Haftanın Peraşası BülteniSinay’dakitecrübenin ardından Tanrı Yisrael Ulusu için bir dizi kanun verir.

Bu Hafta İçin Saatler

29 ŞEVAT

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5777

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

16:57

18:10

-----

Yeruşalayim

17:02

18:15

Tel Aviv

17:13

18:11

25 ŞUBAT

Tel Aviv

17:19

18:17

İstanbul

18:36

19:17

2017

İstanbul

18:43

19:24

İzmir

18:38

19:29

İzmir

18:46

19:37

MİŞPATİM- משפטים


 ŞABAT ŞEKALİM
26/27 ŞUBAT 2017 ROŞ HODEŞ ADAR

Peraşa Özetİ
[www.chabad.org]
(Şemot 21:1-24:18)

 

Sinay'daki tecrübenin ardından Tanrı Yisrael Ulusu için bir dizi kanun verir. Bunlar arasında, Yahudi köleler; cinayet, adam kaçırma, saldırı ve hırsızlık konularındaki cezalar; zarar ve tazminatları konu alan medeni kanunlar; borçlanma kuralları; dört çeşit emanetçi ve mahkemelerde adaletin yerine getirilmesi için gereken kurallar vardır.

Peraşa ayrıca yabancılara karşı yanlış davranmamak, yıl içindeki bayramlar, Yeruşalayim'deki Bet-Amikdaş'a getirilmesi gereken tarımsal bağışlar, et ve sütün birlikte pişirilmesi yasağı ve dua konularına değinir. Böylece Mişpatim peraşası, 23 "yap", 30 "yapma" şeklinde olmak üzere, toplam 53 mitsva içerir.

Tanrı Bene-Yisrael'i Erets-Yisrael'e getireceğine söz verir ve buranın sakinlerinin putperest uygulamalarından etkilenmemeleri konusunda uyarır. Bene-Yisrael, Tanrı'nın emrettiği her şeyi "yapacaklarını ve dinleyeceklerini" beyan ederler. Moşe Rabenu, Yisrael kampının sorumluluğunu Aaron ve Hur'a bırakarak Sinay dağına çıkar ve Tanrı'dan Tora'yı almak üzere orada kırk gün kırk gece kalır.

Mİ-DRAŞ YİTSHAK
Rav İsak Alaluf
KARMAŞIK SORULAR

 

Tora Yitro ve Mişpatim peraşalarına gelene kadar çok fazla kurallardan söz etmez. Çok fazla etik değerin öğretildiği ve örnek bir insan olmanın gereklerinin işlendiği hikayelere yer verir. Ancak Yitro peraşasındaki on emir bitimiyle birlikte “veele amişpatim” işte bunlar da kanunlardır diye başlar ve yaşamımızı şekillendiren kanunları birer birer öğretir.

KARMAŞIK SORULAR

“Matan Tora” yani Tora’nın verilişinin öncesinde kullanılan bir cümle kafamızda soruların oluşmasına neden olur. “Ko tomar levet Yaakov vetaged livne Yisrael” cümlesinde sözlerin önce “bet Yaakov” olarak nitelendirilen kadınlara söylenmesinin gereğine işaret edilmektedir. Başka bir deyişle Tora kadınları erkeklerin önüne koymuştur. Talmud Tora mitsvası gibi zamana bağlı olan birçok mitsvadan “peturot” kabul edilmelerine rağmen neden bu önceliği onlara vermiştir sorusu akıllarda yer almaya devam eder.

Yine Tora almadan önce Bene Yisrael hakkında “am segula” ifadesi kullanılır. Bazı bilgeler bu özelliği Kabala’nın temellerinden biri olan Sefirot’un duruşuna bağlar. Avraam hesed ile sağda, Yitshak gevura ile solda Yaakov da tiferet ile ortada bulunmakta ve ortaya bir “segol” şekli çıkmaktadır. Bu yüzden toplum bu şekilde çağrılır.

Ancak Raşi bu terimi değerli bir hazine olarak açıklamaktadır. Bene Yisrael son derece değerli bir hazinedir ve Tora bu hazineyi bu şekilde isimlendirmektedir. Bunun nedenini bulmak için biraz kafa yormak gerekir.

Tora’nın verilişi sırasında sadece Sinay dağı orada değildir. Tanrı Moria dağını da alır ve Sinay dağının olduğu yere getirir. Yeruşalayim’deki Moria dağının Tora’nın verilişindeki yeri ve etkisi nedir sorusu da oldukça manalıdır.

Gemara Masehet Şabat’ta Moşe’nin Tora’nın verilişini bir gün geciktirdiğini öğretir. Bilgeler arasındaki 6 Sivan mı yoksa 7 Sivan mı tartışması nasıl sonuçlanmıştır bilinmez ama bilginlerin ortak görüşü Tora’nın Şabat günü verildiği ve bunun için Moşe’nin olayı bir gün ertelediğidir. Moşe neden bu büyük olayı bir gün geciktirmek istemiştir?

YİRAT ŞAMAYİM

Bu soruların yanıtlarını verebilmek için Pirke Avot’un üçüncü bölümünün dokuzuncu Mişna’sına bakmak gerekir: Rabi Hanina ben Dosa tarafından getirilen Mişna’da günah korkusu ki Rabiler bunu Yirat şamayim yani Tanrı korkusu olarak irdelemektedirler bilgeliğinden fazla olan bir kişinin bilgeliğinin var olmaya devam edeceğini ancak bilgeliğinin Tanrı korkusundan daha fazla olan bir kişinin bilgeliğinin ise sürdürülemez olduğunu öğretmektedir.

Çünkü Tora öğrenimi eğer bir kişiyi olumlu yönde değiştiriyorsa, ona bir şeyler katıyorsa bu bilgelik o kişi tarafından yaşamını daha iyi yönlendirmek için kullanılmıştır. Aksi durumda ne kadar çok şey bilirse bilsin bu kişinin bilgeliği karakterine yansımadığı zaman elde edilmiş bir şey var sayılmamaktadır. David Ameleh Teilim’de “reşit hohma yirat Aşem – bilgeliğin başlangıcı Tanrı korkusudur” diyerek bu tezimize katkı sağlar.   

Gemara Masehet Şabat 31’de Rabi Şimon ben Lakiş şöyle öğretir: Yeşayau’da yer alan bir pasuk şöyle demektedir: “ emunat iteha hosen yeşuot hohma vadaat” Gemara altı sözcükten oluşan bu pasuğun Mişna’nın altı cildine gönderme yaptığını söyler. Eğer bir kişinin cebinde, bilgi dağarcığında Mişna’nın altı cilti yer etmişse o son derece bilgili bir insandır. Yalnız Gemara nedense pasuğun devamının okunmadığını hatırlatır. Pasuğun devamında “yirat Ad... i otsaro – Tanrı korkusu o hazinesidir” demektedir. Yukarıda dediğimiz gibi bütün “Şas” aklında bile olsa Tanrı korkusu yoksa bu çok fazla bir şey ifade etmemektedir.

Şulhan Aruh birinci siman ve birinci alaha’da Rabi Yosef Karo “yitgaber kaari – aslan gibi cesur ol” der ve yataktan bir aslan gibi kalkmamız gerektiğini öğretir. Rabi Moşe İserles yani Rama buraya yaptığı eklemede RaMBaM’ın More Nevuhim kitabından öğreti getirir ve “şiviti Ad… lenegdi tamid” der. Bu pasuk Tanrı’nın varlığının nerede olursak olalım her zaman gözümüzün önünde olmasıdır. Evde yalnız bile olsak bizi izleyen Tanrı’nın varlığı asla göden kaçmamalıdır. Şulhan Aruh dahi kuralları sıralamaya yirat şamayim ile başlamakta bilgeliği daha ileriye bırakmaktadır.

Kişinin Tanrı korkusunun olup olmadığı etrafında kimse yokken anlaşılır. Kişi herkese gösteri yapmak istediği zaman sinagogta veya toplum içinde mükemmel davranabilir ama asıl olan etrafında kimse yokken bunu Tanrı’ya gösterebilmesidir. Eğer sinagogta Tanrı’nın karşısında yaprak gibi titriyorsak işimize gittiğimiz zaman da Tanrı tam karşımızdaymış gibi hareket etmemiz gerekir. Elbette nasıl olursa olsun Tora öğrenmenin bir değeri vardır. Ama asıl olan Tanrı korkusu ile birlikte Tora öğrenimini birleştirebilmektir.

Masehet Yoma’da Rabi Yanay şöyle bir duyuru yapar: “Evi olmayıp da evine kapı yapan kişiye ne yazık.” Raşi bu Gemara’yı şöyle anlatmaya çalışır. Ev insanın içindeki Yirat şamayim’e tekabül eder. Kapı da “şaar” olarak bilinir ve Talmud Tora’yı sembolize eder. Kişide eğer Yirat şamayim yoksa o kapıları geçmesi aşması ve ilerlemesi çok da fazla bir şey ifade etmez.

ŞİMDİ DE CEVAPLARI VERELİM

En baştaki sorularımıza dönecek olursak “ko tomar levet yaakov” ifadesi aslında kadınları erkeklerin önüne almış değildir. Rabilerin açıklamalarının ışığında kadınlarımız yirat şamayim’i temsil ederler. Erkekler ise Tora öğrenimi demektir. Öncelikle Tanrı korkusunun yerleşmesi ardından da Tora öğreniminin yerleşmesi esastır.

Toplum “Am segula” olarak adlandırılmıştı. Raşi bunu “otsar Habib – değerli hazine” olarak nitelerken Yeşayau’daki pasuk ve buna ilişkin Gemara “yirat Ad… i otsaro” ifadesine gönderme yapar. Raşi’nin ve Gemara’nın açıklamasının ışığında bu toplum Tanrı korkusu olan bir toplumdur ve bunu “Am Segula” olarak çağırılmakla göstermektedir.

Yaakov Avinu Moria dağında Yeruşalayim’de bir rüya görür. Uyandığı zaman “ma nora amakom aze” derken bu yerin Tanrı korkusunu ona hissettirdiğini beyan etmektedir. O yer yani bet Amikdaş’ın inşa edildiği yer aslında Tanrı korkusu dediğimiz olayın en fazla hissedilmesi gereken yerdir. Teilim 68 numaralı mizmorun son cümlesinde “nora E.lokim mimikdaşeha” demekte ve Bet Amikdaş ile sinagogların Tanrı korkusunun en iyi hissedildiği yerler olması gerektiğini öğretmektedir. Bu yüzdendir ki Tanrı matan Tora zamanında Tora’yı simgeleyen Sinay dağının yanına Tanrı korkusunu simgeleyen Moria dağını getirmiş ikisinin bir arada yürümesi gerektiğini göstermiştir.

Belki de bunun için Moşe Tora’nın verilişini bir gün geciktirmek istemiştir Tanrı da onunla aynı fikirdedir. Çünkü Tora’nın Şabat günü alınmasını istemiştir. Şabat yirat şamayim için bir simgedir. Zohar Şabat’ı kutsamanın birçok olumlu getirisi olduğunu öğretir. Zohar Hadaş ise Tora’nın ilk sözcüğünde bunu gösterir ve “Bereşit” sözcüğü için “yere Şabat” ifadesini kullanır. Bu iki sözcük de aynı harflerle yazılmıştır. Şabat gününü korumak Tanrı korkusunun bizzat kendisidir. Şabat gününü sadece befaresya (herkese karşı) değil en yalnız olduğu anlarla bile koruyabilmek bunu gösterir.

İspanya enkizisyonundaki converso tabir ettiğimiz kişiler dışarıda Hıristiyan görülmelerine rağmen kendi içlerinde Yahudiliği uygulamaktadırlar. Günümüzde ne yazık ki ters converso dediğimiz guruplar türemiştir. Herkese Şabat veya Yahudilik ile ilgili ne kadar hassas olduklarını gösterip yalnız kaldıklarında akıllarına eseni yapanların sayısı hiç de az değildir. Yahudilik sadece bir Tefilin için ne kadar para harcandığı, en güzel Etrog’un kimde olduğu, her Kaşerut’un yeterli olmadığı tartışmalar değildir. Bunlar elbette güzel şeylerdir ama asıl olan Yirat Şamayim konusunda gerekli adımları atabilmektir.

Bu hafta okuduğumuz peraşada Yahudiler “naase ve nişma” derken aslında Tora’yı bir korku ile sahiplenmektedirler. Zamanla kalplerine giren ve yerleşen Tanrı sevgisi onları gerçekten yirat şamayim sahibi yapmış ve Yahudilik bütün çalkantılara rağmen dimdik ayakta kalmayı başarmıştır.

Bunu sağlamanın belki de en güzel yolu Musar öğrenmektir. Sefarad yeşiva öğrencileri haftada birkaç saatlerini mutlaka Musar dersi için ayırırlar. Musar Tanrı korkusunu veren derstir. Elbette popüler söylemlerde olduğu gibi Gemara tahsili son derece önemlidir. Ancak Musar evin ta kendisi Gemara ise kapılarıdır. Ne ev kapısız ne de kapı evsiz olmaz. İkisinin birleşimi kişiyi yanlış yaklaşımlardan koruyacaktır. 

DİVRE TORA
Amoel Albert Gerşon

 

Perasamız Veelle (bunlar) kelimesi ile başlamaktadır. Tora yorumcularımızdan Raşi bu kelime ile başlaması demek, bir önceki peraşanın devamı olduğunu gösteriyor yorumunu getirir. Başka deyiş ile on emirin anlatıldığı Yitro peraşası ve bu peraşadaki hükümler, bütün halk tek vücut iken Sinay dağında verilmiştir. Gök gürültüleri ve şofar sesleri bu kanunlara da eşlik etmiştir. 

Ramban daha ileri giderek Mişpatim peraşasındaki kanunların, on emirin her birinin açıklaması olduğunu söylemektedir. Yitro peraşasında (20:19) Tanrı, Moşe’ye Bene Yisrael’e söyle ve onlara deki: 
“siz gördünüz, gökyüzünden sizlere konuştum” pasuğunun on emirdeki ilk emire denk geldiğini  (20:20).

“Bana gümüşten, altından Tanrılar yapmayın” pasuğunun on emirin ikincisine denk geldiğini  (20:22)

“Mizbeah inşa ederken metal kullanılmaması gerektiği” konusundaki pasukta ise on emirin öldürme emrine denk geldiğini açıklar.

Bir bakıma Yitro paraşasının sonundan başlayarak Mişpatim peraşası on emiri tek tek açıklamaktadır.

Bir örnek daha verirsek anne ve babasına el kaldıran ölmelidir pasuğu da, anne ve baba saygısının önemini vurgulayarak  beşinci emri anlatmaktadır.

Peraşadaki her kural on emri sırası ile izah etmektedir. 

Son emir de;  arkadaşının malına göz dikme şeklindedir.

Ramban peraşadaki 53 emrin (30 ase 23 lo taase) bu emiri açıkladığını ifade etmektedir. Parasal konular, insanlar arası diğer ilişkiler hep bu emri anlatır. Ramban kendine sorar, madem peraşa on emri açıklıyor neden kölelik konusu ile başlıyor? Cevabında; bu konu ilk emirdeki ben sizi köle olduğunuz Mısır'dan çıkaran Tanrıyım sözü ile ilgilidir der. Bu emrin yine İbrani köle gibi altıncı sene sonunda Şemita yılında dinlendirilmesi gereken toprak ile bağlantılı olduğunu açıklar. Şemita yılında toprağı dinlendirmeyip ekmek bene Yisrael’in galuta (sürgüne ) çıkmasına sebep olduğu gibi İbrani köleyi de serbest bırakmamak galuta sebep olur.


Talmud Yeruşalmi masehet Roş Aşana’da bu haftaki aftarada kölelik ile ilgili pasuğa dayanarak bu peraşadaki İbrani köle emrinin daha Mısır'dan çıkmadan Vaera peraşasında Moşe’ye verildiğini yazmaktadır, neden olarak da bu emirin uygulanabilir olması İbranilerin hepsinin köleliğin ne olduğunu anlamları durumunda mümkün olabilecektir. Karşındaki kişinin ne hissettiğini anlamak emri daha iyi uygulamayı sağlar 

Bu peraşa kanunlarını uygulamak insan ilişkilerini mükemmel kılmak empati ile olur ve böylece karşımızdaki insanın sıkıntısını hissedersek o zaman içimizdeki Mısır'dan manevi kölelikten kurtuluruz ve gerçekten özgür oluruz. 

Mısır çıkışı bizi özgür yaptı, Tora öğrenimi ve bu kurallarda bizi manevi olarak özgür kılar Tanrı’nın isteği olsun ki bizim neslimizde ilahi özgürlüğü tadalım AMEN .

GENÇ NESİLDEN ÖĞRENİYORUZ
Beri Bahar

 

Bu haftaki Peraşa da, yani Şemot 24:12’de diyor ki :Tanrı, Moşe’ye “Huzurum’a – dağa – çık ve orada kal” dedi. “Sana, yazdığım taş levhaları; [halka] öğretilmesi için Tora’yı ve Emir’i vereceğim”. Berahot gemarasında sayfa 5a’dan öğreniyoruz ki, pasukta geçen taş levhalar(Luhot Aeven) aslında 10 emiri kastediyor, Tora(veatora) yazılı Torayı kastediyor, Emir(veamitsva) Mişnayı, yazdığım(aşer katavti) kelimesi neviim ve ketuvimi, öğretilmesi için (leorotam) kelimesiise Gemarayı kast ediyor, ve aslında sadece 5 kitap değil bütün Tora Moşe’ye Sinay’da verilmiştir.

 Tora’yı anlamanın birkaç yolu vardır. Bunların baş harfleri PaRDeS kelimesinde toplanmıştır. Pşat (basit) yazının basit anlamı, Remez(iz) yazıda saklanmış şeyler, Draş (iç yüzü)yazının örtülü anlamı ve Sod (gizem) yazının gizli anlamıdır. “Şivim panim latora” deriz, Toranın yetmiş yüzü vardır. Pasukta geçen leorotam kelimesinde bir sır saklıdır. Kelimenin baş harfi lamed’in sayısal değeri 30, kelimenin son harfi memin sayısal değeri 40’tır. İkisi birlikte 70 eder ve aradaki harflerin yerini değiştirdiğimizde Tora kelimesini elde ederiz. Bu gözümüzün hangi pencereden baktığıyla alakalıdır, bu öğretiyi göz anlamına gelen ayin kelimesinde bulunan ayin(ע) harfinin sayısal değerinin 70 olması tamamlar niteliktedir.

Bir diğer konu: peraşa 21 : 13 de diyor ki : “Fakat pusu kurmamış ve [bu olayı] Tanrı ona rast getirmişse, sana, [katilin sığınabileceği bir yer sağlayacağım.” Burada dikkatimizi çekmesi gereken nokta –Tanrı rast getirmişse –. Birini gerçekten istemeden veya yanlışlıkla öldürmemiz bize katil sıfatının verilmesi için gerçekten uygun bir durum mudur? Bunun faturasının bize çıkarılması adil midir?  Öncelikle kabullenmemiz gereken durum bazı şeyler bizim anlama kapasitemizi aşan boyutlardadır. Rabenu Behaye’den öğreniyoruz ki; Dünyada meydana gelen hiçbir şeyin rastgele olmadığı, Tora’nın temel prensiplerinden biridir. Her olayda Tanrının parmağı vardır. Bir insan başkasını yanlışlıkla da olsa öldürme travmasını yaşadıysa, bunu ona “Tanrının rast getirdiğini” bilmelidir. Özetle biz eğer Adam Arişon’dan bugüne yaşamış olsaydık belki o zaman anlayabilirdik ki bu olayın adil veya adil olmadığını, fakat bu senelere kıyasla yanında çekirdek kalan ömrümüzle bunu idrak etmemiz pek mümkün değil. Tanrının bize rast getirdiği şeyleri sevgiyle kabullenebilmemiz dileğiyle.

YAZILI VE SÖZLÜ TORA
Rav İsak Alaluf
ŞEMUEL – ŞAUL’UN PELİŞTİ SEFERİ

 

Düşmanların topraklarına devamlı saldırıları gören Şaul devamlı bir ordu kurar ve başına oğlu Yeonatan’ı getirir. Yeonatan Peliştiler’in yakında olduklarını görünce ani bir baskınla onları uzaklaştırır. Peliştiler bunun üzerine çok kalabalık bir ordu kurarlar ve saldırıya geçerler. Şaul yabancı orduyu topraklarında görünce Şofar çalar ve halkı Gilgal’a çağırır. Şemuel Anavi savaşa çıkmadan beklemelerini çünkü korban keseceklerini söyler. Şaul peygamberin geciktiğini ve halkın sabırsızlandığını görünce korbanları kendisi keser. Şemuel yapılan bu itaatsizliği görünce üzülür ve Şaul’a krallığının ebedi olmayacağını söyler. Yeonatan adamalrı ile beraber Pelişti karagahını basar ve onları bozguna uğratır.
 

MİMAAYAN
Rav İsak Alaluf
KIZ VE ERKEK ÇOCUKLAR

 

Gemara masehet Nida’da kişinin ilk çocuğunun kız olmasının daha sonra gelecek erkek çocuklar için iyi bir işaret olduğu yazılıdır. Çünkü erkek çocukları yetiştirmek özellikle Tora yolunda yetiştirmek zordur. Ancak kız çocuğu bir abla olarak anne ve babasına yardımcı olabilir. Bu basit açıklamanın yanı sıra biraz daha derinlerde başka bir açıklama da vardır. Kız çocuğu yirat şamayim anlamına gelir. Erkek çocuk ise Talmud Tora’dir. Önce kız çocuğun olması kişide öncelikle Tanrı korkusu olduğu anlamına gelir. Daha sonra Talmud Tora basamaklarını çıkmak daha kolaydır. Mişle 31. bölümdeki “Eşet hayil” ilahisinde “yirat Ad… i titalal” derken işaret zamiri olarak dişil kullanır. Bu da kız çocuğun Tanrı korkusunu simgelediği konusunda doğru orantı kurmaktadır.

HER HAFTA İKİ ALAHA

 

*Talit’in temiz ve yırtılmamış olmasına özen gösterilmelidir.

*Yeni bir Talit alındığında “leitatef betsitsit” berahasından sonra “şeeheyanu” berahası söylenmelidir.

HAFTANIN SÖZÜ

 

Çoğu kişiler ellerindeki olanakların farkında olmazlar. Sonsuz ihtiras içinde olan kişi sahip olduğu nimetleri kaybetme tehlikesi içinde olur. (Talmud Sanedrin 106/1)