Lütfen Peraşa Kağıtlarını Dua Sırasında Okumayınız

               Bu Hafta İçin Saatler              

8 Eylül

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

2007

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

6:21

7:31

-----

Yeruşalayim

6:11

7:21

Tel Aviv

6:36

7:34

25 Elul

Tel Aviv

6:26

7:24

İstanbul

7:14

7:54

5767

İstanbul

7:14

7:54

NİTSAVİM-VAYELEH

 Hatırlatmalar:

·         13-14 Eylül Perşembe-Cuma: Roş Aşana

·         16 Eylül Pazar: Taanit - Tsom Gedayla

·         22 Eylül Şabat: Yom Kipur

 

Bu HP  .....'nin aziz ruhuna ithaf edilmiştir.

 

Peraşa Özetİ (Devarim 29:9 - 30:20 / 31:1-30)

[www.ohr.org.il]

Nitsavim: Hayatının son gününde, Moşe tüm halkı son bir kez toplar. Antlaşmanın sadece o sırada orada bulunanlarla sınırlı olmadığını ve henüz doğmamış olan tüm gelecek nesilleri de bağladığını vurgular. Moşe halkı putperestlik konusunda etkili bir dille uyarır; zira Mısır'da bunun iğrenç sonuçlarını görmelerine karşın, halk için yabancı felsefeler, daima ahlaksızlık konusunda bir başlangıç olması açısından çekici olabilecektir.

Moşe, mitsvaların yerine getirilmemesi halinde, Erets-Yisrael'in, halkın sürgüne gitmesi sebebiyle ıssızlaşacağını bildirir. Gerek onların soyundan gelenler gerekse de yabancılar, bu ülkenin özellikle çorak ve ıssız kalmasına ilgiyle şahit olacaklardır. Durum herkes için açık olacaktır: Bene-Yisrael Tanrı'ya sırtını dönmüştür ve başlarına bu gelmiştir. Ancak Moşe halka sonunda Teşuva yapacakları konusunda garanti verir. Ne kadar asimile olurlarsa olsunlar, Tanrı onları Erets-Yisrael'e geri getirecektir.

Moşe Tora'nın çok uzakta ve erişilemez bir amaç olmadığını; aksine ondaki mitsvaları yerine getirmenin tüm Yahudiler'in elinde ve yeteneği dâhilinde olduğunu vurgular. Peraşa, hayat ve ölüm arasındaki dramatik bir seçim hakkının varlığı ile ilgili bilginin verilmesiyle sona erer. Moşe'nin tavsiyesi, hayatı seçme yönündedir.

Vayeleh: Hayatının son gününde Moşe çadırdan çadıra giderek, sevdiği halkına veda eder ve onları inançlarını korumaları konusunda teşvik eder. Moşe onlara, kendisi onlarla olsa da olmasa da, Tanrı'nın halkın yanında olacağını söyler. Yeoşua'yı çağırır ve onu güçlü ve cesur olması yönünde uyarır. Moşe daha sonra halka "Akel - Toplanış" mitsvasını öğretir: Bu mitsva, her yedi yılda bir, Sukot bayramında halkın Bet-Amikdaş'ta bir araya gelerek, kralın Devarim kitabını okuyuşunu dinlemesi üzerinedir.

Tanrı, sonunun yakın olduğunu Moşe'ye bildirir ve Yeoşua'yla birlikte Mişkan'da durmasını emreder. Tanrı orada Yeoşua'ya bazı kuralları öğretecektir. Tanrı onlara, Erets-Yisrael'e girdikten sonra, halkın inancının bozulacağını ve başka güçlere tapmaya başlayacaklarını bildirir. Tanrı böyle bir durumda "Yüzü'nü gizleyecek" ve Bene-Yisrael'e yönelik mucizevi korumasını kaldırarak onları doğal kaderin merhametine terk edecektir.

Tanrı, Moşe ve Yeoşua'ya, [önümüzdeki hafta okuyacağımız] Aazinu şarkısını yazmalarını söyler. Bu şarkı, günah işledikleri zaman Bene-Yisrael aleyhinde bir "tanıklık" teşkil edecektir. Moşe bu şarkıyı yazıya geçirir ve Bene-Yisrael'e öğretir. Moşe Tora'nın yazımını tamamlar, bundan 13 kopya yazar; 12sini her kabileye verir; diğerini ise Leviler'e vererek, Aron'un [Kutsal Sandık] yanına yerleştirmelerini söyler. Bu şekilde yeni yazılan bir Sefer-Tora'nın referans alacağı bir orijinal Sefer-Tora olacak ve Tora'nın değişmesi mümkün olmayacaktır.

DEVAR TORA

[Rabi Berel Wein - www.torah.org]

 

Bitmeyen Devamlılık

 

Bu Şabat, 5767 yılının son Şabatı'dır. Geçen yıl iyisiyle kötüsüyle sona ermek üzere. Şimdi gelecek olan yeni yılın huzur ve şifa dolu, iyi haberler, yeni ve verimli başlangıçlar, barış ve geleceğe güvenle dolu bir yıl olması için dua ediyoruz.

Moşe, son gününde, veda etmek için bütün halkı toplar. O sadece yaşayan insanlara değil, aynı zamanda hem artık aralarında olmayan, ama anısı ve etkisi hala yaşayan insanların arasında hissedilen insanlara hem de Yahudiliğin hayatta kalmasını başarma sorumluluğunu ve görevini omuzlarında taşıyacak olan yeni nesillere hitap eder. Tanrı ile Erets-Yisrael arasındaki anlaşmanın değişmez ve taviz vermeyen maddelerini tekrarlar. Ancak sonunda, her şeyin bir şekilde yoluna gireceğini ve Tanrı ile Bene-Yisrael arasındaki antlaşmanın lütuflarının onları rahatlatmak ve canlandırmak üzere adeta yağacağına dair onlara söz verir.

Yeni yıl için söylediğimiz duaların ve yakarışlarımız için, herhalde bu haftaki peraşada okuduğumuz Moşe'nin sözlerinden daha uygun bir giriş olamaz. Peraşa hayatımızdaki olaylara Tanrısal bir perspektif sunmaktadır. Bu perspektif sayesinde hüzünlü olaylarımızın ve hayal kırıklıklarımızın bile, bir amaç ve bir anlam taşıdığını görebiliriz. Tanrı'nın Bene-Yisrael'le bir millet olarak ve birer fert olarak yaptığı anlaşma hala geçerlidir. Gerçekten de, daha fazlasını isteyemeyiz.

Moşe ölüme inançla, ama aynı zamanda bir nebze üzüntüyle gider. Hayatındaki en büyük hayali ondan esirgenmiş, Erets-Yisrael'e girme imtiyazına sahip olamamıştır. Kendi çocukları da, Yahudi liderliğinin varisleri olamayacaklardır. Tüm insanlar için, hatta Moşe için bile geçerli olduğu şekilde, hiç kimse arzu ettiği her şeyi yerine getirmiş olarak dünyaya veda etmez. Buna rağmen, Moşe, Tanrı'nın yüzüne kondurduğu öpücükle huzur içinde, Bene-Yisraelê öğrettiği Tora'nın, bir millet olarak hayatta kalmalarını garantileyeceğini ve sonsuza dek bir insan gücü olarak kalacaklarını bilerek ölür. Bütün çabalarının ve çalışmalarının, bütün hayal kırıklıklarının ve kızgınlıkların bir şekilde boş yere olmadığının bilinci içinde teselli bulur.

Tora Yahudiler'in benliği içinde yer etmeye devam edecek ve sonunda onları inançlarına ve topraklarına iade edecektir. İnançlarından ve görevlerinden ne kadar uzak kalırlarsa kalsınlar, Tora onları terk etmeyecektir. Tanrı, Bene-Yisrael ile arasındaki antlaşmanın etkin kalması için birçok farklı yöntem kullanacaktır. Bu yüzden, Moşe güven içinde diyebilir ki: "Tora sizin için boş bir şey değildir; sana çok yakındır - onu yerine getirmen için ağzında ve kalbindedir." Moşe'nin bu dünyayı terk ederken en büyük tesellisi, bu sonsuz devamlılık kavramıdır. Bu yılı terk ederken, daha iyi ve daha mutlu bir yıla girerken, bu kavram bizim için de en büyük rahatlama ve umut kaynağı olmalıdır.

DEVAR TORA

[Rabi Avraam Twerski - Living Each Week]

 

1.    Maneviyat Gelişim Gerektirir: "Bugün hepiniz Tanrınız Aşem'in Huzuru'nda hazır duruyorsunuz: Kabile liderleriniz, ileri gelenleriniz, polisleriniz - tüm Yisrael insanları. Küçükleriniz, eşleriniz, kampının içindeki Ger, odun kesenden, suyu çekene kadar" (Devarim 29:8-9). Musar (Yahudi terbiyesi) eserlerinde, meleklere Omedim (ayakta/yerinde duranlar), insanlara ise Olehim (yürüyenler/gelişenler) olarak atıfta bulunulur. Bu şekilde meleklerin, hiçbir zaman kendilerini geliştirmedikleri için durağan oldukları ima edilir. Meleklerin "daha iyi melekler" olma yetenekleri yoktur. Buna karşılık, insanların kendilerini geliştirme potansiyeli vardır ve kendilerini kusursuz kılmak için her zaman gelişme kaydetmeleri gerekmektedir. Devarim Kitabı esas olarak bir azarlama ve ikaz kitabıdır ve burada Moşe Bene-Yisrael'e şöyle demektedir: "Hepiniz Tanrı'nın Huzuru'nda durmaktasınız. Ne kadar vurdumduymaz olduğunuza bir bakın. Gelişeceğinize, hepiniz Tanrı'nın karşısında durağan bir haldesiniz. Herkes, içinde kendini rahat hissettiği bir hücre bulmuşa benziyor ve hiç kimse, daha önce başarılmış olan maneviyat seviyesini yükseltmeye çalışmıyor." İnsanın doğası kendisini geliştirmektir. Bu nedenle ulaşılabilecek en yüksek manevi seviyesinden daha azı ile yetinmemek için kendimizi zorlamalıyız.

2.    Daimi Teşuva: "Ve Tanrı'ya döneceksiniz... Ve dönüp ve Tanrı'nın Sesi'ne kulak vereceksiniz." Alıntılanan sözlerde belirgin bir tekrar vardır. Konunun bağlamında Tora önce "Tanrı'ya döneceksiniz" demekte, sonra Tanrı'nın da halka iyilik edeceğini belirtmekte, ardından da tekrar "döneceksiniz" denmektedir. Bu tekrara ne gerek vardır? Teşuva, kişinin yanlış bir şey yapmış olduğunu kabul etmesi şartına bağlıdır. Bir insanın karakterindeki kusurları düzeltmek, ancak onları teşhis etmekle gerçekleşir. Teşuvaya başladığımız zaman, kusurlarımıza bakışımız sınırlı olabilir, ama görüş açımızı karartan bu kusurları ortadan yok etmeye bir kez başladık mı, duyarlılığımız daha da artar ve o zaman farkında olmadığımız başka kusurlar keşfetmeye başlarız. Bunlar birleşince, duyarlılığımız daha belirgin olur, düzeltilmesi gereken daha çok şey buluruz ve bu sürekli devam eden bir işlem olur. Sonuçta eskisine göre çok daha temiz, düzgün karakterli, iyi alışkanlığa sahip bir kişi haline geliriz. Tora teşuva mitsvasını bu yüzden tekrarlar. Kişi teşuvaya başlayınca, teşuva gerektirdiğinden daha önce habersiz olduğu bazı şeylerin farkına varır. Teşuva manevi bir gelişimdir ve gelişim sürekli olmalıdır.

 

BİR MİtSVA

[Rabi Hayim Aşer Levene - www.torah .org]

 

Şofar: Mahkeme Celbi

 

Mitsva: Roş Aşana'nın diğer bir adı Terua Günü, yani "Şofar sesi Günü"dür (Bamidbar 29:1). Her Yahudi erkeği, Roş Aşana'da, Kaşer bir hayvanın, çoğunlukla bir koçun boynuzundan yapılan Şofar'la çalınan en az dokuz sesi duymakla yükümlüdür. Kadınlar bu emirden muaf olmalarına rağmen, Şofarı dinlemek onlar için de bir gelenek haline gelmiştir. Üç tür Şofar sesi vardır: Tekia (uzun şofar sesi), Şevarim (üç kısa ses) ve Terua (en az dokuz çok kısa ses). Hahamların kararı ile Şofar Şabat günü çalınmaz.

Diğer kültürlerden farklı olarak, Yahudilik'te yeni takvim yılının başlangıcı yüce ve ciddi bir iştir. Yahudilik'te yeni yıl, insanlığın doğum günüdür; zira ilk insan Adam, Tişri ayının ilk günü, yani Roş Aşana'da yaratılmıştır.

O halde, bu olayı kutlamak yerine, neden Roş Aşana insanın huzursuz olmasına yol açabilen bir "Yargı Günü" niteliğindedir? Neden herkes Gökler'deki Mahkeme'de özellikle bu günde yargılanmalıdır? Ve bu günün "Şofar sesi Günü" olarak da tanımlandığı düşünülürse, bu günün özü Şofar'la nasıl ifade edilmektedir?

Bir yıldönümü, anılan olayın geçerliliğini değerlendirmek için uygun bir zamandır. Burada hedefler, amaçlar ve gayeler büyük bir titizlikle gözden geçirilir. Sene sonunda bir şirketin işlevlerinin yıllık incelemesinde, geçmişteki çalışması değerlendirilir. Burada şirketin gücü ve zaafları sergilenir; kâr/zarar hesabı yapılır, başarılı girişimlerine ve başarısızlıklarına dikkat çekilir.

Roş Aşana'da bu işlem her birey için ayrı ayrı yerine getirilir.

İnsanoğlunun doğum günü, yaptıklarını sıkı bir şekilde araştırmak için gerekli fırsatı doğurur. Tabii ki, gelecek yıl için kararlar alınması en çok istenen şeydir. Geçmiş hatalar için pişman olmak en çok gündemde olan konudur.

İnsanoğlunun hayattaki hedefleri onun yaratıldığı günün özündedir. Yeni Yıl kişinin amacı için çabalayıp çabalamadığını yargılamanın yıllık incelemesidir.

Roş Aşana'nın ana teması, Tanrı'nın evrenin üstündeki hâkimiyetini ilân etmektir.           

Kendi kişisel iradesini alçakgönüllülükle sunarak, Tanrı'yı, kendi Efendisi ve Kralı olarak şereflendirme görevi, diğer herhangi bir varlıktan çok, insana aittir. Ve insanın yaratıldığı ilk gün, ilk Roş Aşana, Adam'in Bilgi Ağacı'ndan yemesi ile Tanrı'ya karşı çıkarak başaramadığı şey, tam olarak budur. İlahî iradeyi yansıtması için, insanın iradesini tekrar hizaya sokma sorumluluğu bizim hedefimiz ve özlemimizdir. Şofar mitsvasından başka hangi araç bu görevi daha iyi yerine getirebilir?

Her şeyin yolunda gidiyor olmadığını haber veren Şofar uyanışa bir çağrıdır. "Hey uykucular! Uykunuzdan uyanın! Hey pinekleyenler! Pinekleyişinizden çıkın! Yaptığınız işleri dikkatle inceleyin ve tatlı bir şekilde pişman olun! Yaradanınızı hatırlayın! Manevi durumunuzu gözetleyin, yöntemlerinizi ve işlerinizi geliştirin" (Rambam; Teşuva Kanunları 3:4). Şofar sesleri savaş çığlıkları gibi, dinleyenlerin kulaklarında ve yüreklerinde tedirgin bir kıpırdanmaya yol açar (Amos 3:6).

Bunlar da sırasıyla, insanın "kendi içindeki" enderleşmiş Şofar seslerini ortaya çıkarır. O'nun emirlerini titizlikle yerine getirmeyerek, Tanrı'ya hizmet etmediği için, ya da geçmiş hatalar için yakardığında, içsel bir inilti veya ağlama duyulur (bu, şevarim ve terua sesleri ile ifade edilir).  Teşuvanın gürleyen seslerinde, Şofar, "Leşaper" (güzelleştirmek, geliştirmek) fiili ile bağlantısından anlaşılacağı üzere, insanın "gelişmesini" talep eder (Midraş - Vayikra Raba 29:4).

Şofar, Tanrı'nın isteğini yerine getirmek için atamızın kendini feda edişini anımsatır. Bunun en iyi örneği, Roş Aşana'da okunan Tora bölümü Akeda'dır. Burada Avraam, oğlu Yitshak'ı Tanrı'ya korban olarak bağlamıştır (Bereşit 22). Oğlu yerine korban edilen koç, çoğunlukla koç boynuzundan yapılan Şofar'da ölümsüzleşir (Talmud Bavli - Roş Aşana 16a). Şofar ayrıca, Şofar sesleri arasında verilen Tora'nın alınışını da hatırlatır (Şemot 19:16). Ve yine tarihin sonunda tüm insanlığın Tanrı'yı Kral olarak kabul edişini ilan eden büyük Şofar'ın çalınışı da (Yişaya 27:13) Roş Aşana'da çalınan Şofar'la ifade bulur ve bu ses Yahudiler'i bu hedef için daha da teşvik eder.

Buna uygun olarak, Şofar Roş Aşana'nın odak noktasıdır. İnsanlığın doğum gününde, Şofar'ın içe işleyen sesi, insan Tanrı'yı Kralı olarak onurlandırmaya karar verdiği ve hayatında yeni bir yıl için yakardığı zaman, onu yıllık özeleştiri için sarsan acil bir "mahkeme celbidir".

 

Her GÜn YAPILAN MİTSVALAR

[www.pirchei.com]

 

Ekmeğin Kesilişi

 

Hafta arası ekmek yerken, Amotsi berahası okunmadan önce ekmekten bir parça koparılmaya başlanır. Bunun amacı, beraha okumakla ekmeği yemek arasındaki arayı en aza indirgemektir. Yine de parçayı tamamen koparmamak gerekir.

Şabat günü ekmekler tam olması gerektiği için bu yapılmaz. Bazıları berahadan önce ekmeğin üzerine bıçakla ufak bir kesik yaparlar ve berahayı söyledikten sonra ekmeği bu kesiğin olduğu yerden keserler. Şabat'ta herkese kesilen ekmekten bir dilim verilir. Ama berahayı okuyan kişi yemeden önce diğerleri kendi parçalarını yememelidir.

Amotsi berahası söylenip ekmek koparıldıktan sonra hemen yenir ve ilk lokması yutulmadan evvel konuşmamak gerekir.

 

KAYNAKLARIMIZDAN - YAHUDİ TERBİYESİ

[Sefer Maase Avot]

 

Teşuva Mitsvası

 

·                Pasuk "Tanrın Aşem'e kadar dön ey Yisrael" demektedir. Teşuva büyüktür, çünkü Tanrı'nın Onurlu Tahtı'na kadar ulaşır. Teşuva kavramı dünya yaratılmadan önce yaratılmıştır ve tüm korbanlara eşdeğerdir. Pasukta söylendiği gibi "Tanrı'nın korbanları mahcup bir ruhtur" - "korbanı" değil, "korbanları". Yani teşuva tüm korbanlara eşdeğerdir.

·                "Tanrın Aşem'e kadar dön ey Yisrael" - her şeyi inkâr etmişsen bile dön; teşuva en ağır günahlar için bile geçerlidir.

·                Günahkârken teşuva yapmış kişi, daha dün Tanrı'dan ayrı iken, çağırdığında cevap bulmazken, şimdi Tanrı'ya yapışıktır, Tanrı'ya seslendiğinde cevabı hak eder (Rambam).

·                Teşuvanın temeli günahın terk edilmesi ve bir daha bu hataya düşmeme konusunda kalpten kesin bir kararlılıktır.

 

YAHUDİ EVİNİN TEMELLERİ

[Dini Uygulama Rehberi - Rabi Nisim Behar]

 

Birkat Koanim Kuralları

1.             Koenler halkı mübarek kılarken, hiçbir tarafa bakmamak gerekir. Gözler yere bakmalıdır. Tıpkı Amida'nın Kavana ile söylenmesi gibi, halkın aynı şekilde Koenler'in berahalarını Kavana ile dinlemeleri gerekir.

2.             Koenler halkı mübarek kılarken konuşanlar ve dikkatle dinlemeyenler mübarek kılınmamakla kalmazlar, büyük de bir günah işlerler.

3.             Sinagogda Koen varsa ve Hazan Koen ise, Hazan olan Koen, beraha söylemez. Kendisi susar, Birkat Koanim'deki kelimeleri yanında olan cemaatten [Koen olmayan] bir kişi söyler ve Sim Şalom'da Hazan Behazara'ya devam eder. Fakat başka bir Koen yoksa, Hazan Koen ise ve yanılmayacağından eminse, Behazara'da kendisi Birkat Koanim yapabilir. Hazan-Koen şu şekilde hareket eder: Ulha Nae Leodot bittikten sonra Ehal Akodeş'e gider ve cemaatı mübarek kılar. Fakat halk zaten onun arkasındaysa, yüzünü halka döner ve halkı yerinden mübarek kılar. Cemaatten biri de Birkat Koanim kelimelerini söyler.

4.             Tefila sırasında cemaatte hiç Koen yoksa, Hazan Barehenu Baberaha duasını okur ve her berahadan sonra cemaat "Ken Yei Ratson" cevabını verir.

5.             Yedi günlük matemde olan bir Avel Koen, Birkat Koanim söylemez. Hazan Retse'ye gelince sinagogdan dışarı çıkar.

HaftanIn Sözü

[Rabi Yisrael Lipkin]

 

"Kendini tanı" demek, "zayıflıklarını bulup yok ederek, kendini geliştirmek için çabalayarak, ölümsüz ruhunu arındırarak, kendini incelemek için zaman ayır" demektir.

 

Haftanın Peraşası'nı, t  e  b  e  r  r  u  d  a     b  u  l  u  n  a  r  a  k, ölmüşlerinin ruhuna veya hasta bir yakınının şifasına ithaf etmek isteyenlerin,

ilgililer (050 - 38 41 30) ile temasa geçmeleri rica olunur.

Peraşa kâğıtları Tora ile ilgili yazılar içerdiğinden çöpe atılmamalıdır.

Lütfen Geniza'ya getiriniz.