Yazdır

Bu Hafta İçin Saatler

13 HEŞVAN

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5784

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

17:15

18:31

-----

Yeruşalayim

16:04

17:25

Tel Aviv

17:34

18:32

28 EKİM

Tel Aviv

16:28

17:26

İstanbul

17:53

18:31

2023

İstanbul

17:43

18:22

İzmir

17:56

18:45

İzmir

17:48

18:37

LEH LEHA-  לך לך

Aftara:Lama Tomar

 

 3 KASIM 2023 CUMA ‘15 KASIM SİNAGOG SALDIRILARINI ANMA GÜNÜ’

 

 

Peraşa Özeti
[www.chabad.org]
(Bereşit 12:1-17:27)

Noah'tan sonra on nesil daha geçmiştir. İnsanoğlu bir kez daha manevi düşüş içindedir. Yaratılış'ın 20. nesli olarak Avram doğar. Dünyayı gözlemleyerek, Avram Tanrı'nın Varlığı'na dair kaçınılmaz gerçeğe ulaşır ve sonunda Tanrı'nın kendisi ile iletişim kurmasına hak kazanır.
Tanrı Avram'a ülkesini, akrabalarını ve babasının ailesini terk ederek, kendisine göstereceği bilinmeyen bir ülkeye gitmesini söyler ve orada büyük bir millet haline geleceğini vaad eder. Avram söyleneni yapar, yanına eşi Saray'ı, yeğeni Lot'u, hizmetkarlarını ve Tanrı'ya yaklaştırmış olduğu diğer insanları alarak yola koyulur. Kenaan topraklarına geldikleri zaman, Tanrı Avram'a görünür ve buranın, Avraam'ın çocuklarına vereceği ülke olduğunu bildirir. 

Kenaan 'da kıtlık başlar ve Avram yiyecek sağlamak için Mısır'a göç etmek zorunda kalır. Avram Kenaan Bölgesine, Mısırlılar'ın kendisine verdiği büyük bir zenginlikle döner. Çobanları arasında çıkan "iyi otlak" kavgası sonucunda Avraam, yeğeni Lot ile yollarını ayırmaya karar verir. Lot, Yarden ovasındaki zengin, ancak sınır derecesinde yozlaşmış Sedom kentinde yaşamayı tercih eder.

Bölge krallıkları arasında patlak veren savaşta Sedom yenilgiye uğrar; Lot esir düşer. Avram, adamlarını toparlar ve kendisinden sayıca çok fazla olan karşı gücü yenilgiye uğratarak Lot'u kurtarır. Sedom kralının ganimetten pay teklifini ise reddeder.

Kehanetsel bir anlaşma ile Tanrı Avram'a, çocuklarının yabancı topraklarda 400 yıl boyunca sığıntı olacaklarını, ancak bunun sonunda, ebedi mirasları Kenaan'a, büyük bir zenginlikle döneceklerini bildirir.

Kısır olan Saray, Mısır'lı hizmetkarı Agar'ı, aileye bir çocuk kazandıracağı ümidiyle Avram'a ikinci eş olarak verir. Agar, hamile kalır ve Yişmael'i doğurur.

Tanrı Avram'a sünnet olmasını ve Kendisi ile yapmış olduğu antlaşmanın simgesi olarak tüm nesillerinin de sekiz günlükken sünnet (Berit-Mila) olmalarını emreder. Tanrı Avram'ın ismini Avraam, Saray'ınkini de Sara olarak değiştirir. Kendisinin 99, Sara'nın ise 89 yaşında olduğu bir zamanda, Tanrı'dan, Yitshak'ın doğacağına dair söz alan Avraam, daha önce hem kendisi sünnet olur, hem de Yişmael ve kendisine bağlı diğer tüm erkekleri sünnet eder.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf

PUSULA VE ÖZVERİ

Testler: Kendimizi eylemlerimizi tanımlama şeklimiz, verdiğimiz her kararı etkiler.   Hepimiz harika şeyler yapma yeteneğine sahip olabiliriz, ancak kendimizi ak tanımlayana kadar güzel şeyler yapmak adına nedense harekete geçmeyiz. Yani öncelikle potansiyelimizi öne çıkarmamız gerekir.

Avraam’ın yaşamının en belirgin özelliğini araştıracak olursak karşımıza “nisayon – tecrübe” ifadesi çıkar. Bu sözcük aynı zamanda “sınav” veya “test” olarak da tanımlanabilir. Aslında geçirdiğimiz her test ve sınav tecrübemize katkıda bulunur. Tabi ki doğal olarak “test” kavramının ne olduğunu sorgulamak gerekir. Tanrı elbette o kişinin bağlılığının derecesini bilir. Bir öğretmen çocukların bilgi seviyesini ölçmek için sınavlara ihtiyaç duyar. Ancak her şeyi bilen Tanrı neden bu sınavları uygular? 

Aslında RaMBaN bu sınavların Tanrı için değil kişi için gerekli olduğunu öğretir.  Her insanın içinde bir potansiyel vardır. Çoğu zaman bu potansiyel kişi test edilene kadar fark edilmez.   Testler, uygulanmaması durumunda farkında olmayacağımız ancak sahip olduğumuz potansiyel zenginliği tanımamızı sağlar.   Kişi bir kez test edilip zorluğun üstesinden geldiğinde kendini farklı görür.   Kendi kimliği değişir.  Kendini yeniden tanımlar.  İşte bu bir tecrübe ve sınavların kendisine kazandırdığı güçtür.

Pusulayı bulmak: Avraam’ın Tora’ya göre geçtiği ilk sınavın özel önemine yakından bakmaya çalışalım: Tanrı Avraam’ın ülkesinden, doğduğu yerden ve babasının evinden çıkarak Tanrı tarafından gösterilecek ancak şu an için belirsiz gibi görünen bir yere gitmesini emreder. Günümüzde birçok genç belli bir yaşa geldiğinde evinden, yurdundan hatta baba evinden uzaklaşır. Ancak bu onlar için önemli bir sınav değildir. Tanrı’nın burada Avraam’dan asıl isteği “kimliğini” değiştirmesidir. Tanrı Avraam’ın büyük potansiyelini bildiğinden her şeyi geride bırakarak bu potansiyele yakışan bir yaşama doğru ilerlemesini ister. Olması gereken kişi olabilmesi için kendisini farklı bir şekilde tanımlaması ve büyük bir toplumun ilk atası olarak rolüne hazırlanmasını ister.

Ancak bazı ayrılıklar insan için olumsuz değişimleri de beraberinde getirir. Peraşamızdaki olaylardan biri ile bunun ne anlama geldiğini görmeye çalışalım.

Avraam’ın çobanları ile Lot’un çobanları arasında başlayan kavga sonunda bu iki kişiliğin yollarını ayırmalarıyla sonlanır. Avraam çözümün bu olacağının farkındadır ve Lot’a tarafını seçmesi gerektiğini söyler. Sağ yönü seçtiğinde o sola, sol yönü seçmesi durumunda da sağa gidecektir. Lot bu ayrılığı kabul eder ve yozlaşmış bir şehir olan Sedom’a gider. Bu sadece coğrafi bir ayrılık değildir. Lot Avraam’dan kendisini ayırarak aslında kimliğini değiştirmeye çalışır. Sedom şehrine uyum sağlamak için bilinçli ama yanlış bir karar verir. Lot bu hareketle Avraam ve ekolünün değer ve inançlarını yitirir. Lot’un Sedom şehrine gelen meleklere olan olumlu davranışı sadece Avraam zamanında gördüğü ve edindiği alışkanlıkların bir yansımasıdır.

Öz kimlik kavramı anne baba olarak hayatımızda kritik öneme sahiptir.   Çocuklarımızın kendilerini doğru bir şekilde tanımlamalarını sağlamak için elimizden geleni yapmalıyız. Tora ve mitsvalara olan bağlılık küçük yaşlardan itibaren edinilmeye başlar. Ne yazık ki eğitim sistemi, modernleşme ve çevrenin etkileriyle manevi zenginlik içeren bu yol sıklıkla terk edilmekte ve kimlik olumlu olmayan bir şekilde değişmektedir. Kaşer yeme alışkanlığı olan bir gencin artık bu alışkanlığı bırakması nedeniyle yakın arkadaşlarının onu bir kutlama yemeğine çıkarmaları oldukça rastlanır bir olay haline gelmiştir.    Bu çocuklara olan şey, farklı bir okula, çevreye veya değer yargılarına geçişin kendi kimliklerini değiştirmesi ve bu değişikliğin neredeyse yaptıkları her şeyi etkilemesidir.

Gençliğimizi ve yaşamlarını zorlaştıran da budur.   Gençler kimliklerini bulmak, kim olduklarını bulmak için büyük bir mücadele verirler.  Gençler kendilerine birçok soru sorarlar. Genç yaşlar bir kişinin kim olduğunu ve daha da önemlisi kim olmak istediğini anlaması gereken yaştır.  Bu yaşlar çok kafa karıştırıcı ve duygu dolu fırtınalarla dolu olabilir.    Bu baskılar nedeniyle sık ​​sık bitkin, stresli, huysuz ve aşırı duyarlı görünürler. Yetişkin olarak onları ne kadar iyi anlayabilirsek, o kadar sabırlı ve destekleyici oluruz.    Kimliğimiz pusulamızdır. Kimlik bize nasıl konuşacağımızı, nasıl davranacağımızı, giyineceğimizi ve hatta nasıl düşüneceğimizi söyler.   Bir kimlik oluşturmak hepimizin sahip olduğu kritik bir ihtiyaçtır ve bu doğal olarak gençlerin aklını meşgul eder.

Özveri: Evliliklerde tartışmalar da bunların nedenleri de çoktur ama temel neden, iki kişinin tam olarak aynı kimliğe sahip olmamasıdır. İki insan ne kadar benzer olursa olsun, kimlikleri tamamen örtüşmeyecektir.   Her zaman farklı kimliklere sahip iki farklı insan olarak kalacaklardır. Çünkü herhangi iki kişinin aynı kimliği paylaşması imkansızdır. Krallar döneminden Şemuel kitabından bir örnek vermeye çalışalım.

Kral David Golyat’ı yendikten sonra zamanın kralı Şaul’un söz verdiği gibi kızı Mihal ile evlenir. Kral David Yeruşalayim’i fethettikten sonra Aron Aberit’i Yeruşalayim’e getirir. Bu büyük olay karşısında sevincini saklamayan David Aron’un önünde şarkı söyler ve dans eder. Karısı Mihal bu davranışı onaylamaz hatta bundan utanç duyar. Eşinin azarlamalarını işitmek zorunda kalan David bu davranışı Tanrı’nın onuru için gerçekleştirdiğini anlatmaya çalışır. Malbim adlı açıklayıcıya göre Mihal krallığın onurunun her şeyin üzerinde tutulması gerekir. Babası Şaul’un evinde bunu görmüş ve böyle yetişmiştir. David’e göre ise Tanrı’nın onuru her şeyden önce gelmektedir.  

Birçok evlilik sırasında olan budur. Kimlik çatışması. Büyük kırgınlıklar ve sertleşmelerin nedeni buradan kaynaklanır.  Eşler kimliklerinin tehdit altında olduğunu hissettiklerinde içgüdüsel olarak onu savunmak için acele ederler.   Dediğimiz gibi kimlik pusula gibidir ve hayattaki her şeye rehberlik ederler. Bu yüzden onu ne pahasına olursa olsun korumaları gerekir.  

Avraam kıtlık nedeniyle Mısır’a gitmek zorunda kalınca eşinden “kardeşi” gibi davranmasını ister. Karısı olarak göründüğünde Mısırlılar için Avraam’ı ortadan kaldırmak ve Sara’ya sahip olmak işten bile değildir. Ancak kardeş oldukları söylendiğinde Sara sayesinde Avraam taltif edilecek ve hediyelere kavuşacaktır. Bu gerçekleşir. Sara firavunun sarayına alınır ve Avraam hediyelere boğulur.

Başka biri olsa bunu kabul etmek zor değildir ama Avraam’ın ilgilendiğinin “hediye” olduğunu varsaymak bile anlamsızdır. Pasuk güzel bir şekilde okununca amacın yaşamak olduğu anlaşılır. “Lemaan yitav li baavureh vehayeta nafşi biglaleh – senin sayende bana iyilik edecekler ve senden dolayı canım yaşayacak.” Yani bu sıkıntıyı atlattıklarında her ikisi de yaşamaya devam edebileceklerdir. Bu deneyim onları birbirlerine daha çok yaklaştıracaktır. Burada yer alan “baavureh” ve “biglaleh” sözcükleri aslında evlilikteki çatışmaların çaresini izah etmektedir. Özverili olmayı bilmek.

Eşimizin onuru: Gemara Masehet Bava Metsia’da şunu öğretir: “İnsan, eşinin onuru konusunda her zaman dikkat etmelidir, çünkü bereket, insanın evinde ancak eşi sayesinde bulunur.” Peraşamız bu öğretiye paralel bir pasuk getirir: UlAvram etiv baavura – onun sayesinde Avram’a iyilik ettiler.” Nasıl ki Sara kocası için özverili davrandıysa, Avraam da onun onurunu korumak için çabaladıysa bereket Avraam ve Sara’nın evine karşılık özveri ile gelmiştir.

Kendi kimliğimiz, verdiğimiz her kararı yönlendirdiği için büyük bir güce sahiptir. Ancak aynı zamanda kendi kimliğimizi çevremizdeki insanlarla dengelemenin bir yolunu bulmamız da gerekir. İşin sırrı, özverili bağlılık ve duyarlılıkta bulunur. Kendimiz için iyi olanı isterken diğer insanların istek ve ihtiyaçlarının bizimkinden büyük ölçüde farklı olabileceğini kabul etmemiz de gerekir.   Bunu başarabildiğimizde, evlerimizi ve hayatımızı gerçek bir bereket ve nimetle doldurabileceğiz.

DİVRE TORA
Rav Selim Eskenazi

Milletimizin Kalbi Avraam Avinu

Selihot günlerinde, Yom Kipur'da ve Oşana Raba'da haykırdığımız "Anenu Elo(k)e Avraam Anenu, Bize Cevap Ver Avraam'ın Tanrısı Bize Cevap Ver" sözleri, Günde üç kere Amida Duasının hemen başındaki ilk berahada söylediğimiz, "Baruh Ata Ad. Elo(k)enu vElo(k)e Avotenu, Elo(k)e Avraam, Elo(k)e Yitshak veElo(k)e Yaakov... Beraha'nın Kaynağı Sen Ad. Tanrımız ve Atalarımızın Tanrısı, Avraam'ın Tanrısı, Yitshak'ın Tanrısı ve Yaakov'un Tanrısı...
Baruh Ata Ad. Magen Avraam, Beraha'nın Kaynağı Sen Ad. Avraam'ın Kalkanı" sözleri, Atalarımızın, milletimizin temeli olduğunun ve Avraam'ın milletimizin kalbi olduğunun bir göstergesidir. Tabi ki Yitshak Avinu ve Yaakov Avinu da milletimizin temelini oluşturan üç ayaktan ikisidir, fakat Avraam Avinu aynı zamanda onların da temelini oluşturmaktadır. 

Pasukta şöyle demektedir:

"Seni büyük bir millet Yapacağım, seni Bereketlendireceğim ve senin ismini büyüteceğim ve Beraha olacaksın" 
Raşi, pasuğun Talmud'daki (Pesahim 117b) açıklamasını getirmektedir: Olabilirdi ki Beraha tüm Ataların İsimlerinde mühürlensin, ama pasukta diyor ki: "Beraha olacaksın", Avraam, beraha senin isminde mühürleniyor: Baruh Ata Ad. Magen Avraam, Beraha'nın Kaynağı Sen Ad. Avraam'ın Kalkanı,

Her ne kadar Yitshak ve Yaakov'un isimleri de berahanın başında zikredilse bile, beraha, Avraam'ın ismiyle mühürleniyor. 

Avraam Avinu, bir ucundan öbür ucuna tüm dünyayı kaplamaktadır ve pasukta Avraam için söylenen büyüklük de budur. Avraam Avinu'nun dünya üzerinde bulunmadığı hiçbir nokta yoktur. 

"Olam Hesed Yibane", Dünya iyilikle inşa edilecektir. Dünyanın temeli hesed'dir.
Hesed LeAvraam, Avraam'ın İyilikseverliği uFahad Yitshak, Yitshak'ın Korkusu Emet leYaakov, Yaakov'un Gerçekliği Avraam'ın Hesed'inin içinde bulunmaktadır.

Kişi, Amida Duasındaki tüm berahalarda (19 beraha) titizlikle konsantre olmalıdır. "Avot Berahası" dışındaki tüm berahalarda kişide oluşan konsantrasyon eksikliği, kişinin o berahaları tekrar etmesini gerektirmez.  Fakat Avot Berahasında konsantre olmayan kişi, tekrar geri dönüp konsantre bir şekilde o berahayı tekrar etmelidir. (Alahik detaylara girmeden, günümüzdeki pratik uygulamada "Avot Berahası" da konsatrasyon eksikliği durumunda tekrarlanmaz. Ayrıca kişinin söylediği sözlerin konsantrasyonu kaçmış olsa bile, Tanrı'nın Önünde durduğu kavanası vazgeçilmezdir) Bir başka deyişle, söylediğimiz diğer tüm berahalar, Avraam'ın ve (Yitshak'ın ve Yaakov'un) berahasının kapsamı içindedir. 

Talmud (Ketubot 111b) şöyle der:
Pasukta diyor ki "uldovka bo", "ve O'na yapışmak" İnsanoğlu, Şehina'ya yapışabilir mi? Talmud, kişinin Talmid Haham'lara yapacağı bir takım şeyler sayesinde, sanki Şehina'ya yapışmış gibi olacağını söyler.

Şehina'ya yapışmak için Kutsal Atalarımıza yapışmak gerekir.  Atalarımızın karakter özeliklerine yapışmak gerekir. 

Talmud (Berahot 6b) şöyle der: Kim ki kendisine sabit bir dua etme yeri belirlerse, Avraam'ın Tanrısı, onun yardımına gelir, öldüğü zaman arkasından derler ki: Ne alçakgönüllü, ne Hasid bir insandı, Avraam Avinu'nun öğrencilerindendi.

Kendisine sabit bir dua yeri belirleyen kişi, dua konusunda ne kadar ciddi olduğunu göstermektedir. Tefila'nın Segulası, sabit yer belirlemektir. Tefilaya bağlı olan kişi Avraam Avinu'ya bağlıdır. Nasıl ki bir yaprak, tüm yaşam ihtiyacını, ağacın gövdesinden alıyorsa, kendisine duada sabit bir yer belirleyen kişi de ruhaniyetini, milletimizin kalbi olan Avraam Avinu'dan almaktadır.

GÜNLÜK YAŞAMDAN
(Kaynak: Rabilerin öğretilerinden)
Rav İzak Peres

İkinci evliliğini yapan bir kadın vefatı durumunda kimin yanına defnedilmelidir?

Hatam Sofer defin işleminin ikinci eşinin yanına yapılmasını söyler. Zira ilk eşi ile bir alakası kalmamıştır. Bunun aksini savunan bilgeler olsa da geleneğimiz Hatam Sofer’in görüşüne yakındır. 

72’ DEN SEÇMELER
(Rav Palaçi’nin 72 kitabı olduğu kabul edilir.)
Rav İsak Alaluf

Bu haftaki öğretimiz Rav Hayim Palaçi’nin “Darhe Hayim” kitabından geliyor.

Pirke Avot’ya yer alan Moşe’nin Tora’yı Sinay dağında aldığı cümlesi Rabi’nin öğretisine göre bu Mişna’nın ana temasının “tevazu” olduğunu ortaya koyar. Mişle 29/23’de yer alan “uşfal ruah yitmoh kavod – alçakgönüllü ruh onurunu destekleyecektir” cümlesi Midraş Raba’ya göre Moşe Rabenu’yu anlatır. Bir başka görüşe göre bu cümle Sinay dağına, bir başka görüşe göre de bu cümle Yeoşua’ya atıfta bulunur. Rabi bu üç ifadenin aynı şeyi yansıttığını öğretir. Mişle’de yer alan cümledeki “onur” ifadesi Tora anlamına gelir. Çünkü kişi onurunu ancak Tora öğrenimi ile kazanır. Gemara Masehet Taanit 7/A’ya göre Yeşayau’da bulunan “bütün susayanlar suya gidiniz” ifadesinde su Tora ile özdeşleştirilir. Su aşağılara doğru akar. Bu da tevazua delalettir. Buradan hareketle Tora öğrenmek için de tevazu sahibi olmak elzemdir. Rabi Avot de Ribi Natan’dan da örnek vererek tevazu ile Tora öğrenenlerin Tanrı tarafından yükseltileceklerini paylaşır.

HAFTANIN SÖZÜ

"Kötülüğün yeşermesi için, iyi insanların hiçbir şey yapmaması yeterlidir." (Simon Wiesenthal)