Bu Hafta İçin Saatler

9  TAMUZ

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5781

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

19:12

20:29

-----

Yeruşalayim

19:13

20:30

Tel Aviv

19:28

20:32

19 HAZİRAN

Tel Aviv

19:30

20:33

İstanbul

20:24

21:06

2021

İstanbul

20:25

21:07

İzmir

20:17

21:07

İzmir

20:18

21:08

HUKAT- חקת



Peraşa Özeti
[www.chabad.org]
(Bamidbar19:1-22:1)

Külleri, ölü bir bedenle temas sonucu Tame olan bir kişiyi arındırmak için kullanılan "Para Aduma - Kızıl İnek" ile ilgili kurallar Moşe Rabenu'ya öğretilir.

Çölde 40 yıl dolaştıktan sonra, Bene-Yisrael Tsin çölüne ulaşırlar. Moşe'nin ablası Miryam ölür ve onun onuruna çölde halkla birlikte her yere gelen mucizevi su kaynağı kuruyunca halk susuz kalır. Tanrı, Moşe'ye bir kayaya konuşmasını ve ona su vermesini emretmesini söyler. Fakat Moşe, isyan eden Bene-Yisrael'e kızar ve taşa konuşmak yerine asasıyla vurur. Su yine de fışkırır; ancak Tanrı, ona ne Aaron'un ne de kendisinin vaat edilmiş topraklara girmeyeceklerini bildirir.

Aaron, OrAar adlı yerde ölür ve yerine oğlu Elazar geçer. Halkın, "Tanrı'yı ve Moşe'yi eleştirdikleri" yeni bir hoşnutsuzluk dalgasından sonra, Bene-Yisrael'in kampı zehirli yılanların saldırısına uğrar; Tanrı, Moşe'ye, pirinçten yapılmış bir yılanı yüksek bir direk üzerine yerleştirmesini ve gökyüzüne doğru bakan herkesin iyileşeceğini söyler. Halk, çölde mucizevi bir şekilde su sağlayan kuyu onuruna bir şarkı söyler. Moşe, Bene-Yisrael'e kendi topraklarından geçme izni vermeyen Emori kralları Sihon ve Og ile yapılan savaşlarda orduya komuta eder ve bu kralların, Yarden (Ürdün) nehrinin doğusuna doğru uzanan topraklarını fetheder.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf

Ne yaptın Moşe? Hukat peraşası içinde son derece şaşkınlık verici öykülere rastlamak mümkündür. Bene Yisrael’in Miryam’ın vefatından sonra su konusunda sıkıntı çekmesi ve bu sıkıntının sonucunda meydana gelen olaylar ve bu olayların sonucu son derece ilginçtir. Meriva sularında Tanrı Moşe’ye bir kayaya konuşmasını ve sularını istemesini emreder. Nedense Moşe bu kayaya iki kez vurur. Bu vurma sonucunda inanılmaz bir su akımı olur ve birçok kişi hayatını kaybeder. Moşe burada yaptığı bu eylemin bedelini çok ağır öder. Moşe çölde ölür ve Erets Yisrael’e giremez. Moşe gibi bir peygamberin neden bu kadar ağır bir ceza ile karşı karşıya kaldığı ile ilgili son derece farklı açıklamaya ulaşmak mümkündür.

Rav Reuven Lev Tov bu peraşayı açıkladığı dersinde aslında Tanrı’nın istediğinin bir düzen olduğunun altını çizer. Moşe kayaya konuşacak, kaya belli bir şekilde su verecek herkes sıra ile Tanrı’ya şükrederek suyunu içecektir. Ancak Moşe’nin bu eylemi büyük bir karmaşaya sebep olur ve Tanrı’nın ismi cemaat önünde kutsanmamış hale gelir.

Bir başka görüş ise Moşe ve Aaron’un halkın isyanı sırasında takındıkları tavır ile ilgilidir. Normal şartlar altında Moşe ile konuşmaya toplum belli bir düzende gelmektedir. Susuzluk o kadar büyük boyutlardadır ki kendinden geçmiş bir güruh olarak Moşe’nin yanına gelen toplumu Moşe sakinleştirmektense Oel Moed’e kaçmayı daha uygun bulmuştur. Halkın başında bulunan lider toplumundan kaçmadan ona hizmet etmeye devam etmelidir. Tanrı burada artık Moşe’nin liderlik zamanının tamamlandığına ve Yeoşua’nın döneminin yaklaştığına kanaat getirir.

Bu açıklamalardan bir başkası Moşe Rabenu’nun Bene Yisrael’e karşı söylediği sert sözlerin doğru olmadığıdır. Moşe halka “dinleyin isyankârlar” şeklinde hitap eder. Bu aslında halkın hak etmediği bir hitap şeklidir. Her ne kadar Moşe ablasını kaybetmenin verdiği sıkıntıyı yaşasa da halkın lideri olarak daha farklı davranabilme seçeneğini kullanması gerekirdi. Tsadik bir insan olarak Moşe bu yanlışının farkına varır ve hemen teşuva yapar. Yaşayan en büyük tsadiklerden biri olan Moşe’nin bu davranışı olumludur. Bundan sonra ağzının yanlış bir söylemle kirlendiğini düşünen Moşe Tanrı’nın emrettiği gibi kayaya konuşacak durumda olmadığını hissetmiştir. Bu his onu başka bir enstrüman kullanarak topluma su konusunda ihtiyacını vermek konusunda eylem yapmaya itmiştir.

Teşuvanın gücü: Yukarıdaki açıklamamıza göre Moşe’nin yanlışı teşuva’nın gücüne inanmamasından kaynaklanır. Hepimizin inanması gereken şey yanlışımızdan vazgeçip pişman olduktan sonra onu bir daha yinelemememiz halinden Tanrı’nın bizim dönüşümüzü kabul edeceğidir. Yetser ara’nın elinde bulunan silahlardan en tehlikelisi işlediğimiz günahların çokluğuna ve büyüklüğüne bakarak Tanrı’nın bizim dönüşümüzü bu nedenle kabul etmeyeceğine olan inancımızdır. Aslında gerçeğin ötesinde hiçbir şey yoktur. Hiçbir ebeveyn çocukları kendilerine karşı yanlış yapsa da söyledikleri yoldan sapsa da on sevmeye her zaman devam eder. Eğer Tanrı’nın çocukları olduğumuza inancımız tamsa yanlıştan dönüp teşuva yaptığımızda O’nun bizleri kolları açık olarak karşılayacağı şüphesizdir. RaMBaM’ın öğretisine göre teşuva insanın durumunu değiştirme gücüne sahip bir olgudur. İnsan gerçek bir teşuva yaptığında Tanrı tarafından itilmiş olmaktan yeniden Tanrı’nın en sevdiği kulları arasına girebilir. Yetser ara yanlış davranmamız için bizi teşuva arayışımızın ve çabamızın boşuna olduğuna inandırır. Böylelikle Tanrı ile aramızdaki mesafe gitgide daha çok açılır. Aslında yapmamız gereken teşuva gücüne ve Tanrı’nın bizi sonsuz bir merhamet dolu sevgi ile sevdiğine inanmak ve bu yolda üzerimize düşeni yapmaktan kaçınmamaktır.

Biraz ağır gibi gelen ceza: Tanrı’nın Moşe ve Aaron’a verdiği ceza çok ağır gibi görünse de herkes kendi durumuna göre ödül ve cezalarla karşı karşıyadır. Moşe Rabenu gibi meleklerin daha üst seviyesine çıkmış, her zaman halkını savunmuş bir lider hangi durum altında olursa olsun Tanrı’ya olan inancını ve güvenini kaybetmemelidir. Tanrı bu durumu onlara “yaan lo eemantem bi – bana inanmadığınız için” şeklinde bildirir. Kısacık bir an teşuva’nın gücüne, yapabileceklerine olan güvensizlik halkta teşuva’nın işe yaramayacağı konusunda büyük dalgalanmalara neden olabilecek güçtedir. İşte bu tehlikeli duruma sebebiyet verdiğinden dolayı Moşe ve Aaron bu şekilde cezalandırılırlar.

Kısacık bir an bile: Çoğu zaman sırtımızdaki yük, geçmişten gelen sorunlar ilerlememizi ve doğru yolda yükselmemizi engeller. Meriva sularında meydana gelen bu olay teşuva dediğimiz dönüşün her zaman çok önemli bir seçenek olduğunu ve bu yolda ilerlememiz gerektiğini öğretir. Yanlışlarımızdan dolayı Tanrı’nın teşuva’mızı bir an bile kabul etmeyeceğini düşünürsek yetser ara için bulunmaz bir hediyeyi hazırlamış oluruz. Bizler teşuva konusunda asla ümitsizliğe düşmememiz gerektiğini bu olay ile daha rahat görebiliriz.

David Ameleh Teilim’de “sur mera vaase tov – kötülükten dön ve iyilik yap” demektedir. Burada dönülmesi gereken ilk şey kafamızdaki “ben kötüyüm dualarım kabul olmaz” imajının yarattığı tahribatlardır. Herkesin teşuva yapması için imkan ve seçenek vardır. Bunun ilk şartı da bunu gerçekten istemek ve bu yolda girişimde bulunabilmektir.

Kendimizi geliştirmek ve sahip olduğumuz potansiyeli ortaya çıkarabilmek için teşuva ve onun olumlu gücü bizlere yardımcı olacaktır. Elbette ki yaşamımızda yanlışlar olacaktır. Pasuk “şeva yipol tsadik vekam – bir tsadik yedi kez düşse de kalkar” derken herkesin yanlış yapma olasılığını dile getirir. Ancak bu pasuktaki asıl öğreti yanlıştan sonra ayağa kalkabilme gücüdür. Bu da teşuva’nın olumlu etkisi sayesinde vücut bulacaktır.



DİVRE TORA
Rav Selim Eskenazi

3 büyük tsadik bu haftaki peraşada dünyadan ayrılmaktadır. 

Cenaze katılım oranlarına baktığımız zaman, Moşe Rabenu'nun cenazesine sadece erkekler katılırken, Miryam aNevia'nin cenazesine sadece 2 kişi, Moşe ve Aaron katılmıştır. 

Ama Aaron'un cenazesine bütün halk katılmıştır, erkekler, kadınlar ve çocuklar...

Aaron tüm halkı tekrardan inşa etmiştir. Am Yisrael'in evlerindeki, karı kocalar arasındaki ümitsizliği, çaresizliği kaldırıp, evlere barış getirmiştir. 

Oev şalom ve rodef şalom oev et aberiyot umkarvan laTora, Barışı seven ve kovalayan, yaratılanları seven ve onları Tora'ya yaklaştıran Aaron aKoen... Onun sayesinde, kadınlar kocalarıyla öyle bir barış yaptılar ki, hamile kalmak istediler, "Aaron" kelimesi kõk olarak "Erayon" yani hamilelik kelimesinden türemiştir. Bu hamileliklerden doğan Aaron'lar, onun cenazesine eşlik etmiştir.

Tora, Aaron öldükten sonra, "vayeasef Aaron el amav", "Aaron milletine katıldı" diyor, öldükten sonra nasıl milletine katılabilir ki?! 

Şöyle açıklayabiliriz: Tsadikler öldükten sonra bile "hayim" yaşayan olarak adlandırılmaktadır. Aaron'un ruhu tekrardan Am Yisrael'in ruhuna katıldı.

Diğer taraftan, ölüm herkesin korktuğu şey, "mi gever yihye velo yire mavet"

"Mavet", Ölüm kelimesinin kökü hangi kelimeden türemiştir? 

Rav Şimşon Rafael Hirş şöyle açıklamaktadır: "Mavet", "Ma avat", "Ma asa"? Ne yaptı? 

Her şey çok güzel gidiyordu, o güne kadar seçim hakkı insanın elindeydi, istediği şeyi yapmak konusunda özgürdü.

İşte insanoğlu ölümü görene kadar seçim yapabilmenin özgürlüğü ve mutluluğunu yaşarken Maaral miPrag'ın söylediği gibi dünyada yaşananları görünce büyük bir boşluk, büyük bir eksiklik hissi yaşıyor, her ne kadar seçim hakkı kişiye verilmiş olsa bile bu hakkın tamamen onun elinde olmadığını farkediyor. Ortaya çıkan mutsuzluktan dolayı duruma göre derin bir depresyon, ümitsizlik, çaresizlik atmosferine kapılıyor. 

İbranice "yeuş", insanın kendisini labirentten çıkamayacakmış gibi hissetmesi. 

Ölümün sebep olduğu tumanın yani açılan manevi boşluğun kapanması için Toramız bize özel bir şelaleden gelen "mayim hayim" yani hayat suyunun kullanılması gerektiğini söylüyor. Kızıl inekle ilgili kuralların öğretildiği Masehet Para'da mişna diyor ki bu özel suyu tamamen saf bir şekilde büyütülmüş çocuklar bir kapla şelaleden alıyorlardı. 

İnsanı zor durumlarda hayata bağlayan enerji, insana yeni baştan başlama kuvveti veren enerji, insanı ümitsizliklerinden çaresizliklerinden uzaklaştıran enerji çocuklardan gelmektedir. 

Maalesef çocukları hayattayken onlardan ümitlerini kesenler var... Bu çocuk 30 yaşına geldi, Yahudi biriyle evlenemez, ondan ümidi kestim, bu kız yazık evde kaldı, bu çocuk hayatta hiçbir iş yapamaz üniversiteyi gitti ama hala ona ben bakıyorum, ben onun yaşındayken ev geçindiriyordum gibi söylemlerle çocukları öldürmemek gerekir. 

Aaron aKoen hiçbir durumu çaresiz olarak görmedi, hiçbir duruma ümitsizlikle bakmadı. Bu şekilde koca bir cemaati inşa etti, Am Yisrael'i tek yürek haline getirdi. 

İnsan manevi anlamda çöküntüdeyse kutsal Tora'ya bağlanarak, Tanrı’ya bağlanarak ruhunu geri kazanabilir. 

Gelin hep beraber O'nun çocukları olarak Tanrı'ya diyelim ki, dünya tarihte birçok kere olduğu gibi zor bir zamandan geçiyor. Bizleri koru, çocuklarımızı koru, bizlerin ümitsizliğe düşmesine izin verme. Çocuklarımızı Senin Yolunda, Yüce Tora'nın yolunda büyütmemize izin ver. 

Veatem adevekim bAd. El. Hayim kullehem ayom!!!

GÜNLÜK YAŞAMDAN
(Kaynak: www.hidabroot.org)
Rav İzak Peres

Et ve balık aynı öğünde yenebilir mi?

Etli bir ürün yedikten sonra sütlü bir ürün tüketebilmek için altı saat beklememiz gerekir. Şulhan Aruh’ta  etten sonra balık veya etle balığı beraber yemek için de bir uyarı vardır. Bu yüzden etten veya balıktan sonra ağız çalkalanmalı veya arada başka bir şeyler yendikten sonra ete veya balığa devam edilmelidir.

Eski zamanlarda oluşan bir salgın hastalığın nedeni araştırıldığında   et ve balığın bir arada yenmesi olduğu keşfedilmişti. Şulhan Aruh’un yazarı Ribi Yosef Karo  bu konuda bizleri  uyarmıştır.  Aşkenazlar etle balık arasında bir bekleme yapmazlar çünkü bu konuda onların karşılaştığı sorun  beraber pişirdikleri zaman benzer bir hastalık çıkmasıydı. Bu yüzden onlar beraber pişirmezler.

 

KAVRAMLAR SÖZLÜĞÜ
Rav İsak Alaluf

TANRI’NIN İSİMLERİ

Geçtiğimiz hafta sizlere Tanrı’nın E.loim ismini açıklamaya çalışmıştık. Bu hafta da dört harfli isim olarak bilinen “Şen Avaya”dan söz edeceğiz. Bu ismin okunması kesinlikle yasaktır. Bu yüzden Tora öğrenirken veya beraha okurken hatta dualarda bu ismin okunuşu yerine “A-do-nay” ifadesi kullanılır. Dört harfli bu ismin sayısal değeri yirmi altıdır. Bu isim “hesed” dediğimiz iyilik özelliğini yansıtır. Bu yüzden Tanrı iyilik ile ilgili bir eylem yapacağı zaman bu İsmini kullanır. Bazen Tanrı hem E.loim hem de bu İsmini aynı yerde kullanmıştır. Bu da iyilik gibi yargı kavramının da devrede olduğunu kanıtlar. Hepimizin çok iyi bildiği Şema duasının ilk cümlesinde yer alan “Ad…. E.loenu” ifadesinden sonra “Ad… Ehad “ ifadesi yer alır. Bu sıralama yargı ile ilgili bazı kararlar normal olarak alınsa bile Tanrı’nın bizim için her zaman “hesed” özelliğini devreye sokmakta kararlı olduğunu gösterir.

 

MİTSVALARI TANIYALIM
Rav İsak Alaluf

Sefer Ahinuh iyi yüz yedi numaralı mitsva olarak “nida” durumunda bulunan bir kadının durumundan söz etmektedir. Doğal bir çevrim süreci olarak kadınlar ayın belli bir zamanını “nida” olarak geçirirler. Bu süre içinde eşler arası ilişki yasaktır. Nida bitiminden sonra yedi günlük bir arınma süreci devam eder. Bu sürecin sonunda kadın “mikve” dediğimiz ritüeli gerçekleştirir. Artık “nida” süreci tamamlanmış evlilik ilişkisi normale dönmüştür.

HAFTANIN SÖZÜ

Rabi Akiva şöyle der: Ne mutlu size Yisrael kimin önünde arınmaktasınız. Ve sizleri kim arındırmakta? Göklerdeki babanız! (Mişna Masehet Yoma 8)