Yazdır

Bu Hafta İçin Saatler

3 ŞEVET

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5781

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

16:22

17:37

-----

Yeruşalayim

16:29

17:43

Tel Aviv

16:38

17:38

16 OCAK

Tel Aviv

16:44

17:44

İstanbul

17:46

18:28

2021

İstanbul

18:54

18:37

İzmir

17:53

18:44

İzmir

18:00

18:52

VAERA- וארא

 

Peraşa Özeti
[www.chabad.org]
(Şemot6:2-9:35)

Tanrı, Moşe ile temasa geçer. "Dört kurtuluş sözü" ile Bene-Yisrael'i Mısır'ın yükü altından çıkaracağına ve Mısırlılar'ın köleleştirici işlerinden serbest kılacağına, büyük bir güç gösterisi ve sert yargılar eşliğinde Yahudiler'i özgürlüğe kavuşturacağına ve Sinay dağında onları Kendisi'ne Halk olarak alacağına söz verir. Bunun ertesinde Tanrı, Bene-Yisrael'i, Avraam, Yitshak ve Yaakov'a söz vermiş olduğu Ülke'ye getirip burayı onlara ebedi bir miras olarak vereceğini bildirir. 

Moşe ve Aaron tekrar tekrar Paro'nun huzuruna çıkıp, Tanrı adına "Halkımı salıver ki Bana ibadet edebilsinler" talebinde bulunurlar. Fakat Paro da tekrar tekrar reddeder. Aaron'un asası bir yılana döner ve Mısırlı büyücülerin sihir asalarını yutar. Tanrı bunun ertesinde Mısırlılar'a bir dizi bela gönderir.

Nil'in suları kana dönüşür, ülkeyi kurbağalar istila eder, insan ve hayvanlar bitlerin saldırısına uğrar. Vahşi hayvan sürüleri şehirlere doluşur, bir salgın hastalık evcil hayvanları telef eder, Mısırlılar'ın vücutları, acı veren çıbanlarla kaplanır. Yedinci belada göklerden buz ve ateşin bir arada bulunduğu yıkıcı bir dolu yağar. Buna karşın Paro'nun inadı sürer ve Tanrı'nın daha önce Moşe'ye bildirmiş olduğu üzere, Bene-Yisrael'i salıvermeyi reddeder.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf
Bu neyin kavgası?

Başlarken: Vaera peraşasının girişinde Tanrı’nın her iki özelliğini de görebilmek mümkündür. Öncelikle “midat adin” dediğimiz yargı özelliği ile Moşe’nin sabırsızlığını yererken “midat rahamim” dediğimiz merhamet özelliği ile Bene Yisrael’in kurtuluşunun yakın olduğunu söylemektedir. Paro çalışma eksikliğinin Bene Yisrael’in özgürlük hislerini depreştirdiğini düşünür ve çalışma koşullarını ağırlaştırır. Zaten gitmek konusunda şüpheleri olan ve toplumunu çok sevdiği için başarısızlığa tahammül edemeyen Moşe Tanrı’ya çıkşını gerçekleştirir ancak Tanrı ona her iki özelliğini kullanarak her şeyin bir zamanı olduğunu öğretir.

Peraşamız Moşe’nin Bene Yisrael’e tekrar gitmesi sonunda uğradığı yeni bir hayal kırıklığına gönderme yapmaktadır. Hemen ardından Tanrı’nın Paro’ya gitme emrini Moşe anlamakta çok zorlanır. Kendi toplumu olan Bene Yisrael’in onu dinlemeye yanaşmazken Paro’nun nasıl dinleyebileceğini anlayamamaktadır. Burada Moşe Gemara Masehet Yevamot’ta yer alan bir öğretiye gönderme yapar: “Keşem şemitsva lomar davar anişma kah mitsva şelo lomar davar şeeno lişma – nasıl ki dinleyene uyarmak için bile olsa bir şeyler söylemek mitsva ise dinlemek istemeyene zaten kapalı olduğu için bir şeyler söylememek de mitsvadır.

Bu öğreti aslında pratik hayatta birçok yerde karşımıza çıkmaktadır. Özellikle Ş.alom bayit veya çocukların yetiştirilmesi ile ilgili konularda eğer konuşma veya tartışma ilerlemiyorsa konuşmanın artık kesilmesi gerekmektedir. Beyin almıyorsa, kulak işitmiyorsa kalp dinlemek istemiyorsa konuşmanın da anlamı yoktur.

Susulması gereken yerde sessiz kalınması büyük etki yaratır. “Syag lahohma ştika” sözü susmanın ne kadar önemli olduğunu gösterir. Pirke Avot’ta yer alan “ezeu gibor akoveş et yitsro” ifadesi sadece öfkesini frenleyenler için değil susması gerekenler için de önemli bir öğretidir. Rabi Wolbe yanlış bir şey yaptığında çocuğunu azarlayan veya cezalandıran velilere önemli bir soru sorar: Bu azarlamanın veya cezalandırmanın nedeni eğer eğitim ise sorun yoktur. Bazen anne babalar kendi sözlerini dinlemedikleri için çocuğundan “intikam” almak amacıyla veya kendi öfkesini yatıştırmak amacıyla bunu yapıyorlarsa sorun önemli demektir. Gaon mi Vilna bütün anne babalara aynı mesajı gönderir. Çocuğunuza kızacağınız zaman bunu neden yaptığınızı kendinize sorun.

Cezalara toplu bakış: Peraşamızda Mısır ülkesinde gönderilen cezaların bir kısmı yer almaktadır. İlk yedi cezayı burada görmek mümkündür. Rabiler cezaların üç gurupta incelenebileceğini öğretir. Birinci, dördüncü ve yedinci cezaların duyurulması suyun kenarında olur. Çünkü Paro kendini suyu kutsayan bir tanrı olarak görmektedir. Bunun pek de öyle olmadığını anlatmanın yollarından biri budur. İkinci, beşinci ve sekizinci cezaların duyurulma yeri Paro’nun çok güvendiği sarayıdır. Dikkat edilirse gerek Nil nehri gerekse saray Paro’nun kendini en güvende hissettiği yerlerdir. Ancak cezalar başlayınca Mısır ülkesinde güvenli yer kalmamıştır. Üçüncü, altıncı ve dokuzuncu cezalar guruptaki ilk iki ceza sonunda söz dinlemeyen Paro’ya bir ceza niteliğindedir.

İlk gurupta yer alan cezalar “dam – kan”, “tsefardea – kurbağa” ve “kinim – bit” en alt tabakadan gelen cezalardır. Nehirden veya yerin tozundan gelir. Bu cezalardan sonra toprağın üzerinde yürüyenlerden gelen veya doğrudan etkilendiği üçlü gurup gelir. Bunlar “arov – vahşi hayvanların saldırısı”, “dever – veba salgını” ve “şehin – iltihaplı çıbanlar” dır. Daha sonra gelen guruptaki cezaların tamamı yükseklerden gelir. Sözgelimi “barad – dolu” cezasının kaynağı göklerdir. Dolu içinde ateşten kıvılcımlarla gelen bu ceza peraşamızın sonunda yer alır ve ekinlerin nasıl tahrip olduğunu anlatır. Yukarıdan gelen ikinci ceza “arbe – çekirge” cezasıdır. Güneşin aydınlığını örtecek kadar çekirgelerin gelmesi rüzgarın yönünün değilmesi ve doğuya dönmesi ile gerçekleşir. Hemen ardından gelen “hoşeh – karanlık” cezası normal bir karanlığı değil hissedilen ve kişiyi bulunduğu konuma hapseden bir baskıyı anlatır. Nihayet en sonda gelen “Makat behorot – ilk doğanların ölümü” tamamiyle Tanrı’nın Bizzat müdahil olduğu bir darbedir.  

Baal Hiduşe Arim adlı kaynak on cezanın on söylemi, on emrin hissedileceği zamana yakınlaştırmıştır ifadesini kullanır. Tanrı kainatı on farklı söylemle yaratır. Bereşit peraşasında yer alan ve “vayomer” ile başlayan on söylem ile Tanrı bütün kainatı yaratmıştır. Zaman içinde tek Tanrı kavramından uzaklaşan insanlar bu söylemlerin her birini tanrılaştırmış ve avoda zara dediğimiz putperestliğin yayılmasını sağlamışlardır. Ancak on emrin bizzat Tanrı tarafından izlenmesi, denetlenmesi ve uygulanması yavaş yavaş insanlarda tek Tanrı inancının ortaya çıkmasını sağlamaya başlamıştır.

Kızıldeniz geçilirken meleklerin Tanrı’ya olan itirazları dikkat çekicidir. Çünkü İbranilerin de Mısırlıların da putperest olduklarını söylerler ve bu da gerçektir. Ancak on ceza sadece Mısırlıları cezalandırmak amacı ile değil Bene Yisrael’e ciddi bir ihtar olarak da gönderilmiştir. Bu ihtara uymamalarının sonucunun ne olduğunu onlara öğretmiş Bene Yisrael’in uyanmasını sağlamıştır. Bu yanış da bilgenin söylediği gibi tek Tanrı inancını perçinleyen on emrin gelmesi ile daha da doruğa tırmanmıştır.

Bir öykü: Hikayelerle örnekler veren Magid miDuvna iki ortaktan söz eder. Bir tanesi güçlü, sağlam, kuvvetli bundan dolayı da gururlu ve kibirlidir. Ortağı mütevazi biridir. Sağlığı pek de yerinde değildir. Sıklıkla ortağının sözlerine muhattap olmaktadır. İki ortak bir şehre ilginç bir zamanda gelirler. Kralın doktoru ve muhafız komutanı ölmüştür yerine yenileri seçilecektir. Seçim gerçekleşir yeni seçilenler kralın huzurundadır. Kral doktora iyi bir hekim olduğunu kanıtlamasını ister. Hekim maharetini tevazu sahibi ortak üzerinde kullanır ve onu sağlığına kavuşturur. Sıra muhafız komutanındadır. O da gücünü güçlü olup kendini kibrin içine sokan ortak üzerinde gösterir. Yani her şey birden bire Mısır’da olduğu gibi ters yüz olmuştur.

RaMHaL Paro’nun yöntemlerinin günümüzde yetser ara tarafından kullanıldığını öğretir. Paro İbranilerden gelen özgürlük isteğini Tanrısal bir mesaj olarak değerlendirmez. Yaptıkları işin azlığından özgürlük konusunda düşünebildiklerini varsayan Paro işlerin ağırlaştırılmasını ister. Nazilerin de yaptığı aslında budur. Tek bir askerin koca bir çalışan ordusunu kontrol etmesi çalışanların günü sağ olarak bitirmek konusundan başka bir şey düşünmemelerinden kaynaklanır. Orada özgürlük düşüncesi yoktur. Kavga hayatta kalabilmek kavgasıdır.

İşte yetser ara bizlere tam da bunu yapar. Daha çok kazanmak için daha fazla çalışma yollarını karşımıza çıkarır. Bizler maddiyatı kuvvetlendirmek için daha fazla çalışır ama maneviyatı her zaman geri plana iteriz. Ancak burada Pirke Avot’ta yer alan öğretinin ruhlara kazınması gerekir. “Bu dünya asıl dünya öncesinde bir koridor gibidir. Salona girebilmek için koridoru iyi bir şekilde geçmek gerekir.”

DİVRE TORA

Rav Selim Eskenazi

"Vesamti Fedut Ben Ami Uven Ameha, Lemahar Yiye Aot Aze" (Şemot 8:19)

"Halkımla halkın arasındaki ayırımı vurgulayacağım, bu işaret yarın gerçekleşecektir" 

Bu pasukta geçen "fedut" kelimesi 'vav' harfi olmadan yazılmıştır. Anlamamız gereken şey neden Tora, bu kelimeyi 'vav' harfi olmadan yazmaktadır. Ayrıca "bu işaret yarın gerçekleşecektir" derken hangi işaretten bahsetmektedir?

Besiata Dişmaya şu şekilde açıklayacağım:

4 şey Am Yisrael'i diğer milletlerden ayırmaktadır.

1) Pe (Ağız)- Tora'yı aldıklarından dolayı, ağızlarından; Tanrı'nın gözünde beğeni kazanan ve istenen kutsal sözler çıkarabilmektedirler. Ama diğer milletler Tora'yı almadıkları için ağızlarından kutsal sözler çıkaramamaktadırlar. Bu şekilde ağız bir ayraç görevi görür ki, Am Yisrael'in diğer milletlerden farklı olduğuna bir işaret olmaktadır. 

2) Dalet-'Ehad' kelimesindeki 'dalet' harfidir. Çünkü 'ehad' sıfatı sadece Am Yisrael'e aittir, çünkü Am Yisrael'in nefeş'leri, Olam aAhdut'tan gelmektedir. Bu sebeple Tora 'Şivim Nefeş' yani 70 Can'dır demektedir, 'Şivim Nefaşot' yani çoğul bir ifade kullanmamıştır. Fakat diğer milletler için bu söz konusu değildir. 

3) Vav- Hayatı simgeleyen 'vav' harfidir (Zoar Akadoş'ta belirtildiği gibi). Bilindiği üzere sadece Am Yisrael, hayat ağacı olan 'vav' harfine hak kazanmıştır. Ve onlar tehiyat ametim'de kalkacaktır ve diğerleri değil. Bu şekilde 'vav' harfinde Am Yisrael diğer milletlerden ayrılmaktadır.

4) Tav- Tora'yı simgeleyen 'Tav'dır. Tora, Am Yisrael'i diğer milletlerden ayırmaktadır. 

Bu şekilde Pedut (pe, dalet, vav, tav) kelimesinde 4 tane işaret bulunmaktadır. Fakat 'vav' harfinin işareti bu zamanda değil ancak tehiyat ametim zamanında açığa çıkacaktır. Bu sebeple "fedut kelimesi 'vav' harfi olmadan yazılmaktadır. "Bu işaret yarın gerçekleşecektir" derken bugün açığa çıkmayıp, gelecekte yani tehiyat ametim'de ortaya çıkacak 'vav' harfine gönderme yapmaktadır. 

Besiata dişmaya bir de şu şekilde açıklayacağım

Kelimenin sonuna gelen 'mem harfi', 'mem stuma' yani kapalı 'mem'dir. Bu harf Am Yisrael'in galutta olduğu zamana işaret eder. Sanki kafese kapatılmış bir kuş gibi, her taraftan kapalı ve dışarı çıkmak için hiçbir kapısı olmayan. 

Kelimenin sonu hariç, her tarafında olabilen 'Mem petuha' yani açık 'mem' harfi Am Yisrael'in kurtuluşuna işarettir. Kafese kapatılmışken, kurtuluşa çıkan kuş gibi. 

Tişabeav'da okunan Eha kitabının birinci pasuğunda 'eha yaşva badad' (Nasıl yalnız oturuyor) derken 'badad' kelimesindeki 2 'dalet' harfi kapalı 'mem'i oluşturmaktadır. Yeşaya kitabındaki 'Lemarbe amisra' (Otoritesini Arttırana)daki 'mem' kapalı 'mem'dir. Yisrael'in içinde bulunan ve çıkış kapısı bulunmayan galut'unu belirtir. Talmud'un Sanedrin Bölümünde 94a'da, Yeşaya'daki bu pasuk şu şekilde açıklanmıştır:

Kelimenin ortasına gelen 'mem' harfi açık iken, neden burada kapalıdır?

Akadoş Baruh U, Kral Hizkiya'yı Maşiah ilan etmek istemiştir. 

Yargı özelliği, Akadoş Baruh U'nun önünde şöyle der: Kral David, Senin Önünde şarkılar söylemesine rağmen, onu Maşiah ilan etmediysen, Hizkiya'ya bu mucizeleri yaptın ve o şarkı söylemedi, onu Maşiah mı yapacaksın? Bu şekilde kapanmıştır. 

'Maamar Otiyot deRibi Akiva'da şöyle yazar: 

Açık 'Mem' harfi ile Akadoş Baruh U, 'Meleh Melahim' olarak çağrılır. 

Kapalı 'Mem' harfi ile Akadoş Baruh U, 'Moşel Moşelim' olarak çağrılır. 

Bu bölümü besiata dişmaya şu şekilde açıkladım:

Kapalı Mem, kralların esaretini simgeler ki bu  zamanda Moşel Moşelim olarak çağrılır, çünkü Krallığı herkesin gözü önüne serilmemiştir. Çünkü goylar, O'nun çocuklarını esir almıştır. 

Ama Açık Mem, Am Yisrael'in kafesten kurtuluş zamanına işarettir, O'nun Krallığı açığa çıktığı için Meleh Melahim olarak çağrılır, pasukta söylediği gibi 'Aşem Yimloh Leolam Vaed', Aşem daima hüküm sürecektir. 

Bu sebeple Musaf duasında 'Gale Kevod Malhuteha Alenu Meera' Krallığını üzerimize hızlıca açığa çıkar" deriz. 

Buna göre Mısır Çıkışında mükemmel 'fedut' yani özgürlük olmamıştır çünkü o zamandan itibaren kralların esareti gezerası çıkmıştır, Talmud'un Berahot bölümünde 9b'de söylediği gibi: Akadoş Baruh U, Moşe Rabenu'ya "Eke aşer Eke" dedi yani bu esarette sizinle beraber olduğum gibi, kralların esaretinde de sizlerle beraber olacağım. 

Bu sebeple 'fedut' kelimesi 'vav' harfi olmadan yazılmıştır çünkü kralların esaretinden dolayı 'mem' harfi kapalıdır ve hala mükemmel özgürlüğe kavuşulmamıştır. Ama Yarın yani Maşiah'ın gelişiyle bu işaret derken bu 'mem' harfinden bahsetmektedir. 'Lemarbe amisra' kelimelerinde 'amisra' kelimesinde bahsi geçen 'mem' harfi 7. harftir ve gelecekte bu harf açık olacaktır. İbrani alfabesinde 'onlar'ı temsil eden yod (10) kaf (20) kaf sofit (20) lamed (30) ve açık Mem (40) bu sistemde açık Mem 5. harfe karşılık gelir. 

Pasuktaki 'ze' kelimesi buna bir işaret verir. 'ze' kelimesi [zayin(7) harfi ve e(5) harflerinden oluşur]yani 'amisra' kelimesindeki mem harfi 7. harftir ve ibrani alfabesindeki 5. harftir. 

Bu sebeple Şabat, Gelecek Dünya'dan bir kesittir, kurtuluş zamanına bir işarettir ve orada kafes yoktur, Yisrael bir daha kafese koyulmayacaktır. 

Şabat'ta melehet tseda yani avlanmak yasaktır çünkü bu sadece hafta içine aittir, Am Yisrael'in galutta 'Lemarbe Amisra'nın mem harfinde kafeste durduklarına işarettir. 

Peraşa açıklaması: Ben İş Hay Alahot (2. sene) [Rabi Yosef Hayim zt"l] 

GÜNLÜK YAŞAMDAN
(Kaynak: www.hidabroot.org)
Rav İzak Peres

Aşı yaptırmadan önce “şeeheyanu” berahası söylenir mi?

Koronoya karşı bulunan aşı büyük mutluluk vericidir. Kısa sürede bulunmuş olması da daha da sevindiricidir. Ribi Hayim Palaçi’nin Lev Hayim 3. bölümde  kişi yeni bir ev satın aldığı zaman borçlanarak aldıysa ve borç yükü kendisini tedirgin ediyorsa eve “şeeheyanu” berahası söylemez. Ancak borcunu ödemesi kendisinde sorun oluşturmuyorsa söyler. O yüzden yeni ev alanlar genelde yeni bir kıyafete beraha söyleyerek evi de düşünüp bu mitsvayı yaparlar.

Aşıda da henüz net bir kesinlik olmaması sebebiyle “safek de rabanan lekula” kuralı gereğince beraha söylemek konusunda şüphenin olduğu yerde “beraha” söylememek tercih edilir.  Aşı olacaklar da aynı ev gibi yeni bir kıyafete söyleyerek sevinçlerini paylaşabilirler.

KAVRAMLAR SÖZLÜĞÜ
Rav İsak Alaluf

קידושין – KİDUŞİN

Bu kavram da kutsama, kutsanma sözcüğünden gelir. Düğün törenlerindeki ilk bölüme verilen isimdir. Buradaki berahada hem şarap berahası hem de Tanrı’nın evlilikleri kutsamasından söz edilir. Kiduşin bir nesne ile anlamlı kılınır. Bu nesne de sade süslemesiz altın bir yüzüktür. İki genç arasındaki sevginin saf ve pürüzsüz olduğunu gösterir. Damat Kiduşin sonrasında gelinin sağ elinin işaret parmağına yüzüğü takar. Bu parmak sinirler yolu ile kalbe bağlıdır. Bu kavram Gemara’da evlilikle ilgili olan bir bölüme de verilen isimdir.

MİTSVALARI TANIYALIM
Rav İsak Alaluf

Sefer Ahinuh otuz numaralı mitsva olarak “avoda zara” dediğimiz putperestlik karşısında eğilmeme emrini verir. Şemot kitabında yer alan “lo tiştahave laem velo taovdem” emri avoda zara dediğimiz kavramlara eğilmeme ve ibadet etmeme konusunda kesin emridir. Bu emrin özelliklerinden biri sadece bir nesneyi tanrısallatırdığımız zaman eğilmeme eyleminden çok ötedir. O yerlerde bulunmak veya avoda zara yapılan yerlere girmek de bu emrin ihlali anlamına gelir. Gemara’da bulunan Masehet Avoda Zara ve Masehet Sanhedrin bu emrin en güzel işlendiği ve öğrenildiği yerler arasındadır.

HAFTANIN SÖZÜ

Paro kendi sisteminin bir esiriydi; kendi kararları tarafından tutsak tutulmaktaydı. (Rabi Lord Jonathan Sacks Z”L)