Yazdır

Bu Hafta İçin Saatler

25 ADAR

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5779

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

17:01

18:13

-----

Yeruşalayim

17:06

18:18

Tel Aviv

17:17

18:15

2 MART

Tel Aviv

17:22

18:20

İstanbul

18:41

19:22

2019

İstanbul

18:48

19:30

İzmir

18:44

19:35

İzmir

18:51

19:42

VAYAKEL- ויקהל


ŞABAT ŞEKALİM
7-8 MART 2019 ROŞ HODEŞ VEADAR

Peraşa Özetİ
[www.chabad.org]
(Şemot 35:1-38:20)

 

Moşe, Yisrael halkını toplar ve Şabat'a uyma emrini onlara tekrarlar. Sonra Tanrı'nın, Mişkan'ın yapılması ile ilgili talimatlarını iletir.

Halk gerekli malzemeleri bol miktarda bağışlar ve altın, gümüş, bakır, mavi, erguvani ve kırmızıya boyanmış yün, tiftik, bükülmüş keten, hayvan derileri, ağaç, zeytinyağı, baharatlar ve değerli taşlar getirir. Halk o kadar cömertçe bağışta bulunur ki, sonunda Moşe artık getirmeyi bırakmalarını söylemek zorunda kalır.

Bilge kalpli bir zanaatçılar ekibi Mişkan'ı ve mefruşatını yapar. Bunların ayrıntıları, önceki Teruma, Tetsave ve Ki Tisa peraşalarında verilmiştir. Üç kat çatı örtüsü; 48 tane altın kaplama duvar kalası ve 100 tane gümüş temel yuvası; Mişkan'ın iki odasını ayıran Parohet (ayıraç) ve ön cephesindeki Masah (paravan); Aron Aberit ve üzerinde Keruvim figürlerinin bulunduğu kapağı (Kaporet); Masa ve özel ekmekler; yedi kollu Menora ve özel olarak hazırlanmış yağı; Altın Mizbeah ve üzerinde yakılan tütsü; Mesh Yağı; yakılan korbanlar için dışarıdaki bakır Mizbeah ve araçları; avlu için perdeler, direkler ve temel yuvaları; bakır aynalardan yapılmış su kazanı ve kaidesi.



ZAHOR ET YOM AŞABAT – ŞABAT GÜNÜNÜ HATIRLA

 

Seuda öncesinde el yıkama kurallarına dikkat çekmek isteriz: Sadece ekmek yeneceği zaman eller yıkanıp beraha söylenir. 59 gramdan daha az ekmek yenecekse eller yıkanır ancak beraha söylenmez. Eller istendiği kadar temiz olsun ekmek yeneceği zaman mutlaka yıkamak gerekir. Ellerin en az 1/8 litre su ile yıkanabileceğini bilgelerimiz öğretir. Ellere bol su atmamız gelenektir ancak su kıt olduğu zamanlarda 1/8 litre su yeterlidir.

HAFTANIN SÖZÜ

 


“Kişi ağzından çıkan yanlış sözler için nasıl cezalandırılacaktır? Her şeyden önce söylediği kötü sözler için aynı zamanda da söylemediği olumlu sözler için.” (Zohar Akadoş)

 

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf
ŞEKALİM VE ADANİM

 


Geçen haftalarda okuduğumuz Şekalim peraşasında toplanan Şekalim ile Mişkan’ın Adanim dediğimiz bölümleri yapılmaktadır.  Şekalim toplama emrinin verildiği Ki Tisa peraşasında ilgili bölümde üç kez “Teruma” sözcüğü geçmektedir. Raşi’nin açıklamasına göre bu sözcüklerden ilki sene boyunca ibadet olarak gerçekleştirilen korbanların alımı bu toplanan yarım şekel ile gerçekleştirilmektedir. İkinci kullanım Yahudilerin Mişkan inşasına gösterdikleri katkıyı gösterir. Üçüncü kullanım ise yukarıda belirttiğimiz gibi Mişkan’ın oyuklarının bağlantıları yani “adanim” için yapılmaktadır. Adanim gümüşten imal edilmekte ve “Keraşim” dediğimiz tahtaları birbirine bağlamaktadır. İşte ister zengin ister fakir olsun bu “adanim” dediğimiz yapılar her Yahudi’nin bizzat katkısıyla oluşturulmaktadır.

Burada akıllara elbette bir soru takılacaktır. Her birimizin katkısını gerektirecek kadar önemli olan bu “adanim” Mişkan objelerinin listesi yapılacak olsa ilk sıralarda yer alacak kadar önemli değildir. Bunların simgelediği belli bir şeyin olması gerekir ki Bene Yisrael bu mitsvanın bir parçası olabilsin.

Mişkan 613 bileşenden meydana gelir. Bu bileşenlerin her biri de bir mitsvaya gönderme yapar. Adanim de “emuna” dediğimiz mitsvı temsil eder. Burada Bene Yisrael’in eşit katkısına ihtiyaç vardır. Habakuk peygamber Yahudi inancının “vetsadik beemunato yihye – tsadik inancıyla yaşar” cümlesiyle özetlenebileceğini öğretir. Emuna yani inanç Yahudi dininin en temelinde yer alır. Bu bir ağacın kökleri gibidir. İnancımız ne kadar derinse o kadar yükseklere erişmek mümkün olacaktır.

Rabiler inancın üç kısmı olduğuna dikkat çekerler. Birinci kısımda Tanrı’nın kainatı hiçbir partner olmadan tek başına yarattığının bilinci yer alır. “Ani rişon vaani aharon umibaladay en eloim” cümlesi bunu çok net açıklamaktadır. Her gün iki kez söylediğimiz “Şema” duası da bunu dile getirmenin en güzel yoludur. En büyük tsadik bile yaradılışta Tanrı’nın partneri olamaz. Denizi geçerken Bene Yisrael’in söylediği “vayaaminu B’Ad… uvMoşe avdo” ifadesi Bene Yisrael’in öncelikle Tanrı’ya inandıklarını anlatır. Moşe Rabenu O’nun peygamberidir. Ancak hiçbir durumda partneri değildir.

İnancın ikinci kısmı Tanrı’nın kainatı idare ettiği ile ilgilidir. Tanrı en küçük detaya kadar her şeyle ilgilidir. Baal Şem Tov olan her olayın gerçekleşen bütün ayrıntıların Tanrı’nın iradesine bağlı olduğunu öğretir.

İnancın bu ilk iki kısmı üçüncüsüyle karşılaştırıldığı zaman uygulama açısından oldukça kolaydır. Üçüncü kısım hayatımızda olan her şeyin bizim iyiliğimiz için olduğu inancıdır. İyi insanların refah içinde yaşamaları ve kötülerin durumlarının kötü olması elbette anlaşılabilir. Ancak “tsadik vera lo” ifadesi yani iyi insanların zorda kalmaları kolay anlaşılabilir değildir.  Ancak bu da inancın bir gereğidir. Tanrı her şeyle ilgilenmekte ve bizim iyiliğimizi istemektedir. Zamanın ve mekanın üzerinde olan Tanrı neyin bizim için iyi olduğunu neyin iyi olmadığını mutlaka bilmektedir. İnsanoğlu için Tanrı’nın hesaplarını anlamak kolay değildir. Haham Baruh bunu sinagoga duaların ortasında gelen kişiye benzetir. Geç gelen de konuşmaya dalan da mesajın sadece bir kısmını duymuş ve resmin tamamını görememiş durumdadırlar. İşte bu da insanoğlunun Tanrı’nın engin vizyonu ve inanılmaz hesapları karşısındaki duruşudur.

Romalılar “asara aruge meluha” olarak bilinen on büyük bilgeyi inanılmaz işkencelerle öldürürken melekler Tanrı’nın huzuruna çıkar ve “zu Tora vezu shara” ifadesini kullanırlar. Tanrı meleklerin hemen susmasını emreder. Aksi durumda dünyayı yaratılıştan hemen sonraki kaos ortamı olan “tou vavou” ortamına çevireceğini bildirir. Tanrı’nın bu cevabını anlayabilmek için kısa bir öyküye bakmaya çalışalım.

Yetenekli bir Yahudi terzi krala inanılmaz güzellikte kıyafetler dikmektedir. Kral terziye malzemeleri sağlamakta terzi de becerisini konuşturarak harika kıyafetlere imzasını atmaktadır. Zaman içinde terzinin bu başarısını kıskanan kralın etrafı terzi hakkında bir hikaye yazarak onu karalamaya karar verirler.  Krala terziye sağladığı malzemeleri terzinin satıp kazanç sağladığını krala da pahalı olmayan malzemelerden kıyafetler diktiğini söylerler. Kral bu söylenenlere inanır ve terzinin huzura getirilmesini emreder. Terzi bu sorgulamada kraldan diktiği kıyafetlerden birini getirmesini rica eder. Herkesin huzurunda bütün dikişlerine kadar giysiyi ayırır. Daha sonra krala ayrılan her parçayı incelemesini ve kendisine verilen malzemeden olup olmadığını denetlemesini ister. Kral bunu yapar ve terzinin gerçekten de dürüst olduğunu görür.

İşte Tanrı’nın meleklere anlatmaya çalıştığı da budur. Mükemmel kararlarımı anlamak için dünyayı en başa mı döndürmemi istiyorsunuz. Bunları sizin dahi anlamanız mümkün değildir.

Her Yahudi “adanim” yapımı için gerekli yarım şekeli vermiştir. Bu hem Mişkan’a hem de inançlarına katkı sağlamıştır. Toplum tam şekel vermektense yarım şekel vermekle yükümlü kılınır. Çünkü inanç konusunda bizler resmin ancak bir kısmını görebilmekteyiz.

DİVRE TORA
Rav Naftali Haleva

 

Tora, mişkanı inşa eden ve bu konuda gereken desteği gösteren kadın ve erkeğin karakter özelliklerini ve sahip oldukları niteliklerini tarif ederken  bu kişilere ''hohmatlev'' yani kalpleri bilgelik dolu kelimesini defalarca tekrar eder.

Bu kelimenin en basit anlamı yetenekli, yaratıcı veya verilen talimatları gerektiği gibi uygulayan olarak tarif edilebilir.

 Ama bu ifade aslında duygusallık ve bilgelik konularında  özel nitelikleri sahip olan kişiler için kullanılır.

Bu kişiler teknik olarak marifetli oldukları gibi, yapacakları işlerde büyük bir şevk ve çoşku ile tüm samimiyetlerini ortaya koyarlar. Nitekim Kutsal Mişkanın inşaatı sırasında yeteneklerini ve isteklerini bütün bu özellikleri birleştirerek Mişkanı ortaya çıkardılar. 

Kalpleri bilgelik dolu sözü ile inşaat sırasında tüm benliklerini ortaya koyduklarını ve başından sonuna aynı heyecanı koruduklarını anlamaktayız. Ayrıca yaptıkları her hareket ayrı bir anlam ve maneviyat yüklüydü.  inşaatın içine yaptıkları her aksiyonda bu boyutu yüklediler.


Rabi Soloveçik yazılarında kişinin uygun ve anlamlı bir yaşam istediği taktirde bir çocuğun sahip olduğu çoşkunun yaşamının bir parçası olması gerekliliğinden bahseder. Bu olmadığı taktirde yaşamın anlamsız, sıkıcı ve monoton olacağını dile getirir. 

Rabi Soloveçik şöyle öğretti:

Tora öğrenimi sayesinde idrak yeteneği üstün bir seviyeye çıkmış; derinlik, vizyon ve zekâ gibi dışa taşan özelliklere sahip büyük bir adam, tümüyle bir yetişkin olarak görülmemelidir.

 Onda bir çocuğun ruhu barınmaktadır. Saf merak, doğal coşku, heves ve ruhani tezcanlılık onu terk etmemiştir. 

Eğer insan yaşını alıp tümüyle yetişkin olursa, eğer hayatının sabahını yani çocukluğunun saflığını tümüyle üzerinden atıp ruhani ve manevi anlamda en ileri dönemine ulaşmışsa... artık Tanrı’ya yaklaşamaz.

Vayakel ve önümüzdeki hafta okunacak  pekude peraşaları Şabat ile ilgili detaylar  ile başlar ve akabinde Mişkanın inşaatı ile ilgili detayları ile devam eder. Belirtilmesi gereken en önemli nokta Şabat ve Mişkan konuları ile birlikte zaman ve yerin kutsallaştırılmasından bahsediyoruz. 
            

Şabat ve bayram günlerini muhafaza etmekle maddi ve manevi yaşamımızda zamanın ne kadar Zamanı öldürmüyoruz veya boşa harcamamız gerektiğini anlamaya ve zamanı bir yük angarya gibi görmemeye başlıyoruz.


Yaşanan her anın çok değerli bir imkan, her anın taze, yeni bir başlangıç ve umutlarımızı değiştirebilecek fırsatlar olarak görmemiz gerektiğini anlıyoruz. 


Rav Pam, bir miktar parası olan bir kişinin, bunu kullanmanın en doğru yolunun ne olacağı konusunda oturup biraz düşündüğüne işaret eder. Bu parayı bankaya, hisse senetlerine ya da bir işe yatırıp yatırmama konusunda uzman kişilere danışır.  Bu göz önünde bulundurulduğunda, bir kişinin zamanını ciddi bir şekilde kullanmasının önemi daha belirgin hale gelecektir. Kişi kendi kendine, ‘’zamanımı kullanmanın en iyi yolu nedir? ‘’ sorusunu mutlaka sormalıdır. 

Zira zaman, bir kişinin sahip olduğu en değerli kavramdır. Eğer bir kişiye hayatının son gününde daha çok zaman satın alabilme fırsatı verilse, acaba kim parasını son kuruşuna kadar buna yatırmaz?

Zaman bu kadar değerliyken ve onu kullanmak bu kadar önemliyken, acaba onu harcama konusunda da en az paraya verildiği kadar verilmeli değil midir? O nedenle zamanı bilgece harcama konusunda çok iyi düşünmemiz gerekir. 

İşte Şabat bize zamanı bilgece harcama konusunda bize yol göstermektedir. 

Kutsal mekanların inşaatı, sinagog gibi yerler inşaat etmekle ise bu sefer mekanı kutsallaştırmaktayız. Böylelikle Tanrı'nın sonsuz ışığını   dünyevi dünyada yer almasını sağlıyoruz.''Mişkan'' Mabedi inşa ediyoruz ki Tanrı inşa ettiğimiz o yerde barınabilsin ve iç dünyamızda ışığını hissettirebilsin. 

Dinimizde emredilen emirleri uygulamanın gayelerinden biride Tanrı'nın gökyüzündeki kapısını bizim için açabilmesi ve bize ışığını kendisini yansıtabilmesi içindir. Bu şekilde manevi dünyada farkınladığımızı hissediyor ve bu sayede ruhsal olarak uyanabiliyoruz. Kalbinin ilham verdiği her kişi ve ruhunun harekete geçirdiği herkes, Toplama Çadırı’nın tüm işleri ve kutsal giysiler için gerekli olan Tanrı’nın payını getirdi. (35:21)

Rambam ‘’kalbin ilham vermesi’’ teriminin doğrudan doğruya yapılan işe kalplerini yönlendirdiklerini anlıyoruz. Eğer bizlerde Tora'nın bahsettiği ''hohmat lev'' kalpte bilge olmak istiyorsak her zaman kendimizi yenilemeli, coşkumuzu ve  enerjimizi koruyabilmeli, duygularımızı zihnimizle bir bütünlük içinde korumamız gerekmektedir. 

Mekanı ve zamanı kutsallaştırdığımızda aslında kendimizi de kutsallaştırmış oluruz.

GENÇ NESİLDEN ÖĞRENİYORUZ
Beri Bahar

 


“Moşe, tüm Bene-Yisrael toplumunu bir araya getirdi…  Tüm Bene-Yisrael toplumu, Moşe’nin huzurundan ayrıldı.” Şemot 35:1,20.

Moşe bütün halkı bir araya getirdi ve onlara Şabat’ın kanunlarını öğretti. Tora’da Moşe’nin Bene-Yisrael’i bir araya getirip onlara konuştuğu yazılıdır. Birkaç pasuk sonra da Bene-Yisrael’in onun huzurundan ayrıldığı yazılıdır. Zaten Moşe’nin huzurunda olduklarını bilmemize rağmen, Tora’da neden Moşe’nin huzurundan ayrıldıkları yazılıdır?

Üzgün bir insanı hayal edin, suratı asık bir şekilde dolaşmaya alışmıştır. Ona konuşmayı çok sevdiği çok yakın bir arkadaşı vardır. Bir gün bu hüzünlü arkadaşını görürsün ve her yönüyle çok mutlu gözüküyordur. Nereden geldiğini hemen anlarsın - yakın arkadaşından. Bazen birisinin nereden geldiğini kolayca söyleyebilirsin.

Pasuk ta “Moşe’nin huzurundan ayrıldı” dendiğinde, Bene-Yisrael’in Moşe’nin huzurunda bulundukları ve ondan Tora öğrendiklerinin kolaylıkla fark edilebileceği anlatılmıştır. Onlar hala Moşe’nin huzurundaymış gibi davranıyorlardı. (Darhe Musar)

Tora Çalışan bir Yahudi’nin etrafta dolanırken daha kibar bir şekilde davranması gerektiği gibi bir sorumluluğu vardır. Sıradan faaliyetler yaparken, onu gören bir kişi onun Tora çalışan bir kişi olduğunu ayırt edebilmelidir. Masehet Yoma’da söylendiği gibi, Tora çalışan bir kişi işinde dürüsttür ve insanlarla hoşça konuşur. Diğerleri onun hakkında şöyle diyecektir, “Tora öğrenen kişi övgüye değerdir ve de ona Tora’yı öğreten Rav övgüye değerdir.”

 

YEMEK VE İÇMEK
(PELE YOETS’TEN DERLEMELER)

 

Birkat Amazon söyleyen kişinin gözleri kapalı veya yerde (kimine göre kitapta) kalbi ise göklerde olmalıdır. Dört beraha içeren Birkat Amazon’da her beraha’nın Tanrı’nın isminin bir harfine denk geldiği hatırlanmalıdır. Aynı zamanda asiya, yetsira, beria ve atsilut alemlerinin mutluluk ve bereketle dolması için dua edilmelidir. Bu şekilde eylemlerimizin “leşem şamayim” olması için gayret de temin edilmiş olur.