Bu Hafta İçin Saatler 

 21TEVET

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5776

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

16:17

   17:27

-----

Yeruşalayim

16:19

17:39

Tel Aviv

16:27

    17:29

  2 OCAK 

Tel Aviv

16:32

17:34

İstanbul

16:30

    17:12

2016

İstanbul

16:38

17:19

İzmir

16:41

17:31

 

İzmir

16:47

17:37

     ŞEMOT- שמות

                                                                                                                                              

                                                                                             

                                                                                        PeraşaÖzetİ
                                                                                   [www.chabad.org]

 

 

Bene-Yisrael Mısır’da çoğalırlar. Onların gittikçe artan nüfusundan korkan Paro, onları köleleştirir ve Yahudi ebeler Şifra ile Pua’nın bütün erkek bebekleri doğum sırasında öldürmelerini emreder. Onlar bu emre uymayınca, kendi adamlarına İbrani bebekleri Nil nehrine atmaları talimatını verir.

Yaakov’un oğlu Levi’nin kızı olan Yoheved ile kocası, Levi kabilesi lideri Amram’ın bir oğlu olur. Bebeği Paro’nun görevlilerinden gizleyemeyecek hale geldiklerinde, onu bir sepet içinde nehre bırakırlar. Bebeğin ablası Miryam uzak bir köşeden seyreder. Paro’nun kızı bebeği bulur, onu kendi oğlu gibi yetiştirir ve ona Moşe adını verir.

Moşe gençliğinde kardeşlerinin çektiği zorlukları fark eder. Bir Mısırlı’nın bir İbrani’yi dövdüğünü görür ve Mısırlı’yı öldürür. Ertesi gün iki Yahudinin kavga ettiklerini görür; onları uyardığı zaman, önceki gün yapmış olduğu eylemi ihbar ederler ve Moşe Midyan’a kaçmak zorundakalır. Orada Yitro’nun kızlarını kurtarır. Onlardan biriyle – Tsipora’yla – evlenir ve kayınpederinin sürülerine çobanlık etmeye başlar.

Tanrı, Sinay dağının eteklerinde yanan bir çalı ile Moşe’nin dikkatini çeker ve orada onunla temas kurar. Ona Paro’ya giderek şu talepte bulunmasını söyler: “Halkımı salıver ki Bana ibadet edebilsinler!” Moşe’nın ağabeyi Aaron onun sözcüsü olarak görevlendirilir. Mısır’da, Moşe ve Aaron Bene-Yisrael’in ileri gelenlerini toplarlar ve onlara kurtuluş zamanının geldiğini söylerler. Halk onlara inanır; ancak Paro halkı salıvermeyi reddeder ve Bene-Yisrael’in çektikleri eziyetleri arttırır. Moşe, Tanrı’ya dönüp isyan eder: “Buhalka neden ters davrandın?”. Fakat Tanrı, kurtuluşun çok yakında olduğu sözünü verir.

 

                                                       Mİ-DRAŞ YİTSHAK

                                                              Rav İsak Alaluf

    BİZ, BİZ OLDUĞUMUZ ZAMAN

“Vayomer el amo, ine am bene Yisrael rav veatsum mimenu. Ava nithakema lo …. -  Halkına dedi ki işte İsrael oğulları bizden kalabalık ve güçlüdür. Gelin onlara karşı kurnazca hareket edelim… “ (Şemot 1/9)

Yukarıda okuduğumuz cümleler Paro’nun kendi “Yahudi Sorunu”nu çözebilmek için ürettiği bir çare olarak görülmekte ancak çok da açık belirtilmemektedir. Belki onların çoğalmalarını engelleyecek bir formül arayışındadır belki de onları hepten yok edecek bir yol istemektedir. Belki onları köleleştirip onlardan maksimum düzeyde fayda sağlamayı ve ileride sözünü ettiği gibi meçhul bir düşmanla birleşmelerini engellemek niyetindedir. Eski çağlardaki Yahudi olmayan Septuagnita ve Vulgate gibi çevirmenler Mısırlılar’ın İsraeloğullarından korkmalarının nedenini açıklayan pasuğu “bizden çok kalabalık ve güçlüler” şeklinde çevirirler ki bu asıl anlamdan uzaktır.  Çünkü Mısır krallığında yaşayan İbraniler hiçbir zaman Mısırlılar’dan sayıca daha kalabalık olmamışlardır. Buber, Mendelssohn, Hirsch gibi  son zamanların Yahudi çevirmenleri  bu cümleyi asıl anlamamız gereken şekilde çevirirler. “İsraeloğulları bizler için çok kalabalık ve güçlüdürler.” Kısacası Bene Yisrael Mısır’da yerli halkın baş edemeyeceği kadar kalabalık ve güçlüdürler. Ancak açıklayıcıların anlamakta zorlandıkları bu cümleyi izleyen cümlelerdir. Paro onlara karşı “akıllıca – zekice veya kurnazca” hareket etmekten söz etmektedir ki bu bir azınlığı kontrol edebilmek için garip bir yöntemdir. Zor kullanarak, savaşarak en azından sindirerek bile onları kontrol altına mümkün iken neden Paro bu yolu tercih etmektedir?

Ramban bu konuyu şöyle irdeler: Firavun ve onun destekleyicileri için Bene Yisrael’i kılıçla yok etmek mümkün ve akılcı değildir. Bunun ilk akla gelen üç nedeni vardır: İlki, Bene Yisrael asla Paro veya Mısır halkına ihanet etmemişlerdir. İhanet ve düşmanlık olmadan böyle bir karar vermek krallık otoritesini sarsmak anlamına gelecektir. Etraftaki krallıklar böyle bir kararı sorgulayacak ve Mısır krallığı prestij kaybedecektir. En zalim krallık bile bir yargı kararı olmadan böyle bir kıyıma girmeyecektir. İkincisi kendi halkına danışmadan böyle bir kararı alması mümkün değildir. Mısır halkı komşularından şikayetçi değildir. Tam tersine onlarla birlikte yaşamaktan hoşnuttur. Bu  konuda Paro destek bulamayacaktır. Üçüncüsü ise Bene Yisrael kuzular gibi ölüme gidecek kadar çaresiz değillerdir. Onlar güçlü ve kalabalıktır ve icabında Paro’nun güçleri ile savaşacak kendilerini savunacak  kuvvetleri vardır.  

Bu yüzden Paro önce onları zayıflatmak yoluna gider. Vergilerle ekonomik olarak güçten düşürür. Bu onlara köleliği getirir. Sürekli olarak onları çalışmayan ve tembel köleler olarak tanıtır ve halkını kendi yanına çekmeye çalışır. Hatta o kadar inandırıcı olur ki Moşe Ve Aaron’un ilk ziyaretleri sonrasında Bene Yisrael,  Aaron ve Moşe’ye karşı gelir “ellerine bizi öldürmek için kılıç verdiniz” diyecek kadar ileri giderler. 

Daha sonra ebeler yolu ile geleceklerini silmeye çalışır. Bunda başarılı olamayınca halk iradesini de yanına alarak evlerden bile İbrani çocuklarını toplama ve yok etme çabasına girişir. Bu noktada halk artık Paro’nun yanındadır. İbrani evlerini bir bir dolaşarak Nil nehrine atabilmek için çocukları bizzat Mısır halkı aramaya başlar. Artık “iyi komşuluk” tarihe gömülmüştür. Halk liderin yanındadır ve onun arzularını harfiyen yerine getirmeye kararlıdır.  

Tarih tekerrür eder ve etmiştir de. Yahudiler nerede bulunursa bulunsun zaman içinde bu durumlarla karşılaşmışlardır. Öncelikle tarihten gelen “iyi komşuluk ilişkilerinin” onları koruyacağına inanmışlardır. Bu hiçbir zaman işe yaramamıştır. Bazen “gerekli ve katkı sağlayan bir halk” oldukları inancına kapılmışlardır ki bu doğru bir saptama olsa bile bundan vaz geçmeleri hiç de zor olmamıştır. Bazen de uzun yıllar süren “birliktelik ve kader birliği” bir zarar gelmeyeceği konusunda ilham vermiştir ama bu da onlara yardımcı olmamıştır. Paro her zaman halkını etkileyecek yöntemi bulabilmiştir.

Şimdi bu durumda Bene Yisrael ne yapmalı ve nasıl davranmalıdır. Bunu Tanrı Tora’nın satırlarında açık ve net bir şekilde belirtmektedir. “Kemaase erets Mitsrayim aşer yeşavtem ba lo taasu uhmaase erets Kenaan aşer ani mevi ethem şama lo taasu uvhukoteem lo telehu. Et mişpatay taasu veet hukotay tişmeru lalehet baem ani Ad.. E.loehem – orada oturduğunuz Mısır ülkesinin yaptıkları gereğince yapmayınız. Sizleri getirmekte olduğum Kenaan ülkesinin yaptıkları gereğince de yapmayınız ve kurallarınca yürümeyiniz. Yargımca yapınız  ve  yürümek için kurallarımca gidiniz ve Tanrı’nız Aşem’im. (Vayikra 18/ 3 – 4)

Burada bir konuya da açıklık getirmek gerekir. Doğal olarak  Tora’da Mısır ülkesi ve Kenaan ülkesinden söz edilmektedir.   Ancak bu temel kural tarih boyunca bulunduğumuz her yer için geçerlidir. Biz ancak biz olduğumuz zaman güvende oluruz.

 

                                                                                       DİVRE TORA

                                                                                   Rav Yeuda Adoni

Peraşamız Yaakov Avinu’nun oğullarının isimleri ile başlar.

Şelomo Ameleh  Mişle kitabında şöyle der: Güzel bir mücevher insan bedenine yakıştığı gibi, bilge kişiden duyulan işitilen ve öğrenilen sözler de bedene ve ruha güzellik verir.

 Esas olan, genç yaşta ahlaki ve güzel olan her şeyi öğrenmektir. Bu şekilde kötü dürtülerimiz(Yetser ara) bastırılır ve iyi dürtülerimiz(Yetser atov) güçlenir. Bu nedenle gençleri eğitmek  çok faydalı bir davranıştır.

 Şelomo Ameleh Mişle kitabının değişik bir yerinde de “Nasihatı çocuğundan esirgeyen, onu sevmediğini gösterir” diye yazılıdır.Bu nedenle , anne ve babalar çocuklarını güzel ve eğitici bir şekilde yetiştirmeleri gerekir.

 Yaakov Avinu da evlatlarını güzel sözler ve eğitici bilgilerle yetiştirmiştir. Bu nedenle hepsi Tsadik dürüst ve örnek insanlar olarak yetişmişlerdir.

Yaakov Avinu’nun evlatlarını babalarına laik insanlar olarak vasıflandırırlar. Raşi yorumlarında şöyle der: Şemot  peraşasında neden Yaakov Avinu’nun isimleri belirtilmiştir?  Zira iki peraşa önce Vayigaş peraşasında bu isimler belirtilmişti. Tanrı gece gökyüzünü aydınlatmak üzere yıldızları çıkardığında ,sayarak çıkarır ve sayarak yerlerine getirir. Tsadik insanlar da ,yıldızlara benzer bu dünyayı aydınlattıkları gibi cennette de o ışıklarını kaybetmezler.

 Çok değerli yorumcular olan Rabenu Bahye, Hazkuni’ye derler ki : Yaakov Avinu bütün çocuklarını ve torunlarını dahi, kendi seçtiği eşlerle evlendirmiştir.

 Peraşamızın akışında okuduğumuz, Yosef ve kardeşlerinin ölümü bize bu öğretiyi vermektedir. Tanrı daima vardır ve o her zaman bizimledir.

Bene Yisrael Mısır’da çoğaldılar .

Yosef Atsadik uzun yıllar baba ocağından aile çevresinden uzak kalmasına rağmen, dürüstlüğünden inancından baba evinde aldığı eğitimden hiçbir şey kaybetmemişti.

Mısır’ın başına yeni bir kral geçmişti.  Tefsirlere göre gerçekten ,kral ölmüş ve yeni  bir kral geçmişti diyenler olduğu gibi,yeni kral da, aynı kraldı yani Yaakov Avinu’yu bilen Yosef  Atsadiki tanıyan kraldı. Ancak Yosef Atsadikin yaptıklarını unutmuş veya bilmek istememişti, ve Bene Yisrael üzerine baskılar yapmıştı. Bene Yisrael bu baskılar altında eziliyor ve Tanrı’ya yalvarıp,yakarıyorlardı.

Ulu Tanrı kurtarıcı olarak Moşe Rabenu’yu gönderir. Moşe Rabenu bu görevi almaktan tereddüt eder ve Tanrı’ya ne Bene Yisrael nede Paro bana inanmayacaklardır der.

Paro, Moşe Rabenu’ya Bene Yisrael’i göndermemekte ısrar edince, Moşe Rabenu Tanrı’ya ona yardımcı olması için yakarır. Tanrı da şöyle yanıtlar. Paroya ne yapacağımı şimdi göreceksin der.İleride okuyacağımız peraşalarda belirtildiği gibi on felaketten sonra Paro Bene Yisrael’i Mısır’dan çıkmasına izin verir.

 

                                                                    ASE   LEHA   RAV : KENDİNE RAV SEÇ

                                                                                   RAV ELİYAU KOEN Z’’L:MAHAZİKE-TORA

                                                                                                 BİRKAT AMİTSVOT

Mitsvalara Söylenen Berahot’lar

A-Giriş,Genel kurallar :

“Rabi Hananya Ben a-Kaşya omer: Ratsa A-Kadoş Baruh-U Lezakot et Yirael. Lefihah irba Laem Tora u-Mitsvot “  (Mişna Pirke Avot ) “ Rabi Hananya Bena-Kaşya şöyle der : Tanrı Yahudilere sevap kazanmaları için Tora [öğrenmeleri]ve  Mitsva’ları [yapmaları için] sayıca çoğalttı.”

Her Yahudi ferdi, hergün Tora öğrenmesine zaman ayırmalı ve Tanrı`nın emirlerini (Mitsvot) bilfiil yerine getirmelidir. Mitsvot`lar bilindiği gibi aktif      olarak yapılması gerekenler (mitsvot ase) ve yapılması yasak olanlar (Mitsvot Lo taase) diye iki büyük gruba ayrılır. Tora`dan yapılması gerekenlerin sayısi 248, yapılması yasak olanlar da 365 dir.

Bunlara ilave olarak ta Rabilerimiz birçok mitsva daha yapmamızı  buyurmuşlardır. (Derabanan) Bunlardan bir tanesi Mitsva`yı yapmaya başlamadan evvel, ona özel bir beraha söylememiz gerektiğidir. Örneğin Talet ve Tefilin giyip takmadan evvel onlara Beraha söylemelidir. Beraha söyleme mecburiyeti  yalnız Mitsvot ase`ler içindir.

Mitsvot`ları yapmaya başlamadan evvel Beraha söyleme kuralı, Mitsva`nın toplumun bireylerini kapsadığından  dolayı değildir. Örneğin yalnız herkesin yerine getirmeye mecbur olduğu Tefilin takma, Suka`da oturma, Şofar işitme gibi Mitsvot`lar değil, yapılmaları isteğe bağlı olan Şehita, Mezuza, maake (Dam,    Taraça gibi düşme tehlikesi olan yüksek yerlerin etrafına trabzan yapmak) gibi Mitsvot`lara da Beraha söylenir. Dahası da, Hanuka ve Purim gibi Rabilerimizin buyurduğu Mitsvot`lara da aynı şekilde Beraha söylenmelidir.

Mitsvot`lara Beraha söyleme gerekliliğinden kasit, mitsva`nın kendisini yerine getirirkendir. Mitsva`yı yapmak için gereken araç ve gereçleri temin ederken,onları var ederken değil. Örnek: Belli bir kumaştan Talet yapıp köşelerine Tsisit`leri takarken Beraha söylenmez. Talet hazır olduktan sonra giyildiğinde Beraha söylenir. Aynı şekilde Mezuza parşömenini yazarken (kelaf) veya da hayvan boynuzundan Şofar yaparken veya da Suka inşa ederken, onlara  Beraha söylenmez. Ancak Mezuzayı kapı sedirine çakarken, Şofar`ı Roş-aŞana`da çalarken, Suka`da otururken onlara Beraha söylenir.

Mitsvot`lara Beraha söylerken ayakta durmak gerekir. Posek`lerin bazılarına göre bu Mitsvot`lar altı tanedir.: Sefirat a-Omer, Tsisit (Talet), Şofar, Lulav, Berit Mila ve Birkat a-Levana .Yiyip içerek yapılan Mitsvot`lardaki Beraha`lar oturarak söylenir. Bazı örnekler: Pesah gecesi töreninde Matsa yeme mitsva`sı, Suka`da oturarak söylenen “Leşev ba-Suka” Beraha`sı.

 

                                                                                    TARİHİMİZDEN

                                                                           RABİ MEİR BAR EMANUEL YİTSHAKİ

Zehor LeAvraam kitabınun yazarı olan Rabi Avraam Avigdor’un Bet Din’inde göreve başlamıştır. Uzun yıllar Bet Din başkanı anlamına gelen Av Bet Din görevini sürdürmüştür. 1774 yılında Sultan 3. Mustafa döneminde Hahambaşı görevine atanmış, görevini 1. Abdülhamid döneminde de sürdürmüştür. RaMBaM üzerine yazdığı yorumlarıyla tanınır. Or Yekarot kitabının yazarı olarak bilinir.

                                                                                      MİMAAYAN

                                                                            KAYNAKLARIMIZDAN

                                                                                   Rav İsak Alaluf

Büyük liderler her zaman başkalarının çıkarlarını kendi çıkarlarını üstünde tutmuşlardır. Buna verilebilecek sayısız örnek vardır ve bunlardan biri de Hafets Hayim’in başından geçen olaydır.

Hafets Hayim’in öğrencilerinden biri bir gün ciddi bir hastalığa yakalanır ve doktorlar kendisine iyileşmesi için ümit vermezler. Öğrenci öğretmeninden bir beraha ister. Hafets Hayim kendisine bir başka öğrencisini bir beraha ile gönderir ve bunu asla ve asla kimselere söylememesi konusunda kendisini uyarır. Genç iyileşir ve sözünü belirli bir süre tutar. evlenmenin arifesinde ise bu sırrı gelin ile paylaşır.  

Uzun yıllar sonra gelinin kardeşi aynı hastalığa yakalanır. Gelin eşinden bu konuda yardımcı olmasını isteyince eşi onu kıramaz ve Hafets Hayim’den tekrar yardımcı olmasını ister. Rabi öğrencisinin yeminine sadık kalmadığını da öğrenmiş olur. 

Bir süre sonra adamın hastalığı nükseder. Hemen Hafets Hayim’e gelir. Rabi bu sırada yaşlı ve kuvvetten düşmüştür ve kendisine şöyle der: Keşke sana yardımcı olabilseydim. Uzun yıllar önce sen bana ricada bulunduğunda devamlı olarak kırk gün boyunca senin iyileşmen için oruç tutup dua ettim. Şimdi bunu yapabilecek güçte değilim. 

Hafets Hayim öğrencisi için kırk gün dua edip oruç tutarken “beraha” için bir başka genç adamı görevlendirmiş ve alçakgönüllü olduğunu ve “beraha” vermenin sadece kendisinde olmadığını göstermek istemiştir. Sonunda onun dilekleri kabul olmuş ve genç adam iyileşebilmiştir.  

İşte Moşe Rabenu’nun aradığı özellikteki lider böylesi yüksek vasıflara sahip olmalıdır. Alçakgönüllü ve kendini gereğinde feda edebilecek kalitede bir lider Bene Yisrael’in lideri olmaya layıktır.

                                                                                  HAFTANIN SÖZÜ

                                              Sözler ağızdan çıkan bir ok gibidir. Nereye saplanacağı belli olmaz.

                                                                                   (Rabi Dr. Avraham J. Twerski)