Yazdır

Talmud Tora Çoçuk Peraşası

Merhaba Arkadaşlar, 

Özellikle bayram günlerinde, sinagoga, genelde pek de görmeye alışık olmadığımız kişiler gelir.

Bu kişiler bilmedikleri için olsa gerek davranış olarak sinagoga pek uyum sağlayamazlar ve açıkçası bana biraz farklı gelirler. Her ne kadar sinagoga gelenler Yahudi’ de olsa, yine de bu durum bana farklı gelir. 

Bunu düşünürken küçük kardeşim Şelomo yanıma geldi. Bana kendisinden daha uzun boylu bir çocuğu işaret ederek, heyecanla: “Bak bu benim yuvadan arkadaşım” dedi. Ona, ’Git onunla oyna’ diye teklif edince bana, ‘Onunla yapacak bir şeyim yok’ diye cevap verdi. 

Şelomo yolda, sinagogda veya bir dükkanda yuvadan arkadaşlarına rastladığında, genelde onlara yanaşmayı tercih etmez. Hatta bazen onların isimlerini bile hatırlamaz. Ama bu durum, ona heyecanını kaybettirmez. Yuvadan tanıdığı arkadaşlarını her gördüğünde neşeyle onları gösterir. 

Tekrar sinagogdaki insanlara baktım ve kendi kendime hepimiz Tanrı’nın yuvasındaki ‘arkadaşlar’ gibiyiz diye düşündüm. Ortak yanlarımız olmasa bile, hepimiz aynı şey için buradayız- Tanrı’ya yakınlaşmak. Ve elbette ki yeni seneye hazırlanırken, gerekli olan en önemli şey birlikteliktir.

Kafamdan bu düşünceler geçerken, Peraşa’yı okuyan hazan düşüncelerimi peraşadaki şu cümle ile özetledi: “Atem Nitsavim Ayom Kulehem- Bugün siz - hepiniz - Tanrınız Aşem’in huzurunda hazır duruyorsunuz…”

Şabat Masasına Hikaye

Mucizevi Krem

Tora adamı olan büyükbabamın odasının önünde bekleyenlerden biri de hasta bir Yahudi’ydi. Kafasındaki yara belli ki adama çok acı çektiriyordu. Adamı kontrol eden bütün doktorlar adamın yaşamının tehlike altında olduğunu düşünüyorlardı. Ancak adama verebilecekleri hiçbir tedavi yoktu. 

Doktorlar, “Eğer başınızdaki yara için bir ilaç bulunamazsa yara yayılabilir ve beyne zarar verebilir” diye açıklamada bulundular. Ancak ellerinden gelen bir şey de yoktu.

Hasta olan Yahudi, büyükbabamın odasına girdi ve ona çektiği acılardan bahsetti. Büyükbabam adamın yarasına baktı ve sonra masasının yanındaki çekmecelerden birini açarak, içinden bir krem çıkardı. Temiz bir bez ile kremden bir parça alarak adamın yarasına sürdü.

Büyükbabam adama, “İki gün boyunca kafan sargıda olsun, sonra tekrar bana gel” dedi ve onu gönderdi. 

Adam büyükbabamın ona söylediği gibi yaptı ve iki gün sonra tekrar onu görmeye geldi.

Büyükbabam adamın sargısını açtı ve yaranın biraz olsun kapanmaya başladığını gördü. Büyükbabam adamı evine gönderirken, adam büyükbabama: “ Lütfen kremi tekrar sürün” diye rica etti. Büyükbabam adama yardımcı olabilmek için kremi tekrar sürdü. 

İki gün geçti ve adam tekrar büyükbabama geldi. Sargıyı çıkardığında adamın kafasındaki yaradan hiçbir eser kalmamıştı. Adam iyileşmişti.

Adam büyükbabama teşekkür ettikten sonra sapasağlam evine geri döndü.

Gizemli kremin sırrı bende büyük bir merak uyandırmıştı. Kremin özel bir güce sahip olduğunu düşünüyordum. Ancak bunu direk olarak büyükbabama soracak cesareti kendimde bulamamıştım. 

Ona, “İzniniz olursa özel kreminizden bir miktar alabilir miyim? Belki biri hastalanabilir ve bende ona yardımcı olmak isterim” diye sordum.

Büyükbabam, “Elbette; ancak bil ki kremin hiçbir özel gücü yok; onu Roş Aşana akşamı sederinden arta kalan ballı elmalardan yaptım. İlacın sırrı bu” dedi. 

Pozitif Mitsvalar

Vayikra

16:29 “Her yıl yedinci ayda, ayın 10’unda oruç tutmalı, hiçbir melaha yapmamalısınız.”

Kipur günü, Tanrı bize özel bir fırsat daha verir.

Bu günde, Tanrı’nın huzurunda dualar eder; günahlarımızı affetmesi için ondan ricada bulunuruz. 

Bu kutsal günde, Tanrı’nın dualarımızı kabul edeceğine ve yeni bir başlangıç için bize yardım edeceğine dair inancımız tamdır.

Tüm sene boyunca, sadece kendimize baktık.

Kendimize, ailemize iyi olanı sağlamak için mücadele verdik ve kendi kişisel zevklerimizin peşinden gittik. Ancak bu kutsal günde, Tanrı’nın huzurunda dururken, Teşuva yapmaya odaklanmalı, mitsvaları en iyi şekilde yerine getirebilmek için çaba göstermeliyiz. 

Bu günde yemek veya içmek gibi fiziksel zevklerden kendimizi alıkoyarız. Kipur gününde kutsallığı tecrübe edebilir ve bunun sayesinde fiziksel zevklerin ötesine geçebiliriz. Kipur gününde oruç tutmalı ve davranışlarımızı kutsal kılmalıyız.

Resimli Peraşa

Tanrın Aşem’e ulaşana kadar geri dönecek, sana bugün emrettiklerimin tümü doğrultusunda, tüm kalbin ve tüm canınla Sözü’nü dinleyeceksin. O zaman Tanrı tutsak durumunda olanlarını geri getirecek ve sana merhamet edecek. Dönüp seni, Tanrın Aşem’in seni saçmış olduğu tüm halklardan toplayacak. (Nitsavim 30:2-3) 

Bil ki, sana bugün vermekte olduğum emir senin için erişilmez değildir; uzakta da değildir o… Aksine, konu sana çok yakındır. (Nitsavim 30:11,14) 

Gör! Bugün önüne yaşamı ve iyiyi, ölümü ve kötüyü yerleştirdim…Gökleri ve yeryüzünü bugün size karşı şahit gösteriyorum: Yaşamı ve ölümü koydum önüne - berahayı ve laneti.Ve sen, yaşayabilmen için - hem sen hem de soyun - yaşamı seç! (Nitsavim 30:17-19)

pdfPeraşayı indirmek için tıklayın