Bu Hafta İçin Saatler

23KİSLEV

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5782

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

16:00

17:15

-----

Yeruşalayim

16:03

17:18

Tel Aviv

16:16

17:16

27 KASIM

Tel Aviv

16:18

17:19

İstanbul

17:21

18:02

2021

İstanbul

17:22

18:03

İzmir

17:24

18:20

İzmir

17:32

18:22

VAYEŞEV-וישב


29 KASIM – 6 ARALIK 2021 HANUKA

Peraşa Özeti
[www.chabad.org]
(Bereşit 37:1-40:23)


Yaakov Kenaan'a yerleşir. En sevdiği oğlu Yosef, kardeşleri hakkında sürekli olarak eleştirel raporlar getirmektedir. Yaakov'un Yosef'e çok renkli yün şeritlerden bir gömlek yapmasının ardından, Yosef kardeşlerine görmüş olduğu bazı rüyaları anlatır ve onların kendisine duyduğu kıskançlığı arttırır. Rüyalarının ilkinde kardeşlerin bağladığı buğday demetleri, Yosef'in demetine doğru eğilmekte; ikincisinde ise güneş, ay ve onbir tane yıldız Yosef'e eğilmektedirler. Bu rüyaların verdiği açık mesaj, Yosef'in aile üzerinde hakimiyet kuracağı şeklindedir. Kardeşler Yosef'i gıyabında yargılarlar ve ölüm cezasına çarptırırlar. Yosef babasının emri üzerine kardeşlerine bakmak için Şehem'e geldiği zaman fırsat ellerine geçer, ancak araya giren Reuven'in tavsiyesi üzerine, onu öldürmek yerine bir kuyuya atarlar. Reuven'in amacı daha sonra gelip kardeşini kurtarmaktır. Bu arada Yeuda, Yosef'i kuyudan çıkararak uzaktan gelen bir Yişmaeli kervanına satmayı teklif eder. Teklif kabul edilir ve Yosef satılır. Olay sırasında orada olmayan Reuven kuyuyu boş bulunca yastan elbisesini yırtar. Kardeşler Yosef'in gömleğini, kestikleri bir keçinin kanına buladıktan sonra Yaakov'a gösterirler; Yaakov oğlunun vahşi bir hayvana yem olduğu sonucuna varır. Yaakov'un teselli bulması imkansızdır. Bu arada Mısır'a indirilen Yosef, Paro'nun Şef Kasabı Potifar'a satılır. 

Yeuda'nın oğlu Er, eşi Tamar'ın hamile kalmasını engellemesi sebebiyle erken yaşta ölür. Yeuda'nın ikinci oğlu Onan, arkada oğul bırakmayan kardeşinin yerine Tamar'la evlenir. Fakat aynı günahı işleyince o da ölür. Yeuda'nın karısı öldüğü zaman, Tamar bu aileden bir çocuk sahibi olabilmenin tek yolu olarak Yeuda'ya yönelir. Bu birliktelikten, ileride David'in ve daha ileride Maşiah'ın geleceği Perets ile ikizi Zerah doğar.

Diğer yandan, Yosef, Mısırlı efendisinin evinde önemli bir pozisyona yükselir. Yakışıklılığı, ev sahibesinin istenmeyen tekliflerine neden olur. Reddedilmeyi hazmedemeyen ev sahibesi Yosef'i, kendisini baştan çıkarmaya çalışmakla itham eder ve hapsettirir.

Yosef hapisteyken, Paro'nun orada bulunan içki sorumlusunun gördüğü bir rüyayı doğru yorumlar ve bu kişi serbest kalır. Paro'nun Unlu Mamuller sorumlusunun rüyası ise pek hayra alamet değildir; adam asılır. İçki sorumlusu, Yosef'e vermiş olduğu söze karşın, özgürlüğüne kavuştuktan sonra onu hatırlamaz. Bu Yosef için hapiste fazladan iki yıl anlamına gelmektedir.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf

DEMİRCİNİN ÖRSÜ

Huzuru aramak: Peraşamız “vayeşev Yaakov beerets megure aviv, beerets Kenaan – Yaakov babasının yaşadığı topraklarda, Kenaan topraklarında oturdu” cümlesi ile başlar. Bir önceki peraşamızın sonunda Esav’ın soyu sayıldığı için bilgeler Yaakov’un Esav soyunun kalabalığından çekinmesine rağmen Yaakov evinin ateş, Yosef evinin ise kıvılcım iken Esav evinin sadece pamuk yığını olduğundan söz ederler. Ovadya peygamberin satırlarından alınan bu açıklama ne kadar kalabalık olurlarsa olsunlar Yaakov evinin eninde sonunda Esav ile baş edeceği anlatılmaya çalışılır. Rabiler bu ilk pasukta hem “babasının yaşadığı topraklar” hem de Kenaan toprakları” ifadesinin birlikte kullanımına anlam vermekte zorlanırlar. Yitshak hep Kenaan topraklarında yaşamıştır bu ifadeye ne gerek vardır ifadesi Rabilerin öğretilerinde kendisine yer bulur.

Yaakov sıkıntı içinde geçen yaşamının yirmi iki senesinden sonra babasının yanında huzuru bulacağına inanmıştır. Midraş kaynaklı bir öğreti Yaakov’un huzur içinde yaşamaya çalıştığını ancak Yosef’in veya çocuklarının verdikleri sıkıntılar nedeniyle bu huzuru bulamadığını bildirir. Aslında Yaakov’un bu isteğinde aşırı veya beklenmedik bir şey yoktur. Huzur istemek en doğal hakkı gibi görünür ancak gerek kardeşler arasındaki çekişme ve gerekse Yosef’in satılma olayı bu huzuru yakalamasına engel olur.

Bir hafta önceye dönecek olursak dört yüz kişilik bir kuvvetle Yaakov’un karşısına çıkmaya hazırlanan Esav’ın geldiğini duyunca Yaakov çok korkar, Tora da bu korkuya yer verir. Yaakov gerek fiziksel gerekse manevi gücü nedeniyle Esav’dan korkmamalıdır ancak kendisinde olmayan ve Esav tarafından yerine getirilen iki mitsvadan dolayı endişe etmektedir. Birincisi “Kibud av vaem” dediğimiz anne ve babanın onurlandırılmasıdır. Yaakov Haran’da bulunduğu süre boyunca Esav bu mitsvayı yerine getirmiştir. Esav’dan korkmaya neden olan ikinci mitsva ise “yişuv Erets Yisrael” dediğimiz Erets Yisrael’de yaşamaktır. Haran’da bulunan Yaakov’un aksine Esav bu mitsvayı da yerine getirmiştir. Bu iki mitsvanın erdeminin Esav’a yardım edeceğinden endişe eden Yaakov Esav ile karşılaşması öncesinde korku duyar. 

Ancak şimdi Yaakov Erets Yisrael’de babasının yanında yaşamaktadır. Artık bu iki mitsvayı da rahatça yerine getirebilecektir, getirmektedir de. Babasının yaşadığı yerde yaşayan Yaakov için kullanılan fazladan ifade aslında bu noktaya gönderme yapmaktadır.

Sürgünlere kısacık bir bakış: Yaakov’un huzurunu bozan Esav’dan korkması için artık bir nedeni kalmamıştır. Uzakta olduğunda gerçekleştiremediği iki mitsvanın da erdemine sahiptir artık huzur içinde yaşaması mümkün olabilir görünürken kardeşler arasındaki sorun ve sıkıntı hemen arkasından Yosef’in yirmi iki sene süren ayrılığı onun huzur içinde yaşamasına olanak tanımaz. Rabiler en büyük mitsvaların liyakatinin bile iç çekişmelerle boğuştuğumuzda bizi korumaya yetmeyeceğini öğretirler. Birbirimizle savaşırsak, mücadele edersek mitsvaların erdeminin bize sağlayacağı kalkandan mahrum kalırız.

Mihtav Me Eliyau eserinin yazarı olan Rabi Eliyau Dessler toplum olarak sıkıntı çektiğimiz dört sürgünün dört farklı günaha karşılık geldiğini yazar. Gemara’nın iyi bilinen öğretisinde olduğu gibi birinci Bet Amikdaş putperestlik, zina ve suçsuz kanı dökmek nedeniyle yıkılmıştır. Bu yüzden Tanrı bizleri Babil, Pers ve Helen sürgünleriyle cezalandırır. Rav Dessler bu üç toplumun bu üç günahtan birini bünyesinde barındırdığı için bu sürgünlerin gerçekleştiğini öğretir. Yahudiler günahlarını tamir etmek için bu krallıkların boyunduruğu altında uzun yıllar yaşadılar, mücadele ettiler ancak sonunda ikinci Bet Amikdaş’ı inşa etmeyi başardılar.

İkinci Bet Amikdaş dönemi mitsvaların, Gemilut Hasadim dediğimiz iyi davranışların dini hayatın zirve yaptığı bir dönemdir. Mitsva yapmakta sorun yoktur ancak çok önemli bir yanlış vardır. Günümüze kadar devam eden sebepsiz nefret yani Sinat Hinam nedeniyle ikinci Bet Amikdaş yıkılır, halk iki bin yıla yakın bir zamandır devam eden Edom sürgününde büyük sıkıntılar çeker. Yahudiler kendilerine karşı nefret ve küçüksemeyle karakterize edilen Esav’ın nesli Edom tarafından sürgün edilmiştir. Bu süre içinde Yahudilere karşı irrasyonel nefretten kaynaklanan birçok türde düşmanlığa göğüs gerçek zorunda bırakılan bizler bunu düzeltmek için de tek şartın birbirimizi sebepsiz sevmek olduğunu bir türlü anlayamadık. 

Demircinin örsü: Bir demircinin örsü ile bir kuyumcunun örsü kendi aralarında konuşmaktadır. Kuyumcunun örsü demirci tarafından dövülen örse demir çekiç üzerine çarptığında neden daha fazla ses çıkardığını sormaktadır. Neticede kuyumcunun örsü de dövülmektedir ama diğerinin örsü kadar yüksek bir ses çıkarmamaktadır. Demircinin örsü, "Ben demirden yapılmışım ve bu yüzden bana bir demir çekiç çarptığında, senden çok daha yüksek sesle haykırıyorum. Yani kardeşler birbirini incittiğinde çok daha acı veriyor" ifadesini kullanır.

Diğer halkların çekiçleri yani bize uygulanan sıkıntılar üzerimize geldiğinde elbette ıstıraba neden olmuştur. Ancak içimizden çekiçlerin verdiği ıstırabı hiçbir yabancı çekiç bize verememiştir.

Hepimiz ne mutlu bize ki mitsva yapıyoruz. Az veya çok, büyük veya küçük diye ayırmadan mitsvaları hayatımıza dahil ediyoruz. Bu bizlere erdem ve koruma kalkanı kazandırıyor. Bu kalkanın bizi savunamaması ancak sinat hinam durumunda mümkün olur ki ne yazık ki bu gün içinde bulunduğumuz durum budur. Unutmayalım ki sebepsiz nefreti yenmenin tek şartı sebepsiz sevgidir. Hanuka mumları da bir araya geldiklerinde bizlere bunu hatırlatırlar.



DİVRE TORA
Rav Selim Eskenazi

''Ubagefen şeloşa serigim vei heforahat alta nitsa, ivşilu aşkelotea anavim'' (Bereşit 40:10)

''Ve Asmanın üç filizi vardı ve tomurcuklandığı anda çiçekleri açtı ve salkımları olgunlaşarak üzüm verdi''

Besiata dişmaya şu şekilde açıklayacağım.

'Üzüm' dediği zaman Yisrael'dir çünkü Şemot Raba (44:1)'de Yisrael üzüm'e benzetilir.

1) Üzüm; zayıf ve yumuşak bir ağaçtır. 

2) Meyveleri çok iyidir, hem yenilebilir hem içilebilir.

Yisrael de böyledir, Her ne kadar yumuşak ve zayıf olsalar bile Tora ve mitsvalarda çok iyi meyveler verirler. 

Nasıl ki üzüm, başka ağaçlarla karıştırılamazsa, Yisrael de {Bamidbar 23:9'da yazdığı gibi "en am levadad yişkon" bu millet [Yisrael] tek başlarına barınacaklar,} başka milletlere karıştırılamaz. 

Yisrael'den bir kişinin, sitra ahra (tuma kuvvetleri) tarafından tamamıyla tame hale gelmesi mümkün değildir, elinde sonunda tuma o benlikten ayrılır, birkaç gilgul (dünyaya birkaç kez gelmek) sayesinde, tikun (tamirat) gerçekleşir, bu planları sadece Aşem Yitbarah yapabilir.

Burada 'şeloşa serigim' yani 3 filiz diyerek sadece Yisrael'de bulunan, üç ruh seviyesi, nefeş ruah neşama'dan bahsetmektedir. (Diğer milletlerde sadece Olam aAsiya'daki klipa'dan nefeş bulunur.)

Yisrael'in tikunu (tamiratı) 3 seviyededir. 

{Yukarıdaki pasuk şu şekilde açıklanır}

Önce 'i keforahat' , kalpte düşünerek yapılan teşuva,

Sonra 'alta nitsa' harekette yapılan teşuva ama bu korkudan teşuvadır. 

Ondan sonra da 'ivşilu aşkelotea anavim' sevgiden yapılan teşuvadır, bu sayede bile bile yapılan hatalar bile sevaba dönüşür. 

Burada 'bişul' (pişme, olgunlaşma) kelimesinin kullanılması, teşuvanın tsniyut (muhafazakâr) bir şekilde yapılmasına bir ipucudur.

Miha 6:8'de söylediği gibi 'Tanrın ile tsniyut bir şekilde hareket et', yani eğer tsniyut bir şekide teşuva yapılırsa, daha fazla başarılı olunur.

Bilindiği üzere tencerede pişen yemeğin üzeri kapatılırsa yemek daha iyi ve hızlı bir şekilde pişer. 

'Şeloşa serigim' yani 3 filiz, "mahşava dibur maase" yani "düşünce konuşma hareket" platformlarında yapılan teşuva'ya karşılıktır. Tora ve mitsvaların bu 3 platformda olması gerekir. Ve Yisrael bu 3 platformda çalışmaz ise, şalem (kusursuz) olamaz. 

Bu sebeple Tora; Or(Işık) ve Mitsva, Ner(Kandil) olarak adlandırılır. 

Çünkü kandilde bu 3 şey beraber bulunur. Kandilin kendisi, fitil ve yağ. Eğer bu 3'ünden biri olmazsa o zaman kandil işlevini göremez. 

Aynı şekilde ışıkta da yukarıda saydığımız 3 şeye karşılık, 3 platform bulunur. 

Bu sebeple Hanuka'da yapılan mucize Menora'nın ışığındaki ve kandilindeki 3 şeye karşılık gelir ki bu da kutsal ibadetin düşünce konuşma hareket platformlarında eksiksiz şekilde yapılmasından dolayı mucizeyi hak ettiklerini gösterir. 

Divre Tora, Ben İş Hay'dan alıntıdır

 

GÜNLÜK YAŞAMDAN
(Kaynak: www.hidabroot.org)
Rav İzak Peres

 Aile reisi evde değilse Kiduş’u kim söylemelidir?

Aile reisinin evde olmaması durumunda evin hanımı elbette Kiduş söyleyebilir. Evin en büyük erkeğinin Kiduş söylemesi şeklinde bir zorunluluk yoktur. Bar Mitsva çağına gelmemiş çocuklar mitsvadan sorumlu olmadıklarından çocuk Kiduş söylerken büyüklerden birinin onunla beraber mırıldanması gerekir.  

LEHU NERANENA L’AD..
Rav İsak Alaluf

HAG AMAKABİM

Hanuka bayramına yaklaştığımız bu günlerde sizlere İstanbul’da Hanuka bayramında okunan bir Maftirim parçasından söz etmek isteriz. “Hag Amakabim” adlı bu parçanın sözleri Türkiye Hahambaşı Rav Hayim Moşe Becerano’ya aittir. Bestesi de bilge Yeuda Ben Aroya tarafından yapılmıştır. Uşşak makamındaki bu eser “akrostij” tarzında yazılmıştır. Yukarıdan aşağıya okunduğunda “Hayim Becerano” ismine ulaşılır. Bu eser günümüzde de çok iyi bilinen bir parçadır ve Hanuka bayramındaki Şabat gününde icra edilir. 

MİTSVALARI TANIYALIM
Rav İsak Alaluf

Pesah’ın birinci günü iş yapmamak.

Tora’da “mikra kodeş” olarak verilen günlerde “iş” yani “melaha” yapma yasağı vardır. Bu günlerde istisna olan “ah aşer yeahel lehol nefeş” dediğimiz yemek yapabilme durumu vardır. Ancak bunun hazırlığı ve uygulanması başka gereklilikleri de zorunlu kılar. Sözgelimi Yom Tov dediğimiz bayram günlerinde ateş yakılabilir ancak bu ateşin yanan bir ateşten alınma zorunluluğu vardır. Bu nedenle Yom Tov öncesinde uzun süre yanabilen bir mum bulundurma geleneği vardır. Ateş yakılabilmesine rağmen o ateşi söndürmek yasaktır. Bunu da unutmamak gerekir. Yom Tov günlerinde iş yapma yasağının yanında bayramı onurlandırma mitsvası da yer alır. Bu da Tanrı’ya okunan Allel gibi teşekkür duaları ve özel Tefilalar ile yerine getirilir.

HAFTANIN SÖZÜ

Devarim kitabındaki uyarı ve azarlamaların Bilam tarafından ve Balak Peraşasındaki kutsamaların Moşe tarafından söylenmesi yerinde olurdu... Ama Tanrı dedi ki: Onları seven Moşe azarlasın, onlardan nefret eden Bilam ise onları kutsasın. (Midraş Yalkut Şimoni)