamak, daha üretken bir yaşam sürmek için güçlü bir araçtır. 
Soru: Ailenizde ve arkadaşlarınızda gördüğünüz iyi özellikler nelerdir?

10 YAŞ VE ÜSTÜ
Soru: Sizce yeni öğretmenin tavrı, neden sınıf üstünde çok etkili oldu?
Cevap: Bir insanın davranış tarzı, genellikle kendini nasıl gördüğüyle yakından ilşkilidir. Sınıf kendini yaramazlar grubu olarak gördükçe, davranışları da bunu yansıtmıştır. Bayan Ceni'nin olumlu yaklaşımı, onların iyi yönlerini vurgulamış ve öğrencilerinin kendileri hakkında daha olumlu duygular içine girmelerini sağlamış, böylece, sınıf da davranış tarzlarını olumlu yönde değiştirmiştir. 
Soru: İyi yönleri olmayan insanlar var mıdır? 
Cevap: Herkesin erdemleri vardır. Bazı insanların içindeki iyi değerleri bulmanın zor olduğu doğruysa da, eğer yeterince ararsak, zaman içinde, herkesin içinde güzel bir yön bulabiliriz. Herkesi, Tanrı Kendi suretinde yaratmıştır. Sadece bu bile, bir insanı çok değerli kılar. Başkalarındaki değerleri aradıkça, onları doğal olarak daha da çok severiz. 
Soru: Ailenizde ve arkadaşlarınızda gördüğünüz iyi özellikler nelerdir?