Yazdır

Talmud Tora Çoçuk Peraşası

Ürdün nehrine yakın bir noktada, Bene Yisrael hazır bekliyorlardı. 

Kadınlarla birlikte duran Dina, oradaki genç kızlardan birine, “Neden tüm halk bir araya toplandı?” diye sordu.

 

Kız, “Moşe Rabenu tüm halka veda etmek üzere konuşmak istedi. Moşe Rabenu ne yazık ki bizimle birlikte Erets Yisrael’e giremeyecek” diye cevap verdi.

Dina heyecanla Moşe Rabenu’ya bakıyor, Tora’nın emirleri ile ilgili anlattıklarını dikkatlice dinliyordu. Moşe, Am Yisrael’in casuslar ile ilgili işlediği günaha değindiğinde Dina’nın tüyleri ürperdi. “Hepiniz evlerinizin içinde Tanrı’nın bize nasıl bir kötülük yaptığını konuşuyorsunuz. Fakat, eğer Mısır Çıkışı’nı hatırlayıp, Tanrı’nın bize gösterdiği mucizeleri düşünecek olursanız, Tanrı’nın bize duyduğu sevgiyi de görebilirsiniz.”

Dina kısa bir sonra, kendini tekrar zaman tünelinde ve Dani’nin yanında buldu.

Dina kardeşine, “Moşe’nin casuslarla ilgili sözlerini duydun mu?” diye sordu.

“Bu söyledikleri tamamen bizimle ilgili olan sözler. Tişa Beav orucu yaklaşıyor ve Tişa Beav orucunun tutulduğu 9 Av tarihi, casusların işlediği günahtan bu yana nesiller boyunca bir yas günü olmuştur. 

Şabat Masasına Hikaye

Tişa Beav ve Betar

Bet Amikdaş’ın yıkılmasından sonra, Yahudiler gaddar Romalıların boyunduruğu altında yaşadılar. Çocuklar Adrianos’un Roma kralı olması ile çok acı çektiler, işkence gördüler. Adrianos halkı sadece fiziksel olarak değil, ruhani olarak da çökertmek istedi. Bunun için Yahudiler’e Tora öğrenmeyi yasakladı.

Bu durum karşısında Bar Kohba’nın liderliğinde bir grup ayaklanmak amacıyla aralarında organize olmaya başladılar. Dört bin kişilik bir ordu başta Romalıları caydırmayı başarsa da, kazanılan başarılar Bar Kohba üzerinde yanlış etkiler bıraktı ve onu yanlış bir yöne çekti. Sonuç olarak da, Bar Kohba’nın başarısız olmasına sebep oldu.

Bu sırada Roma Kralı Adrianos’un gönderdiği ordu, Yahudilerin başlattığı isyanı bastırmak üzere her yeri işgal etti. Yahudilerse Beytar isimli şehre sığındılar.

Betar iyi korunan, surlarla çevrili bir şehirdi. Fiziksel açıdan sağlam bir şehir olmasının yanı sıra Betar ruhani anlamda da güçlü bir şehirdi. Rabi Elazar Amodei, şehirdeki beş yüz Tora enstitüsündeki öğrenciler ile birlikte oruç tutup Tanrı’ya dua ediyorlardı. Bu da ruhani açıdan şehrin güçlü ve korunaklı bir yer olmasını sağlıyordu.

Romalılar tam üç sene boyunca Betar şehrini ele geçirmek istemiş olsalar bile başaramadılar. Şehri işgal edemediler.

Adrianos neredeyse pes edecekti ki, bir yabancı adam ona şehrin sırrını verdi. “Rabi Elazar hayatta olduğu sürece bu şehri işgal edemezsin. Ancak Rabi Elazar’a zarar verirsen şehir senin olur”

“Rabi Elazar’a zarar vermek için şehre nasıl gireceğiz?” diye sordu Adrianos.

Adam, “Bana güven” dedi ve şehre sızdıktan sonra kendini sanki Rabi Elazar’la buluşup görüşüyormuş gibi gösterdi. Ancak Rabi Elazar tüm bu olup bitenin farkında değildi.

Buna karşın, Rabi Elazar’ın Romalılarla anlaşmak için gizlice görüştüğü dedikoduları yayıldı. Bu duyum Bar Kohba’nın kulağına gidince, Bar Kohba amcası Rabi Elazar’ı onlara ihanet etmekle suçladı ve onu öldürdü.

O anda Betar’ın kaderi de belirlendi. Tişa BeAv (9 Av) tarihinde Betar Romalıların eline düştü.    

Pozitif Mitsvalar

Vayikra 25:14 “Akranına bir satış yapacağın ya da akranının elinden alım yapacağın zaman, birbirinizi mağdur etmeyin”

Tora, hayatımızın bütün yönleriyle; yalnızca ne şekilde dua ettiğimiz ile değil; iş hayatımızdaki tutum ve davranışlarımızla da ilgilenir.

Bu Pozitif Mitsva, iş hayatındaki ilişkilerimizi düzenlerken, mal ve mülk alış verişlerimizin yönetimi bağlamında da bir kılavuzdur.

Bu kılavuz, yapılacak sözleşmeler, ödemeler ve ya takas gibi konularda bize yol gösterir.

Resimli Peraşa

pdfPeraşayı indirmek için tıklayın