Haftanın Peraşası BülteniMoşe, Kenaan ülkesine on iki casus gönderir...

Lütfen Peraşa Kâğıtlarını Dua Sırasında Okumayınız

               Bu Hafta İçin Saatler              

       13 Haziran

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

2009

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

7:10

8:28

-----

Yeruşalayim

7:13

8:30

Tel Aviv

7:25

8:30

21 Sivan

Tel Aviv

7:28

8:33

İstanbul

8:24

9:04

5769

İstanbul

8:27

9:07

Ş E L A H   L E H A

 Hatırlatmalar:

ü 22-23 Haziran Pazartesi-Salı: Roş Hodeş Tamuz

 

Bu HP  .....'nin aziz ruhuna ithaf edilmiştir.

 

Peraşa Özeti (Bamidbar 13:1-15:41)

[www.chabad.org]

 

Moşe, Kenaan ülkesine on iki casus gönderir. Casuslar kırk gün sonra ellerinde devasa bir üzüm salkımı, bir nar ve bir incirle dönerek, ülkenin bereketli ve bolluk içinde olduğunu bildirirler. Ancak casusların on tanesi, ülkede yaşayanların "bizden daha güçlü" devler ve savaşçılar olduğu konusunda uyarıda bulunur; sadece Kalev ve Yeoşua, ülkenin, Tanrı'nın söz verdiği şekilde fethedilebileceği konusunda ısrar ederler.

Halk ağlayarak Mısır'a geri dönmelerinin daha iyi olacağını söyler. Tanrı, Bene-Yisrael'in ülkeye girişinin kırk yıl boyunca ertelenmesine ve bu süre içinde o neslin tümünün çölde ölmesine karar verir. Bir grup pişman Yahudi, ülkenin sınırındaki dağa çıkar ve Amalekler ile Kenaaniler tarafından bozguna uğratılır.

Menahot (un, şarap ve yağ korbanları) kanunları ve ekmek yaparken bir hamurdan bir parçanın  Tanrı'ya adanması mitsvası (Hala) verilir. Bir adam çalı çırpı toplayarak Şabat'ı ihlal eder ve idam edilir. Tanrı, mitsvaları (İlahi emirler) yerine getirmeyi hatırlamamız için giysilerimizin dört ucuna tsitsit (püsküller) koymamız talimatını verir.

DEVAR TORA

[Rabi Moşe Pinchuk - www.torahmitzion.org]

Kutsal Günahkârlar Olayı

 

Casuslar günahı beraberinde 40 seneyi çölde geçirmek gibi ağır bir bedel getirmiştir. Moşe bu mesajı anında tepki veren Bene Yisrael'e götürür. Sabahleyin erken kalkarlar ve şunları söyleyerek dağın tepesine çıkmaya çalışırlar: "Sabah erken kalkıp dağın doruğuna doğru çıktılar ve ‘İşte hazırız! Tanrı'nın [bize vereceğini] söylediği yere çıkalım; çünkü [davranışımızla] günah işledik' dediler" (Bamidbar 14:40). Rabi Naftali Tsvi Berlin (Netsiv) bu tepkiyi Bene Yisrael'in teşuva çabası olarak yorumlar. Erets-Yisrael için savaşmaya ve onu fethetmeye istekli ve hazırdırlar. Buna rağmen, Moşe onları uyarır: "Tanrı'nın Sözü'nü neden göz ardı ediyorsunuz? Bu [gayretiniz] başarılı olmayacak. Çıkmayın - çünkü Tanrı aranızda değil - ki düşmanlarınızın önünde öldürücü darbe almayasınız. Zira Amaleki ve Kenaani [ulusları] orada önünüzdeler. Kılıçla düşersiniz. Ne de olsa Tanrı'nın ardından [yürümekten] vazgeçtiniz ve [bu yüzden] Tanrı sizinle olmayacak" (Bamidbar 14:41-42). Ama bazı kişiler bu uyarıya kulak vermez ve "dağın doruğuna çıkma konusunda cüretkârlık ederler" (Bamidbar 14:44). Netsiv bunu da teşuvanın bir kısmı olarak görür. Cüretkârlık eden kişiler Moşe'nin ikazının, sadece onların bu davaya adanmışlıklarını sınayan bir test olduğunu düşünmüşlerdir. Böylece Bene Yisrael günahlarının boyutunu kabul etmiş ve en kuvvetli şekilde teşuva yapmışlardır. Rambam'ın en etkili teşuvayı tanımlarken söylediği gibi, günah işlemeden önceki durumun aynısıyla karşı karşıya kalmışlar, ama bu kez günaha kaymamışlardır. Bene-Yisrael'in Tora'da kaydedilmiş bütün günahlarının arasında buradaki günah, pişmanlık ve teşuvanın açık bir şekilde vurgulandığı tek günahtır. Ancak şaşırtıcı bir şekilde, bu teşuva Tanrı tarafından kabul edilmemiştir. Kısa bir pasuk, teşuva yapan bu kişilerin nasıl bir kaderle yüzleştiklerini şöyle tanımlar: "O dağda oturmakta olan Amaleki ve Kenaani [güçleri] inip onlara sert bir darbe indirdiler ve onları, imhaya kadar [sürekli darbelerle] iyice ezdiler" (Bamidbar 14:45).

Tanrı Bene-Yisrael'in teşuvasını neden reddetmiştir? Buna cevaben bir tez öne sürmek istiyorum: Bu cüretkâr kişilerin hareketi, aslında Casusların Günahı'nın bir tekrarı niteliğindedir. Bene-Yisrael'in niyetleri büyük olasılıkla samimidir; ancak teşuvaları hedeften sapmıştır. Casusların günahının temelindeki sorunu kavramaktan aciz kalmışlardır; dolayısıyla onu tekrar etmekten kaçamamışlardır.

Casusların günahının temelindeki sorunu anlamak için Bamidbar Kitabı'nın başına dönmeliyiz. Orada Bene-Yisrael'in yoğun bir şekilde kamp düzenine odaklandığını görürüz. Casusların günahı işlenmeden önceki bu çaba neden o kadar gerekliydi? Casusların günahı olmasaydı çöl yolculuğu üç on bir günü geçmeyecek halk doğrudan Erets-Yisrael'e girecekti. O sıradaki geçerli program, birkaç günde onları Erets-Yisrael'e giriş şeklindeydi. O halde kampın bu denli detaylı düzenine ne gerek vardı?

Görünen odur ki, kamp düzeninin manevi bir anlamı da vardı. Tanrı'nın "İçlerinde barınacağım" şeklindeki Sözü, kampın yapısı içinde ve onun yoluyla gerçekleşmiştir. Eğer casusların günahı olmasaydı, Bene Yisrael'in Erets-Yisrael'e girişi tamamen farklı olacaktı.

"Gör! Ülke'yi önünüze serdim. Gelin ve Tanrı'nın, atalarınıza - Avraam'a, Yitshak'a ve Yaakov'a - onlara ve arkalarından soylarına vermeye yemin ettiği Ülke'yi miras alın" (Devarim 1:8). Moşe casusların günahından önce ülkenin fethi hakkında söylediği bu sözlerde "miras" terimini kullanmıştır. Görünen odur ki, casusların günahı gerçekleşmeseydi, toprağın fethi daha kolay ve sancısız olacaktı. Kişinin bir yaz günü olgun bir meyveye erişmesi ve onu elde etmek için tek bir dokunuşun yetmesi gibi, Erets-Yisrael de Bene-Yisrael tarafından aynı şekilde fethedilebilirdi. Raşi bu pasuğa şöyle bir açıklama getirir: " ‘Gelin ve mirasınız olsun. Rakibiniz olmayacak, savaş olmayacak.' Eüer Bene-Yisrael casusları göndermeselerdi, askeri orduya ihtiyaçları kalmayacaktı."

Bu durum Moşe'nin ender görülen duygusal bir patlamasında açıkça bellidir: "Kalk ey Aşem! Düşmanların dağılsınlar! Sen'den nefret edenler önünden kaçsınlar!" (Bamidbar 10:35). Ancak bu sözlerin anlamı nedir? Tanrı'nın veya Bene-Yisrael'in çölde düşmanları yoktu ki! Dolayısıyla Moşe bu sözleriyle Erets-Yisrael'e girişten söz etmektedir. Bu da aynen şöyle cereyan edecekti: "Tanrı'nın Şehri" olarak hareket eden kamp, Erets-Yisrael'e girecek ve oradaki yedi Kenaan ulusu dağılıp kaçacaktı.

Bu ilahî bir plan, mucizevî bir giriş olacaktı! Ancak Bene-Yisrael bunu benimsememiş ve doğal, aynı zamanda askeri bir giriş planlamıştır. Bu doğrultuda, ilk yapılması gereken hazırlık casuslarla ilgiliydi.

Tüm bunlardan sonra bahsi geçen cüretkâr kişilerin hatalarını anlayabiliriz. Onlar da casuslarla aynı yanlış düşünceye kapılmışlardır; çünkü Tanrı'nın onlar için planladığı İlahî ve mucizevî girişi önemsememişlerdir. Onlar da bu girişi askeri bir harekât olarak düşünmüşlerdir. Moşe'nin olayı tekrar anlatırken belirttiği gibi: "Bana cevap verip ‘Tanrı'ya [karşı] hata ettik! Tanrımız Aşem'in bize emretmiş olduğu her şeye uygun olarak biz çıkıp savaşacağız' dediniz. Her biriniz savaş aletini kuşandı; dağa çıkmaya hazır olduğunuzu söylediniz" (Devarim 1:41).

Sonuç olarak Bene-Yisrael'in teşuvası, casusların günahının bir tekrarından başka bir şey değildi. Dün Bene-Yisrael korkaklıktan günah işlemişti. Bugün ise, aynı günahı yiğitlikten gösterisiyle işlemiştir.

5 Soru

Cevapları broşürün sonunda bulabilirsiniz.

1.      Kim kimin ismine bir harf eklemiştir?

2.      Tanrı, casusların keşif gezisini neden kısa tutmuştur?

3.      Casusların günahının tarihi neydi?

4.      Bene-Yisrael, işlenen günahı ne şekilde telafi etmeye çalışmışlardı?

5.      Tsitsit kelimesindeki Gematriya değerlerinin anlamı nedir?

 

MİŞNE TORA

[Rambam'ın Sözlü Tora'nın tüm konularını kapsayan devasa kanun kodeksi Mişne Tora'nın çok kısa bir özeti. Hazırlayan: Rabi Dr. Azriel Rosenfeld]

Önemli Not: Bu yazı dizisinin amacı Tora'nın tüm kanuni konuları hakkında okuyucuya bir fikir vermekten ibarettir. Okuyucu, pratik Alaha konusunda burada yazılacak - hem de çok kısa bir özet olan - kanunları bir temel olarak kullanamayacağını bilmelidir. Alaha konusundaki pratik uygulamalar için uzman bir Haham'a danışmak gerekir.

Üçüncü Kitap: ZEMANİM / ZAMANLAR

 

"Üçüncü kitaba, Şabat ve bayramlar gibi, özel zamanlara denk düşen bütün emirleri dâhil edeceğim. Bu kitaba ‘Zamanlar Kitabı' adını verdim."

 

12. Şabat

 

a)      Şabat ve İş

Haftanın yedinci gününde işten el çekmemiz emredilmiştir.  Pasukta söylendiği gibi: "Altı gün boyunca yapman gerekeni yap; fakat Cumartesi günü işi bırakmalısın" (Şemot 23:10). Ve başka bir pasukta söylendiği gibi: "Altı gün çalış; ama Cumartesi günü işi bırak" (Şemot 34:21). Bunun yanında iş yapmak açıkça yasaklanmıştır. Pasukta söylendiği gibi: "Cumartesi günü Şabat'tır; Tanrın Aşem'indir. Hiçbir melaha yapmamalısın - sen, oğlun ve kızın, kölen ve cariyen, hayvanın, şehirlerindeki Ger [- hiçbiriniz]" (Şemot 20:10).

Şabat, Tanrı ile Bene-Yisrael arasında ebedi bir işarettir; dolayısıyla Şabat'ın bu kuralını çiğneyen kişi, söz konusu bağı inkâr etmiş, sanki Tanrı yokmuş gibi davranmış olur. Yukarıda alıntılanan pasukta belirtildiği üzere Yahudiler'in hayvanları bile çalışmamalıdır. Bunun anlamı hayvanların Yahudi'nin yararı için Şabat günü yasak olan bir işte, örneğin yük taşıma gibi işlerde çalıştırılmamasıdır. Pasukta söylendiği gibi "Bu sayede boğan ve eşeğin rahatlayacak" (Şemot 23:12).

BİR KİŞİ / BİR ESER

[www.ou.org]

Sefer Ahinuh (13. yüzyıl): Sefer Ahinuh'un, yani "Eğitim Kitabı"nın, kendini basit bir şekilde sadece "Barselona'lı bir Levi" olarak tanıtan anonim yazarı, on üçüncü yüzyılda Raşba'nın (Rabi Şelomo ben Aderet) bir öğrencisiydi. Kitabın girişinde şöyle yazmaktadır: "Benim tek amacım gençliği eğitmek ve Emirlere uymakla, herkesin takdir edeceği birçok avantaj sağlanacağına dair onları ikna etmektir. Bunu gençliklerinde kolayca anlayabilirler; bu yüzden esere "Eğitim" adını verdim. Ve eğer hak ederlerse, yaşları ilerledikçe Emirlerdeki bilgeliği daha derinden algılayacaklardır."

Kitabının girişinde, yazar, mitsvaları günümüzde uygulanabilen, sadece geçmişte Bet-Amikdaş'ın var olduğu veya Yahudilerin çoğunluğunun Erets-Yisrael'de yaşadığı dönemlerde uygulanabilen mitsvalar ve sadece bazı özel koşullarda uygulanabilen mitsvalar olarak kategorize etmiştir. Daha sonra herkes tarafından, her yerde, her zaman ve her koşulda uygulaması gerektiği Emirlerden söz de söz eder. Bunlar, insanların 1) Aşem'e inanmaları 2) Başka hiçbir ilaha inanmamaları 3) Aşem'in ‘Bir'liği konusunda ısrar etmeleri 4) Aşem'i sevmeleri 5) Aşem'den çekinmeleri 6) Fantezilerin ve gözlerin neden olduğu arzuların ardından yoldan sapmamalarıdır. Bu son mitsva kişinin manevi kökenine inmektedir ve Şelah Leha peraşasının sonunda okuduğumuz, Şema'nın son paragrafında yer almaktadır.

DÜŞÜNCELER

["Straight Talk" / Rabi Shaul Rosenblatt - www.aish.com]

Diyet

 

Seneler önce küçük bir çocukken köpeğimiz Krişna'nın Pedigree köpek mamasını midesine nasıl indirdiğini seyrettiğimi hatırlarım. Onun o kadar heyecanlı olması beni etkilerdi. Sanki mamasını ağzına değdirmeden konserve kutusundan doğrudan midesine indirirdi.

Genç bir oğlan olarak, bundan tek bir sonuç çıkarılabilirdi. Mama var olan en lezzetli yiyecekti. Tabi ki, onu tatmalıydım. Ve tattım. Hayatımdaki en iğrenç yiyecek değildi - sanırım Kaşerut kurallarına riayet etmeye başladığım günlerden önce yediğim ahtapot ondan daha kötüydü. Ama daha sonra istifra ettim ve bu pek hoş bir deneyim değildi.

Bu haftaki peraşada "gözlerimizin peşinden arayışta bulunmamamız" emredilmiştir. "Gözler görür ve kalp arzu eder", der Hahamlarımız. Bütün bunların arasında eksik olan nedir? Tabii ki, akıl. Gözlerimizin bir şeyi görmesi, kalbimizin onu arzu etmesi ve düşünmeden karar vermemiz o kadar kolaydır ki...

Benim gözlerim Pedigree'yi gördü. Aklıma danışmayı unuttum. Aklım bana köpeğimizin arka bahçede fare yemeyi sevdiğini ve tat alma organımızın farklı bir şekilde programlandığını hatırlatabilirdi. Ama hayır, gözlerim gördü, yüreğim arzu etti ve sonra tek bildiğim şey akşam yemeği olarak at eti yediğimdi.

Bu abartılı bir örnektir. Ama hayatımız bu tür şeylerle doludur. Gözler kek görür. Kalp onu arzu eder. Bedenin diyette olduğunu unutarak, yiyecek ağza girer, çünkü hiçbir şekilde akla danışılmamıştır. Gözler satın alınacak yeni bir şey görür. Kalp onu arzu eder. Bankada para olmadığı gerçeğini inkâr ederek, kredi kartı dışarı çıkar. Gözler güzel bir kadın görür. Kalp onu arzu eder. Sorumluluk, evlilik ve daha birçok şeyin bir anda unutulması tehlikesi baş gösterebilir. Akıl?

Tora bize gözlerimizi izlemememizi söyler. Onun yerine aklınıza uyun. Gözleriniz sizi ani memnuniyete götürebilir. Ama ani memnuniyet ebedi bir acı anlamına gelebilir. Sizi neyin mutlu edeceği konusunda en büyük yargıç aklınızdır.

YAHUDİ EVİNİN TEMELLERİ

[Dini Uygulama Rehberi - Rabi Nisim Behar]

Avdala Kuralları

1.             Şabat girişinde Kiduş söylemek nasıl mitsva ise, Şabat'tan ayrılırken de bir bardak şarapla Avdala söylemek de aynı şekilde mitsvadır.

2.             Avdala yapana kadar yemek veya içmek yasaktır. Fakat unutkanlıkla yemek yiyen bir kişi sonra Avdala söyleyebilir.

3.             Şabat çıkışında Avdala söylemeyi unutan bir kişi Pazar günü Avdala söyleyebilir. Fakat o zaman sadece Bore Peri Agefen ve Amavdil berahalarını söyler.

4.             Eğer Avdala için şarap yoksa, bira, rakı, likör gibi içkilerle Avdala yapılabilir. Fakat su ile Avdala yapılmaz.

5.             Avdala'dan önce hiçbir iş yapılmaz. [Şabat bittikten sonra] Avdala'dan önce ışık yakmak zorunda olan kadınlar, bunu yapmadan önce şu ufak duayı söylerler: Baruh Amavdil Ben Kodeş Lehol, Ben Or Lehoşeh, Ben Yisrael Laamim, Ben Yom Aşevii Leşeşet Yeme Amaase. Baruh Amavdil Ben Kodeş Lehol. Bu ufak duayı sinagogda Avdala için mumu yakan Şamaş da yapmalıdır.

6.             Avdala'da dört beraha söylemek gerekir: Şarap için (Bore Peri Agefen), güzel kokular için (Bore Mine Besamim), mum için (Bore Meore Aeş) ve Avdala için (Amavdil Ben Kodeş Lehol).

5 CEVAP

1.      Moşe Rabenu, Oşea Bin Nun'un ismine bir "Yod" harfi eklemiştir. Böylece onun ismi Yeoşua bin Nun haline gelmiştir (Midraş'a göre, bu harf, ilk ismi Saray olan Sara'nın isminden çıkan Yod harfidir).

2.      Tanrı casusların günahına kısasa kısa karşılık vermiştir. Buna göre keşif gezisi kaç gün sürecekse ceza da o kadar yıl sürecektir. Tanrı sonuçta günah işleneceğini bildiği için kısayı da kırk güne sınırlamıştır. Böylece ceza da kırk yıla sınırlı olacaktır.

3.      9 Av. Yani Tişa Beav.

4.      Tanrı'nın emri ve desteği olmadan, Erets-Yisrael'e doğru ilerlemeye çalıştılar, ama başaramadılar.

5.      Tsitsit sözcüğünün Gematriya değeri 600'dür. Tsitsit 8 iplikten oluşur ve 5 düğüm atılır. Toplam sayı 613'tür ve bu, 613 mitsvaya denk gelir.

 

Haftanın Sözü

["Shabbat Shalom Weekly" - Rabi Kalman Packouz]

Doğru cevabı almak için doğru soruyu sorun.

 

Haftanın Peraşası'nı, t  e  b  e  r  r  u  d  a     b  u  l  u  n  a  r  a  k, ölmüşlerinin ruhuna veya hasta bir yakınının şifasına ithaf etmek isteyenlerin,

 ilgililer (050 - 38 41 30) ile temasa geçmeleri rica olunur.

Peraşa kağıtları Tora ile ilgili yazılar içerdiğinden çöpe atılmamalıdır.

Lütfen Geniza'ya getiriniz.