Haftanın Peraşası BülteniKorah, Midraş'agöre Moşe'nin eskiden beri karşıtı olan Datan ile Aviram'la birlikte, Moşe'nin liderliğine ve Aaron'un Koenlik sıfatına meydan okuyan bir isyan başlatır...

Bu Hafta İçin Saatler

3 Tamuz

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5775

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

19:09

20:29

-----

Yeruşalayim

19:10

20:30

Tel Aviv

19:29

    20:31

20Haziran

Tel Aviv

19:30

20:32

İstanbul

20:24

    21:07

2015

İstanbul

20:25

21:07

İzmir

20:27

21:17

İzmir

20:28

21:18

KORAH

                                                                                                                                

PERAŞA ÖZETI (Bamidbar 16:1-18:32)

[www.chabad.org]

Korah, Midraş’a göre Moşenin eskiden beri karşıtı olan Datan ile Aviramla birlikte, Moşenin liderliğine ve Aaronun Koenlik sıfatına meydan okuyan bir isyan başlatır. İsyancıların arasında, halkın ileri gelenlerinden, Koenlik müessesesine layık olduklarını ispatlamak için kutsal Ketoret (tütsü) sunmaya kalkan 250 kişi de vardır. Sonuçta toprak açılıp asileri yutar ve bir ateş ketoret sunumlarını yakıp tüketir.

Bunu takip eden salgın hastalık, Aaronun Ketoret işlemini gerçekleştirmesiyle sona erer. Aaronun asası, mucizevi şekilde tomurcuklanır ve Tanrı’nın onu Koen Gadol olarak atayışının bir kanıtı olarak badem üretir.

Tanrı, Koenlere, her tahıl ürününden, şaraptan ve yağdan “Teruma” adlı bir bölümün, davar ve sığırın ilk doğanlarının ve diğer bazı armağanların verilmesini emreder.

DİVRE TORA

                                                                                                              Rav İzak Peres

Bu peraşa, bir eşin kocası üzerindeki olumlu etkisi hakkında önemli bilgiler vermektedir  . Bir yandan Korah’ın karısı, kocasını isyana öncülük etmesi konusunda tahrik ederken, On Ben Pelet’in karısı bu komplonun içinde yer almaması konusunda kocasını ikna etmeye çalışır. Sonuçta On Ben Pelet diğerlerinin başına gelen kadereden kurtulmuş oldu.

Bir eşin ve annenin dünya olaylarını etkilemedeki rolü her zaman için göz ardı edilmiştir. Yahudi tarihinde Sara, Rivka, Rahel, Lea, Miryam, Devora, Rut ve Ester gibi pek çok kadın peygamber yer almıştır. (Megila 14 a) Her başarılı Yahudi erkeğinin arkasında, ona destek veren, yol gösteren ve ailesini koruyan bir o kadar başarılı Yahudi kadınının olduğu bir gerçektir.

 Yahudi anneler, her zaman için ailesini bir arada tutan  ve Yahudi hayatının direği görevini üstlenen önemli bir kişilik/ faktör olmuştur.

Tora’da  eşlere, can yoldaşlarına ‘Ona karşı gelen yardımcı’ anlamına gelen ‘ Ezer Kenegdo’ denmektedir.  Bu biraz çelişkili bir ifadedir. Kocasına destek olmakla yükümlü bir eş nasıl olur da aynı zamanda ona karşı gelebilir?

Ravlarımız bu ifadeyi şöyle açıklmakatadır: Erkekler genelde kendilerini yargılamakta başarısızdırlar. Kendilerini objektif bir şekilde değerlendiremez ve hatalarını göremezler. Bu durumda eşler, kocalarının mükemmel birer yansımalarıdır. Bir kadın, kocasını, onun gerçek yönlerini görebilecek kadar iyi tanıyordur. Eğer bir erkek Tanrının emirlerine itaat ediyor ve çevresine yardımcı oluyorsa, o zaman eşinin görevi kocasına destek ve yardımcı olmaktır.

Öte yandan, bir erkek başkalarına kötü davranıyor ve Tora’ya saygısızlık ediyorsa, o zaman eşinin görevi kocasına karşı gelerek , ona yanlışını göstermek ve kendisini geliştirmesinde ona yardımcı olmaktır. Bu bağlamda, bir eş kocasının eğilimlerine göre hem onun ‘yardımcısı’  hem de ‘ona karşı çıkan’ kişi olabilir. Her iki durumda da bir eşin Yahudi yaşamındaki rolü azımsanamaz.

‘Bir erkek karısı sayesinde kutsanır.’ (Bava Metzia 59)

Kim zengindir? İyi bir eşe sahip olan erkek. (Şabat 25)

İyi bir eş, Tanrının lutfudur. (Ben Sira)

Rav Yose şöyle demiştir: ‘Tüm hayatım boyunca karıma bir kez bile ‘karım’ demedim. Ona hep’Evim’ dedim(Gitim52) 

ÖZGÜR SEÇİM VE İNKAR

Rav Berti Derofe

Tanrı bize Sinay Dağı’nda Tora’nın verilişi sırasında bulunan herkesin ve onlardan çıkacak bütün nesillerin sonsuza dek Moşe Rabenu’nun peygamberliğine inanacağına dair garanti vermiştir. Pasukta da yazdığı gibi: “İşte, sana bulutun en yoğun bölümünde geleceğim. Bu sayede halk [Ben] seninle konuşurken duyacak. Sana da ebediyen inanacaklar” (Şemot 19:9) Bu yüzden kalbi, Sinay Dağı’ndaki o tecrübe sırasında verilen dinden sapan kişiler, orada bulunanların çocukları değildir. Hahamlarımızın da söylediği gibi kim ki Moşe Rabenu’nun peygamberliğinden şüphe ediyor, ataları Sinay Dağı’ndaki tecrübeyi yaşamamış demektir.(Rambam “İgerot Teman”)

Yeruşalmi Gemarası’nda şöyle yazılıdır: “Rav şöyle dedi: Korah apikorostu[1]… Korah o anda ‘Tora Tanrı tarafından verilmedi ve Moşe de peygamber değil’ dedi.” Yani Korah iki şeyi inkar etti. Tora’nın Tanrı kaynaklı olduğunu ve Moşe Rabenu’nun peygamberliğini.(Sanhedrin 80 Bölüm 1)

Rambam da İlhot Yesode A-Tora’da(8:1) Korah ve yandaşlarının Moşe’nin peygamberliğini inkar ettiğini kaydeder ve şöyle der: “Korah ve yandaşları Moşe’yi inkar ettiler ve toprak onları yuttu.”

Burada Rambam’ın İgerot Teman’da yazdığı ile İlhot Yesoda A-Tora’da yazdığı arasında bir çelişki görülmektedir. Rambam’ın “İgerot Teman”da yazdığına göre, Sinay’daki tecrübeyi yaşamış kişilerde inkarcılık olamaması gerekirken, Korah bu tecrübeyi yaşamış olmasına rağmen “kofer” yani başka bir deyişle “inkarcı” olmuştur ve Rambam bunu kendisi de dile getirmektedir.

Rabi Yaakov Yisrael Kanyevski bu soruya şöyle cevap verir: “Rambam’ın, inancında şüpheye düşen kişi Yisrael Halkı’nın soyundan gelmiyordur yazısında bahsettiği kişi, sadece kendisini yoldan çıkartacak hiçbir sebep yokken şüpheye düşüp inkar edenlerdir. Yani hiçbir Yahudi durduk yere, hiçbir çıkarı olmaksızın, Sinay Dağı’ndaki tecrübeyi yaşamadığından dolayı, gözümle görmediğim, hiç bir duyumla hissetmediğim bir varlığa inanmam diyerek Tanrı’yı inkar etmez.

Fakat kişi günahlar içine batmışsa, “ruah atuma” yani “manevi kirlilik” kişiyi inkarcılığa götürebilir. Örneğin; kişi, kendisini manevi olarak kirleten ve aptallaştıran, Tora’nın yasakladığı kaşer olmayan yiyecekleri yiyorsa bu onu inkarcılığa sürükleyebilir. Veya Tora’nın yasakladığı farklı şeyleri arzuluyorsa, kendi arzularını tatmin etme isteği onu inkarcılığa çok rahat sürükleyebilir. Birçok Tanrı’ya dönemeyen, Tora’yı uygulayamayan kişinin de asıl problemi budur.

Korah’ta da aynı problemi görmekteyiz. Arzu ettiği mevkiiye getirilmediğinden dolayı Moşe’ye kızar ve ondan intikam alabilmek için de inkarcılığa başlar. Hemen Moşe’ye aslında mantıklı olmayan sorular sorup, Moşe’nin, Tora’daki emirleri kendisinin uydurduğunu söylemeye başlar. Malesef kötü karakteristik özelliklerin baş gösterdiği yerde mantık da yavaş yavaş kişinin kendi çıkarı doğrultusunda çalışmaya başlar. Ve çıkarın insanlar üzerindeki büyük etkisi, kişinin nasıl da gözlerini bir anda kör edebildiği aşikardır.

Kişi eğer küçüklüğünden beri Tanrı ve Yahudiliğin gerçekliği inancıyla yetişmemişse, o sanki goyların kaçırıp kendi aralarında büyüttüğü bir Yahudi gibi sayılır. Aynı şekilde inkarcılar ve Tanrı’nın sözlerini önemseyenlerin yaşadığı bir ortamda ikamet eden kişiler de etraflarından etkilenebilirler.Çünkü bazen ufacık bir kelime, kişinin bilinçaltına girer ve oradan yıllarca çıkmayabilir. Bu yukarıda saydıklarımızın hiç biri Tanrı’nın “Ebediyen inanacaklar” garantisine girmez.

Bu dünya, özgür seçin dünyasıdır ve kötülüğün yolları hiç kimseye kapalı değildir. Kişi eğer kendisini manevi olarak kirletmek istiyorsa, kişiye o yönde davranması için yol açılır. Rambam’ın sözleri sadece ve sadece, Tora’nın kurallarından kurtulmayı arzulamadan, hiçbir çıkarları olmadan, sadece gözleriyle görmedikleri için Tanrı’ya inanmayanları kapsamaktadır.

ASE   LEHA   RAV : KENDİNE RAV SEÇ

RAV ELİYAU KOEN ZT’’L:MAHAZİKE-TORA

YAHUDİLİKTE  EVLENME ve BOŞANMANIN OLUŞUMU

H –Boşanmanın Tora`daki kaynağı

Devarim kitabının 24/1 bölümünde şu cümleyi okuruz: “Ki yikah iş işa, veaya im lo timtsa hen beenav, ki matsa ba ervat davar, ve katav la Sefer Keritut venatan beyada veşileha mibeto”  “Erkek bir kadınla evlendikten sonra, onda evlilik kurallarına aykırı bir hareketini bulursa ve gözünden düşerse, ona bir Boşanma Belgesi yazarak, eline verecek ve evinden yollayacaktır”.

Görülduğü üzere Yahudilikte Boşanma, aynen evlilikte olduğu gibi, çiftin dışında bir kimsenin veya bir mercinin ilânı ile değil, erkeğin bizzat kendisi veya vekili tarafından yazılan bir Boşanma Belgesi`ni  (Get)  karısının eline vermekle gerçekleşir. .Aynen Kiduşin`de olduğu gibi, gerek belgenin yazılışında, gerekse de belgenin karısına tesliminde, iki kaşer  (dinen uygun)  şahit`in  var olması gerekir.

Şahitler, boşanmanın var olduğunu sonradan ispatlamak için değil, Boşanmanın oluşumu için lüzumludur. Şahitlerin olmaması veya da kaşer olmayan (pasul) şahitlerin huzurunda yapılan boşanma, hiç olmamış gibi sayılır. Bu durumda evlilik statüsü devam eder.        

Kısaca Boşanmanın geçerli sayılabilmesi için, altı esas şartın yerine gelmesi lazımdır:

       1- Erkeğin vede Kadın`ın kendi arzuları ile boşanmaya karar vermeleri. Zoraki boşanma   geçersizdir.

2- Boşanmanın dini kurallara uygun yazılan bir Boşanma Belgesi   (Get)  ile olması.     

3- Boşanma Belgesinin bizzat kadının eline verilmiş olması.

          4-Boşanma Belgesi`nin kaşer şahitler önünde yazılması, imza edilmesi ve şahitlerin      huzurunda kadının eline teslim edilmesi.

       5- Boşanma Belgesi kadına verilirken, bununla evlilik ilişkilerinin bundan böyle  kesinlikle kesildiğini söylenmesi ve bilinmesi. 

       6-Boşanma Belge`sinin bizzat Koca`nın veya da vekili tarafından eşine verilmesi.

Esasında Tora`ya göre erkek, istediği vakit, karısının arzusu hilafına bile onu boşayabilir. Sonraları, takriben 11. Asırda yaşayan  Rabenu Gerşom - Meor Agola tarafından getirilen ve devrin bütün Rabileri  tarafından kabul edilen bir düzenleme ile, ancak kadının arzusu ile onu boşayabilir. Bu düzenlemeye Herem de Rabenu Gerşom denir.

Get almamış bir kadının, başka bir erkekle kurduğu temastan çocuk sahibi olmuşsa, o çocuk Mamzer sayılır ve hayatı boyunca hiçbir Yahudi kadını  ile evlenemez.

YAHUDİLİKTE KAVRAMLAR

El Gid Para El Pratikante

Orah Hayim bölümünde, Rabi Avraam Gumbinerin eseri Magen Avraam da yer alır.

RABİ AVRAAM GUMBİNER [Magen Avraam]: 5397 [1637] yılında Polonyanın Gumbin şehrinde doğmuştur. 18 yaşında iken Kozaklar’ın, ailesini nasıl öldürdüklerini görme felaketini yaşamıştır. Şehirden kaçmak zorunda kalmış, Lisa şehrine gitmiş ve şehrin Hahambaşısı Rabi Yaakov Gumbinerden ders almıştır. Rabi Avraam, yüksek bir öğrenim derecesine vardıktan sonra Kaliş şehrine gitmiş ve buradaki yeivanın başı olmuştur. Rabi Avraam hayatını ıstırap, keder ve çok büyük yoksulluk içinde geçirmesine rağmen, Magen Avraam adlı çok değerli kitabını yazmayı başarmıştır. Bu kitap Şulhan Aruhun Or Ahayim bölümünün açıklamasıdır. Açık ve berrak bir dill kullanması, açıklama ve yorum konusundaki eşsiz yeteneği ile öne çıkan Rabi Avraam, Talmud ve Alaha öğrenimi konusunda çok tecrübeliydi.

Magen Avraam kitabı tüm Yisrael tarafından kabul edilmiştir. Her ülkede öğrenci grupları, aralarında toplanır, Şulhan Aruhun Or Ahayim bölümünü Magen Avraam’ın açıklamaları eşliğinde öğrenirlerdi.

Rabi Avraam, Magen Avraam adlı kitabının dışında başka birçok kitap yazmıştır. En önemlisi Yalkut imoni üzerine yazdığı Zayit Raanan adlı açıklama kitabıdır. Rabi Avraam 5443 [1683] yılında ölmüştür.

Vilnalı Gaon Rabi Eliyau [GRA] , Şulhan Aruhun tümüne, kendi ismi ile anılan önemli bir açıklama yazmıştır.

VİLNALI GAON RABİ ELİYAU KREMER [GRA]: 5480 [1720] yılında Pesah’ın ilk günü dünyaya gelmiştir. Birçok Rav yetiştirmiş olan büyük bir aileye mensuptur. Küçük yaşından itibaren ender bir zekanın sinyallerini göstermeye başlamıştır. Henüz 7 yaşındayken Vilna merkez sinagogunda bir bilgi gösterisi yaptığı ve orada bulunan herkesi hayretler içinde bıraktığı anlatılır. 10 yaşına geldiği zaman ona öğretmen olacak ve Tora öğretecek hiç kimse bulamamıştır. Kutsal Torayı kendi kendine okumuş ve sırlarını ortaya çıkartmaya yönelmiştir.

Ailesi onu çok küçük yaşta evlendirmiştir. Evlendikten sonra kutsal dinimizi büyük bir kutsiyet ve sağlıkla öğrenmeye devam etmiştir. Hiç bir zaman bir Hahambaşılık ya da bir yeiva başkanlığı görevi almak istememiştir. Her zaman Talit ve Tefilini ile evine kapanmayı tercih ederdi. Onu rahatsız etmemeleri için gündüz pencereleri örter, mum ışığında çalışırdı. Rabi Eliyau bir gecede yarım saatten fazla devamlı uyku uyuyamazdı. Dünyanın gereksiz şeylerinden nefret eder, hep azla yetinirdi. Geceleri uykusu gelmesin diye kış geceleri sobayı yakmazdı. Tora öğrenmeden ve üzerinde Tefilin olmadan dört adım atmazdı.

54 tane kitap yazmıştır. En önemlileri şunlardır: Aderet Eliyau, Humaş’ın (Tora) açıklamasıdır. Şulhan Aruhun dört kitabı üzerine yazdığı açıklamalar çok kıymetli olup, oğulları ve öğrencileri tarafından basılıp yayımlanmıştır. Aynı zamanda Zoar, astronomi, cebir ve matematik üzerine kitaplar yazmıştır. Hayatının son günlerinde kuvvetten düşmüş, fakat sağlığına kavuşmak için doktorlardan yardım istememiştir. Ciddi bir şekilde hastalandığında, Duvnalı Magidi yanına çağırır ve ondan değerli misaller içeren hikayelerini anlatmasını ister ve bu şekilde şifa bulurdu. Öldüğü gün Sukottu; yatağından kalktıktan sonra Lulav berahasını söylemiş, ölmeden birkaç dakika önce elleriyle Tsitsitlerini tutmuş, dünyada daha çok yapacak şeyler varken ondan ayrılmanın ne kadar güç olduğunu ve sadece çok kolay bir Tsitsit mitsvası ile tam ve doğru bir insanın, Şehinanın ışığını hak edebileceğini söylemiştir. 19 Tişri 5558 [1798] tarihinde 78 yaşında iken hayata gözlerini yummuştur.

KAŞERUT ALAHALARI

Rav Berti Derofe

9. Kişi eğer bir kasaptan et satın aldıysa ve o eti bir goy vasıtası ile eve yolluyorlarsa (eğer goy orada çalışmıyor ve dolayısıyla kovulmaktan korkmuyorsa), üzerinde damga bulunan eti kapalı bir naylona sararak (naylon açılırsa belli olacak şekilde) yollamak gerekir. Eğer etin üzerinden birden çok kaşer damgası bulunuyorsa bu iki işaret gibidir ve kapalı naylona gerek yoktur. Eğer goylar kaşer mührünü taklit edebilirler şüphesi varsa, mühürlü et sarılır ve üstüne ayrıca mühür konulur.

10. Etlerin üzerinde kaşer işareti varsa, kaşer olmayan etlerle yan yana bir buzdolabında bulunmalarında sakınca yoktur. Fakat bu sadece biraz ayrı durdukları veya aralarında bir paravan olduğu zaman geçerlidir.

11. Yahudi olmayan hizmetçilerle evde et yemeği bırakmamak gerekir diyen görüşler vardır. Çünkü yemeğe yasak yağlardan koyabilir şühesi vardır. Bazı görüşler bu yasak sadece kendisi de o yemekten yiyorsa geçerlidir der ve bazıları ise kendisi yemiyorsa dahi yasaklar.

12. Arkadaşına goy birinin elçiliğinde yoluyla et veya şarap yollayan kişinin ete de şaraba da iki mühür koyması gerekir.

HAFTANIN SÖZÜ

Kötü göz, kötü dürtü ve insanlardan nefret, kişiyi dünyasından eder.

Rabi Yeoşua

                                                     



[1] Apikoros: Tanrı’nın insanlara peygamberlik özelliği verebileceğini, Moşe Rabenu’nun peygamberliğini veya Tanrı’nın, insanların ne yaptığının bilincinde olduğunu inkar eden kişilere verilen ad.(Rambam İlhot Teşuva 3:16)