Yazdır

Hanuka ve KadinlarHanuka olaylarının merkezi temalarından biri de, Yahudi kadınlarının adanmışlıkları ve kahramanlıklarının bu olaylar sırasında ön plana çıkmasıdır.

Helenler'in Bene-Yisrael için belirledikleri ağır kurallar arasında bir tanesi fazlasıyla berbattı.  Buna göre her gelinin, düğün günlerinden önce Helen kumandanıyla yatması isteniyordu.

Bu herhangi bir mitos ya da uydurma bir hikayeden çok farklıdır. Bunlar, en azından günümüz Yahudi kadınları kadar canlı, akıllı ve yetenekli kadınlardı. Müstakbel eşleriyle evlenecekleri zamanı sabırsızlıkla bekliyorlardı ve bu emre göre kendilerini öncelikle bir yabancının isteklerine teslim etmeleri isteniyordu. Bu kurala karşı gelenlerin cezası da kesindi... Ölüm.

Tanrı korusun; böylesi, Yahudiliğin en temel taşlarından birini, temiz aileyi hedefleyen bir emirle karşı karşıya olsaydınız ne yapardınız? Kızınıza ya da nişanlınıza, ne yapmasını söylerdiniz?

Bu emir özel bir amaç taşımaktaydı. Zira Helenler, Yahudi hayatının dayandığı temelin, sağlıklı ve dengeli aile yapısına bağlı olduğunun bilincindeydiler. Bu dengenin kökünde de, kadın ve kocası arasındaki kutsal ilişki bulunmaktadır. Geleneksel Yahudilik'te, karşı cinsle arkadaşça bir kucaklaşma ve öpücük bile uygun karşılanmazken, Helenler'in bu emri, kabul edilirlik sınırının çok ötesindedir.

Kabala ustaları, bir kadın ve kocası arasındaki bağın, insanlıkla Tanrı arasındaki bağla yakın ilişkide olduğunu vurgularlar. Bu, evlilik hayatının kutsiyeti söz konusu olduğunda, bunun korunmasının ne denli önemli olduğu konusunda daha iyi bir fikir sahibi olmamızı sağlayacaktır. Ve Helenler'in yok etmek istediği asıl temel de işte bu kutsal bağdır.

Yeudit

Yeudit adlı bir Yahudi kadınının, Hanuka geleneğinde ayrılmaz bir yeri mevcuttur. İşte Yeudit'in hikayesi...

Bir Helen kumandanı Yeruşalayim'de yayılmakta olan ayaklanmayı engellemek için ordusunu ilerletiyordu. Helen kuvvetleri, şehir surlarının dışına kamp kurarak kuşatma başlattı. Yeruşalayim oldukça iyi korunağa sahip bir şehir olmasına karşın, daha üstün olan Helen ordusunun amansız kuşatması, şehir halkına büyük kayılar verdirmeye başladı. Bu noktada, Yeudit adlı dul bir Yahudi kadın şehir dışına çıkarak kumandanla konuşmak için ricada bulundu. Amacı, onu baştan çıkarmak ve ardından öldürmekti.

Planı başarıya ulaştı. Kumandan Yeudit için mükellef bir ziyafet verdi ve bu sırada içkiyi biraz fazla kaçırdı. Gece, kumandan ve Yeudit birlikte çadıra girdiler fakat çok geçmeden içkinin etkisine dayanamayan kumandan sızdı. Fırsatı değerlendiren Yeudit adamın kılıcını aldı ve işi bitirdi.

Yeudit'in, olayın ardından kumandanın kafasını Yeruşalayim'e getirdiği ve kafanın herkesin görebileceği bir yere asıldığı anlatılır. Olayın ardından Yeudit'in kahramanlığından ilham alan Yahudiler karşı saldırıya geçerek Helenler'i bozguna uğrattılar. Bu, Yahudi-Helen savaşında önemli bir dönüm noktasıydı.