Yazdır

Lütfen Peraşa Kağıtlarını Dua Sırasında Okumayınız

               Bu Hafta İçin Saatler              

8 Heşvan

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5771

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

4:32

5:43

-----

Yeruşalayim

4:24

5:35

Tel Aviv

4:47

5:44

  16 Ekim

Tel Aviv

4:39

5:37

İstanbul

6:12

6:52

2010

İstanbul

6:00

6:40

L E H   L E H A

 Hatırlatmalar: -

 

 

Bu HP  .....'nin aziz ruhuna ithaf edilmiştir.

 

 

Peraşa Özeti (Bereşit 12:1-17:27)

[www.chabad.org]

 

Tanrı, Avram'a konuşarak "Ülkenden, doğduğun yerden ve babanın evinden [ayrıl]; sana göstereceğim ülkeye git" (Bereşit 12:1) emrini verir. Avram'ı büyük bir ulus haline getirecektir. Bunun üzerine, Avram, eşi Saray ve yeğeni Lot ile birlikte, Kenaan Ülkesi'ne doğru yola çıkar ve burada bir sunak inşa ederek, Tek Tanrı kavramını burada da yaymaya devam eder.

İlk Yahudi Avram'ı Mısır'a göç etmeye zorlayan şiddetli bir kıtlık baş gösterir. Oldukça güzel olan Saray, burada Paro'nun (firavun) sarayına alınır. Avram kendilerini ağabey-kız kardeş olarak tanıtarak hayatını kurtarır. Vücudunda çıkan yaralar, Mısır Kralı'nın Sara'ya dokunmasını engeller ve onu, Sara'yı Avram'a geri vermeye ikna eder. İkisini altın, gümüş ve bol malla yolcu eder.

Kenaan Ülkesi'ne geri geldiklerinde, Lot, Avram'dan ayrılarak, kötülüğüyle ün kazanmış Sedom'a yerleşir. Çıkan bir savaşta Kedorlaomer ve üç müttefikinin güçlü orduları zafer kazanır ve fethettikleri Sedom Vadisi'nden aldıkları esirlerin içinde Lot'u da götürürler. Avram, yeğenini kurtarmak için küçük bir tabur hazırlar ve dört kralı yenilgiye uğratmasının ardından Şalem (Yeruşalayim) kralı Malkitsedek tarafından mübarek kılınır.

Tanrı Avram'la "Parçalararası Antlaşma" olarak bilinen bir pakt yapar. Ona, soyunun sürgün ve eziyet göreceği, fakat sonunda Kenaan Ülkesi'nin ebedi olarak onların mülkü olacağını bildirir. Kenaan Ülkesi'ne gelişinden on yıl sonra bile hala çocuğu olmamış olan Saray, Avram'a kendi cariyesi Agar'ı verir. Agar hamile kalır ve hanımına karşı saygısızca davranmaya başlar. Sara buna sert davranışlarla karşılık verince Agar evden kaçar. Bir melek kendisine görünerek onu geri dönmeye ikna eder ve doğuracağı oğlun, kalabalık bir ulusun babası olacağını bildirir. Avram 86 yaşındayken Yişmael doğar.

13 yıl sonra, Tanrı, Avram'ın ismini Avraam'a ("Kalabalıkların Babası") çevirir. Saray'ın yeni ismi ise Sara ("Prenses") olacaktır. Tanrı, ikisine bir oğul doğacağını, ismini Yitshak ("Gülecek") koyacakları bu oğlun, Tanrı'nın özel bir bağ içinde olacağı ulusun atası olacağını müjdeler. Avraam, kendisinin ve ailesi ile evindeki tüm erkeklerin bundan sonra sünnet olmaları konusunda bir emir alır. Bu, tarih boyunca, "Tanrı ile Avraam arasındaki antlaşmanın" işareti olacaktır.

DEVAR TORA

[Rabi Yisahar Frand - www.torah.org]

                                                                                                                           

Avraam: İki Farklı Profil

Peraşanın ilerleyen bölümlerinde, Lot'un esir alınışının ardından Tora şöyle demektedir: "Kurtulabilen kişi geldi ve [olanları] İbrani (İvri) Avram'a anlattı" (Bereşit 14:13). Bu pasuk Tora'da, Avraam'ın torunlarıyla bağdaştırılan "İvri - İbrani" unvanı ile anıldığı tek yer olmasıyla meşhurdur. Hahamlarımız bu unvanın Avraam ile torunlarının farklı niteliğini çağrıştırdığını belirtirler. Bu sözcük "Ever - Öte Taraf" ile bağlantılıdır: "Bütün dünya bir taraftaydı; Avraam ise öte taraftaydı."

Avraam tüm insanlığın içinde yalnız bir adamdı. Yerleşmiş inançlara ve geleneklere karşı çıkmış biriydi. Bütün dünyadan farklı bir davranış içindeydi. "Benim ne olduğum belli, düşüncelerim de bu şekilde. Ben tek bir Tanrı'ya inanıyorum ve bütün dünya sırf bu yüzden çıldırdığımı düşünüyorsa bile umurumda değil." Bu, Hahamlarımızın Avraam hakkında çizdiği profillerden biridir.

Ancak Hahamlarımız farklı bir profil daha çizerler. Avraam kendi yöntemini izlemeleri için kitleleri ikna eden bir kişidir. Kendi neslinin tümünde etkili olmuş ve insanlığın teolojik anlayışında bir devrim yaratmıştır. Kendisi henüz Harran'da iken etrafında toplanan takipçi kitleleriyle çevriliydi! Hahamlarımız, kendine yakın aile bireylerinin dışında kimseyi etkilemeyen tsadik Noah ile bütün dünya üzerinde etki yaratmış olan Avraam'ı karşılaştırırlar. Avraam, Tanrı'yı ve gerçek inancı geniş kitlelere tanıtan ilk kişidir. Temas kurduğu her insanı etkilemiştir.

Bu iki profil birbiriyle tezat teşkil etmekte değil midir? Acaba Avraam yalnız bir insan mıydı, yoksa insanların üstünde büyük bir etkisi olan biri miydi? Nasıl aynı anda her ikisi olunabilir? Ne de olsa bütün dünyanın geleneklerine karşı çıkan birinin çok da etkili olabileceğini düşünmeyiz.

Rav Şah bu tezattan yola çıkarak, insanları Tora yoluna doğru bir şekilde çekme konusunda bir ders çıkarır. Bazı insanlar başkalarını etkileme hevesiyle kendi ilkelerinden taviz verme eğilimi gösterirler. Bu insanlarla "yarı yolda" buluşmak, onlara katılmak ve onların seviyelerinde yaklaşmak gerektiğini düşünürler. "Bazen sonuçlar yöntemleri haklı çıkarır" şeklinde bir yaklaşımları vardır.

Avraam ise bize bunun izlenecek doğru bir yol olmadığını öğretir. Avraam bir İvri idi. Kim olduğunu belirtiyordu, ilkelerine bağlıydı ve gerçeğin yolu aydınlatmasına izin veriyordu. Son tahlilde kazanan ve insanları etkileyen şey, Emet (hakikat) olacaktır. Kişi kendi konumundan taviz vermeden birçok insanı etkileyip kendi yanına çekebilir. Başkalarını etkilemeye çalışırken, kişinin kendi ilkelerine bağlı kalması önemlidir.

Bu kavram, Yalkut Şimoni'de (Yitro) de ele alınmaktadır. Sinay Dağı'nda Bene-Yisrael "Tanrı'nın bütün söylediklerini yapacağız ve dinleyeceğiz" (Şemot 24:7) demişlerdi. Yalkut Şimoni, önce dinlemenin ve sonra yapmanın daha mantıklı olduğuna dikkati çeker. Ancak Bene-Yisrael sırayı tersine çevirerek başka bir şeyi vurgulamışlar, Tanrı'ya, "Senin sözlerini duymadan bile önce yerine getiriyorduk" demişlerdir. Diğer bir deyişle, bu ters sıralamayı, Bene-Yisrael, atalarının Tora'yı henüz verilmeden önce bile yerine getirdikleri gerçeğiyle açıklamışlardır.

Yalkut Şimoni, Atalar, Avraam, Yitshak ve Yaakov'un, mitsvaları Tora verilmeden bile önce yerine getirmelerine örnekler verir. Her şeyden önce, On Emir'in ilk ikisi olan "Ben senin Tanrınım" ve "Benden başka Tanrın olmayacak" (Şemot 20:2-3) Atalar tarafından yerine getirilmişti. Örneğin bunu, Yaakov'un "aranızdan yabancı ilahları çıkarın" (Bereşit 35:2) şeklindeki sözlerinde görmekteyiz.

Yalkut Şimoni, "Yalancı tanıklık etme" emrinin yerine getirilmesine örnek olarak Avraam Avinu'nun bütün dünyaya "Tanrı Evren'in Efendisi ve Yaratıcısı'dır" şeklindeki tanıklığını gösterir.

Bir keresinde birisi Rav Weinberg'e bu Midraş'ın anlamını sormuştu. Avraam'ın Tanrı'nın dünyanın tek Yaratıcı olduğu konusundaki tanıklığı, nasıl yalan yere tanıklık etmeme emrinin yerine getirilmesi olarak sayılıyordu? Rav Weinberg bunu şöyle cevaplamıştır: İnsanlar yalan yanlış şeyler söylerken bu saçmalıklara itiraz etmeyen kişi, onlarla işbirliği yapmış olur. Sanki o yalanı bizzat kendisi söylemiş gibidir. Eğer bütün dünya bir taneden daha çok tanrı olduğunu söylerken Avraam itiraz etmeden kendi kabuğunun içinde kalsaydı, bu, yalanı sorgusuz kabul ettiği ve nihayet buna ortak olduğu anlamına gelirdi.

Midraş'ın anlamı budur. İşin gerçeği, Avraam sessiz kalmamıştır. Herkese gidip Tanrı'nın Evren'in tek Efendisi olduğu konusunda ısrar etti. Eğer Avraam bunu yapmasaydı, o da herkes gibi aynı yalandan suçlu sayılacaktı.

Avraam'ın büyüklüğü buradadır. Kendisi çok etkiliydi, ama ilkelerine sadık kalmıştı. "Bütün dünya bir taraftaydı; Avraam ise öte taraftaydı."

AFTARA BAĞLANTISI

[The Jersey Shore Torah Bulletin / www.shemayisrael.co.il]

 

Lama Tomar - Yeşayau 40:27-41:16

Peraşada Tanrı, Avraam'ın izlemesi gereken hayat yolunu açıklamaktadır. Tanrı Avraam'a her şeyi terk etmesini ve Tanrı'yı izlemesini söyler. Avraam'ın Tanrı'ya olan güveni çok büyüktür; bu güven de onun komşu kralları savaşta yenmesini sağlamıştır.

Aftarada ise peygamber Yeşayau, Tanrı'nın onları terk ettiğini düşünen halkı teselli etmektedir.  Yeşayau'ya göre, Yahudileri başarılı kılan unsur onların Tanrı'ya olan güvenleridir. İnsanlar Tanrı ile olan ilişkilerine güven duydukları sürece bütün engelleri aşacaklardır.

MİŞNE TORA

[Rambam'ın Sözlü Tora'nın tüm konularını kapsayan devasa kanun kodeksi Mişne Tora'nın çok kısa bir özeti. Hazırlayan: Rabi Dr. Azriel Rosenfeld]

Önemli Not: Bu yazı dizisinin amacı Tora'nın tüm kanuni konuları hakkında okuyucuya bir fikir vermekten ibarettir. Okuyucu, pratik Alaha konusunda burada yazılacak - hem de çok kısa bir özet olan - kanunları bir temel olarak kullanamayacağını bilmelidir. Alaha konusundaki pratik uygulamalar için uzman bir Haham'a danışmak gerekir.

 

Dokuzuncu Kitap: KORBANOT / KORBANLAR

"Dokuzuncu kitaba bireylerin korbanlarını ilgilendiren emirleri dâhil edeceğim. Ve bu kitaba Korbanlar Kitabı adını verdim" (Rambam).

50. Korban Pesah - Pesah-korbanı

14 Nisan tarihinde öğleden sonra, erkek bir kuzu ya da oğlakla bir Pesah-korbanı gerçekleştirmemiz emredilmiştir (Şemot 12:5-6). Pesah-korbanı ile birlikte bir de Şelamim-korbanı getirilmelidir. Pasukta söylendiği gibi: "Tanrın Adına Pesah-korbanı [ve ayrıca] davar ve sığır kes" (Devarim 16:2). İyeliğinde maya bulunan bir kişinin bu Pesah-korbanına iştirak etmesi yasaktır. Pasukta söylendiği gibi: "Hamets [halen] mevcutken, [Pesah-]korbanım'ın kanını sunma" (Şemot 23:18). Korbanın izbeah üzerinde yakılması gereken parçalarını gece boyunca bekletmek yasaktır. pasukta söylendiği gibi: "Bayram [Korbanım'ın] içyağı sabaha kadar [Mizbeah dışında] gecelememelidir" (Şemot 23:18). 14 Nisan manevi açıdan saf olmayan veya Bet-amikdaş'a uzak bir yerde bulunan bir kişi 14 İyar tarihinde yapacağı Pesah-korbanıyla bunu telafi eder (Bamidbar 9:10-11). Buna Pesah Şeni, yani ikinci Pesah (korbanı) adı verilir.

YOLLARDA DİKKAT VE TEHLİKELERDEN KORUNMA

[Rabi Yosef Tsvi Rimon / "Şabat BeŞabato" - www.zomet.org.il]

 

III. Bölüm

 

Önceki yazıda, tehlikelerden sakınma zorunluluğunun Tora'daki iki olası kaynağından bahsetmiştik. [1] "Canınızı fazlasıyla koruyun" (Devarim 4:15) ve [2] "Kendini koru ve canını fazlasıyla koru" (Devarim 4:9). Aynı yükümlülük için bir başka olası kaynak da bir ev inşa edildiğinde, çatının etrafını bir korkulukla çevirme mitsvasıdır: "Yeni bir ev inşa edeceğin zaman, çatına bir korkuluk yap - çünkü [yapmazsan] oradan biri düşebilir - ve evine kan koyma" (Devarim 22:8).

Tora çit koyma kuralının bir parçası olarak bir not eklemiştir: "ve evine kan koyma." Eski otoriteler bu pasuğu tehlikelerden sakınma zorunluluğu için bir kaynak olarak alıntılarlar. Hatta Baal Ayereim, bunu "yap" şeklindeki mitsvalardan biri olarak listeler ve bu pasuğun zarar verebilecek herhangi bir şeyden korunma yükümlülüğü için bir kaynak olduğunu açıklar.

Ancak ilk bakışta bu pasukla ilgili bir sorun var gibidir. Neden Tora pasuğa "yeni bir ev inşa ettiğin zaman" diye başlamaktadır? Bene-Yisrael Erets-Yisrael'i ele geçirdikleri zaman elbette orada önceden inşa edilmiş evler vardı. Bu evlerin de bir çite ihtiyaçları yok muydu? Neden mitsva sadece yeni evlerden bahsetmektedir?

Hatam Sofer, bu evlerin eski sahipleri olan Kenaanilerin, evlerin çatısına zaten çit yapmış olmaları gerektiğini belirtir. Çünkü basit bir mantıkla insanların düşmelerini engellemek için bir çitin kurulması gerektiği barizdir. Bu nedenle, Kenaanilerin kendi iradeleriyle çit kurdukları varsayılabilir. Tora'daki emir gelecekte yeni evler inşa edecek olan Bene-Yisrael içindir, çünkü onlar mucizevî bir hayat sürdürdüklerini düşünerek kendi evlerinde yeni mucizeler bekleyebilirler. Bu yüzden, Tora bir uyarıda bulunmaktadır: 1) "Çünkü oradan biri düşebilir - kendin bir mucize ile kurtulabileceğinden eminsen bile, başka insanları tehlikelerden korumalısın. 2) Ev sahibinin kendisi için bile, bir mucizenin gerçekleşeceğini varsaymak yanlıştır.

Bu açıklamadan çıkarılacak sonuç şöyledir: Tanrı ancak biz kendimizi korursak bizi korur! İman dolu bir insan, Tanrı'nın onu zaten koruduğu hissi ile tehlikelerden sakınma ihtiyacını asla küçümsememelidir. Doğru olan bunun tam tersidir. İman dolu bir insan bilir ki, kişinin kendisini koruması gerektiği şeklindeki mantıki gerekliliğin yanında, bir de Tora'dan kaynaklanan ek bir yükümlülük vardır!

Rambam bu kaynağı, çatıdan düşmeye benzer tehlikelerden sakınma zorunluluğunu bize öğretmek için kullanmıştır. Diğer bir deyişle, felaketleri önlemek için uygun bir yapı inşa etmemiz gerektiği konusunda ısrar etmektedir. Kendisi şöyle yazar:

"Aynı şey bir çatı için ve tehlikeli olan, kişinin karşılaşabileceği ve onun ölümüne neden olabilecek her şey için geçerlidir. Örneğin, birinin bir kuyusu varsa veya arazisinde bir çukur varsa... çevresine on tefah (80-100 cm.) yüksekliğinde bir duvar örmeli veya kimsenin çukura düşmemesi ve ölmemesi için bir kapak koymalıdır. Aynı şey ölümcül bir tehlike arz eden her engel için geçerlidir. O engeli ortadan kaldırmak ve ondan korunmakla ilgili ‘yap' şeklinde bir mitsva vardır. Bu tür şeylerden çok sakınmamız gerekir. Pasukta söylendiği gibi: ‘Kendini koru ve canını fazlasıyla koru'. Ve eğer bir insan o tehlikeyi ortadan kaldırmaz ve arkasında ölüme yol açacak engeller bırakırsa, ‘yap' şeklindeki bir mitsvayı ihmal etmiş ve ‘Evine kan koyma' yasağını çiğnemiş olur (İlhot Rotseah Uşmirat Anefeş 11:4-5; ayrıca bkz. Şulhan Aruh, Hoşen Mişpat 427).

Kişi yukarıda yazılanları göz önünde bulundurarak dikkatli olmalı, herhangi bir tehlikeyi engellemek için evini ve bahçesini korumalıdır. Tehlikenin bulunduğu yere çitler veya bir ızgara koymalı; bunun dışında, düşebilecek ağaçlar gibi tehlikeli engellerin veya çukurların olmadığından emin olmalıdır.

Ayrıca kişi yasak olan yerlere veya başkaları için tehlikeli olabilecek yerlere arabasını park etmemelidir. Buna, bir yaya geçidine yakın olan ve bakış açısını engelleyebilecek yerler veya sürücülerin güvenli olmayan bir şekilde hareket etmelerine neden olacak yerler dâhildir. Bundan başka, kişi arabasının iyi durumda olduğundan ve halkı tehlikeye atabilecek sorunları olmadığından da emin olmalıdır.

YAHUDİ EVİNİN TEMELLERİ

[Dini Uygulama Rehberi - Rabi Nisim Behar]

 

Yirat Şamayim - Tanrı Korkusu (devam)

 

"Gelin oğullarım! Beni dinleyin. Size Tanrı Korkusu'nu öğreteceğim" (Teilim 34:12).

Dünyada Tanrı Korkusu'ndan daha değerli bir mitsva (emir) yoktur. Ne gümüş, ne altın ne de değerli taşlar; hiçbirinin Tanrı Korkusu'nun karşısında bir değeri yoktur. Bu yüzden bu olguyu kalbimizin derinliklerinde yerleştirmek için acele etmemiz gerekir. Şimdi; iyi dikkat et ve bilgelik kazan: Canın kalbindedir. Tanrı Korkusu'nun barındığı yer de kalptir. Tüm düşünce ve kararların kalbinden çıkar. İyi düşün! Sana canını kim verdi? Sen neden mamulsün? Köklerin nedir? Sen pis kokulu bir damlacıktan oluştun; sonra bir parça et haline geldin; Tanrı sana ruh verdi ve kemiklerinle, sinirlerinle, kanınla, hava alabilmen için küçük delikleri olan derinle, sen meydana geldin. Ne büyük bir mucizedir ki kimse kimseye tıpatıp benzemez. 9 ay hapis kaldın; serbest kaldığında çıplak, kör, sağır ve topaldın. Bir an düşün: Gözlerini ve kulaklarını kim açtı? Vücuduna bu şekli kim verdi? Kim saçını gençliğinde koyu, yaşlılığında beyaz yaptı? Devamlı olarak bunları düşündüğün takdirde hemen uysal, mütevazı ve Tanrı Korkusu sahibi bir kişi haline gelirsin. Bu konunun temeli şudur: "Tanrı'dan kork ve emirlerini yerine getir; çünkü insan bundan ibarettir" (Koelet 12:13).

Yirat Şamayim (Tanrı Korkusu [ya da Yirat Aşem]) emri çok büyüktür, çünkü insan onu gün boyunca, sayısız kez yerine getirebilir.

Tanrı Korkusu sahibi her insanın duası kabul olunur.

Tanrı'dan korkmayan bir kişi, Tora'yı çok iyi bilse bile, sanki hiçbir şey bilmiyor gibidir.

Tanrı Korkusu sahibi her insan için, göklerden daima mucize yapılır.

 

Haftanın Sözü

["Shabbat Shalom Weekly" - Rabi Kalman Packouz]

 

Samimiyetsiz bir tebessüm bile samimi bir tokattan iyidir.

 

Haftanın Peraşası'nı, t  e  b  e  r  r  u  d  a     b  u  l  u  n  a  r  a  k, ölmüşlerinin ruhuna veya hasta bir yakınının şifasına ithaf etmek isteyenlerin,

 ilgililer (050 - 38 41 30) ile temasa geçmeleri rica olunur.

Peraşa kağıtları Tora ile ilgili yazılar içerdiğinden çöpe atılmamalıdır.

Lütfen Geniza'ya getiriniz.