rav alaluf

“Ki lo dibarti el avotehem velo tsivitim beyom otsi otam meerets Mitsrayim al divre ola vazavah – Mısır’dan onları çıkardığım günde yakılmalık takdime ve korbanlar konusunda atalarınıza konuşmadım ve onlara emretmedim.” (Yirmiya 7/22)

Yukarıda yer alan pasuk Yirmiya peygamberin atalarımıza bir ikazı şeklindedir. Tanrı atalarımızdan öncelikle korban değil O'nun sözünü dinlemelerini ve yolunda gitmelerini istemektedir. Onun için de bu şartlar yerine gelmeden yapılan korbanların değerinin olmadığını peygamber dile getirmektedir.

Korbanlar konusunda isteksizliği belirten ilk peygamber Yirmiyau değildir. TaNaH'ın çeşitli yerlerinde bununla ilgili birçok pasuk yer alır. Örneğin Oşea peygamberin 6/6 bölümünde şöyle der: "Ki hesed hafatsti velo zavah, vedaat E.loim meolot. - kurban yerine iyiliği, yakılmalık takdime yerine de Tanrı bilincini istedim."

Midraş Bamidbar Raba Rabi Akiva ile bir soylu arasındaki konuşmayı şöyle aktarır: Soylu kişi Rabi'ye sorar. Neden bayram kutlarsınız ki? Tanrı'nız size şöyle demektedir: Aybaşlarınızdan ve bayramlarınızdan canım nefret ediyor. Rabi anında cevap verir: Eğer aybaşlarımdan ve bayramlarımdan canım nefret ediyor deseydi haklı olabilirdin. O sizin bayramlarınızdan ve aybaşlarınızdan demektedir.

Midraşın bu anlatımı aslında oldukça açıktır. Tanrı bayram ve Roş hodeş günlerini O'nun verdiği emirlere uyarak kutlamamızı istemektedir. İstemediği ise özellikle o zamanlarda Bene Yisrael'in saptığı yanlış yol nedeniyle ortaya çıkan ve etraftaki toplumları anımsatan uygulamalardır. Bu  tip davranışlardan da nefret etmesi doğaldır. Tanrı'nın istediği en temel şey O'nun emirlerine uymak ve O'nun toplumu olabilmektir. Yirmiyau peygamber bunu 7/23'de şöyle izah etmektedir: " Benim sesimi dinleyin. O zaman Ben sizin Tanrı'nız siz de Ben'in toplumum olacaksınız."

Bu söylem yeni değildir. Tanrı daha Sinay dağının eteklerine henüz geldiğimizde şöyle der: "Gerçekten Ben'im sözümü dinlerseniz, anlaşmamı tutarsanız, diğer toplumlar arasından benim için segula olacaksınız. Benim için kohenler krallığı ve kutsal bir toplum olacaksınız. (Şemot 19/5)"

Vayikra kitabı açılışını korbanlarla yapar. Bu konu ibadetin ana sütunu olduğundan Tora'da da geniş bir yer tutar. Bu kitabın aynı zamanda "Torat Kohanim" şeklinde anılmasının nedeni üzerinde çeşitli açıklamalar mevcuttur. Çünkü Bene Yisrael'den beklenen aynı zamanda "mamlehet Kohanim - Kohenler hükümdarlığı" haline gelebilmektir.  Prof.  Nehama Leibowitz 5713 yılında Mossad Arav Kook tarafından verilen Hoffmann adlı yorumcunun açıklamaları ile giriş yapmaktadır.

Tora'nın verilişi sırasında Tanrı Bene Yisrael'den iki önemli şey ister. Birincisi yukarıda da sözünü ettiğimiz gibi "mamlehet Kohanim" diğeri ise "goy kadoş - kutsal bir toplum" olmaktır. Her ne kadar bu iki başlık kendi içlerinde özgür gibi dursalar da aslında bir diğerini elde etmek için elzemdir.

Birinci başlıkta toplum Tanrı'ya yakın olmak zorundadır. Çünkü Tanrı "içimizde barınacağına" dair bir söz vermiştir. Bu aynı zamanda Tanrı'nın "bizimle yürüyeceğine" dair sözünü de kapsar. Bu başlığa riayet etmek bizleri kutsal bir toplum olma konusunda izlememiz gereken yola transfer edecektir. Kutsal bir toplum olarak da toplumsal ve kişisel yaşamlarımızı manevi anlamda daha yukarılara taşımak mümkün olacaktır. Böylelikle ilk başlık ikinci başlığın oluşmasını sağlayacaktır.

Tanrı'nın bizleri kutsal bir ruh ile doldurması toplumsal anlamda  goy kadoş olmamıza yardımcı olur. Yani bizden istenen ikinci başlık yerine getirilmiş olur. Böylece erişilen ruhani düzey sayesinde Tanrı'nın elçileri olarak görevimizi yerine getirmemiz sağlanır. Bu da birinci başlığın yerine getirilmesi anlamını taşır.

Tanrı'ya yaklaşmak ve O'nun emirlerini yerine getirmek bizleri bu hedefe her gün biraz daha fazla yaklaştıracaktır. Bu durum içinde bulunduğumuz Nisan ayında Gemara Roş Aşana'ya göre geleceği söylenen Geula'yı daha fazla yakınlaştırmamızı sağlayacaktır.