Lütfen Peraşa Kağıtlarını Dua Sırasında Okumayınız

               Bu Hafta İçin Saatler              

21 Elul

Gelecek Hafta İçin Saatler

Şabat

Başlangıç

Bitiş

5772

Şabat

Başlangıç

Bitiş

Yeruşalayim

6:20

7:30

-----

Yeruşalayim

6:11

7:20

Tel Aviv

6:35

7:32

   8 Eylül

Tel Aviv

6:26

7:22

İstanbul

7:14

7:54

2012

İstanbul

7:02

7:42

K İ T A V O

 Hatırlatmalar:

ü  17-18 Eylül Pazartesi-Salı: Roş Aşana

ü  19 Eylül: Çarşamba: Taanit - Tsom Gedalya

ü  22 Eylül Şabat: Şabat Şuva

 

 

Bu HP .....'nin aziz ruhuna ithaf edilmiştir.

 

Peraşa Özeti (Devarim 26:1-29:8)

[www.chabad.org]

 

Moşe, Bene-Yisrael'e talimat verir: Tanrı'nın ebedi mirasınız olarak verdiği ülkeye girdiğinizde ve oraya yerleşip toprağı ekip ürünleri toplamaya başladığınızda, meyve bahçelerinizin ilk olgunlaşan meyvelerini (Bikurim) Bet-Amikdaş'a getirin ve Tanrı'nın sizin için yaptığı her şey için minnettarlığınızı ilan edin.

Peraşamızda, Leviler ve yoksullara verilen onda birlik paylardan ve Ree peraşasının başında söylendiği gibi Gerizim ve Eval dağlarında, berahaların ve lanetlerin nasıl duyurulacağından da bahsedilir. Moşe, insanlara Tanrı'nın seçilmiş halkı olduklarını, onların da aynı şekilde Tanrı'yı seçtiklerini söyler.

Ki Tavo'nın son bölümünde Toheha ("Sert Uyarılar") bölümü yer alır. Tora'nın emirlerini uygularlarsa Tanrı'nın ödül olarak vereceği berahaları sıraladıktan sonra, Moşe, Tanrı'nın emirlerini terk etmeleri durumunda başlarına gelecek hastalık, kıtlık, yoksulluk ve sürgün gibi kötü olayların uzun, sert bir hesabını verir.

Moşe, insanlara sadece bugün, halk olarak doğumlarından kırk yıl sonra, "bilmek için bir yürek, görmek için bir göz ve duymak için bir kulak"a sahip olduklarını söyleyerek sözlerine söz verir.

ŞÜKRANIN İKİ YÖNÜ

[Rabi Shraga Sherman / tannentorah.com]

 

Anlaşmazlıklarını bir hahama danışarak halletmeye karar veren iki kişinin öyküsünü hepimiz biliriz: İlki davasını hahama sunar ve haham "haklısın" der. İkincisi de davasını hahamın önünde savunur. Haham onu dinler ve yine "haklısın" der. O noktada hahamın eşi müdahale ederek sorar: "İkisi nasıl aynı anda haklı olabilir?" Haham da ona şöyle cevap verir: "Sen de haklısın."

Hahamlarımız Tora öğrenimi alanındaki görüş ayrılıklarıyla ilgili olarak şunları dile getirirler: "Hem bunlar, hem şunlar, yaşayan Tanrı'nın sözleridir." Başka bir deyişle her iki taraf da görüşlerini Tora'da ve gelenekte sağlam dayanaklara yasladığı için ikisi de Tanrı'nın Sözü sınıfındadır ve iki tarafı da dinlememiz gerekir. Uygulamada olarak sadece bir fikir kabul edilse de, yine de manevi anlamda diğer görüş de dikkate alınır. Bu haftanın peraşasında, bikurim adı verilen turfanda meyvelerinin Yeruşalayim'deki Bet-Amikdaş'a [veya ondan önce Mişkan'a] getirilmesiyle ilgili emri ele alan pasuklar üzerinde de bu şekilde bir görüş ayrılığı vardır.

Soru şudur: Bu mitsva ne zaman yerine getirilmelidir? Pasuk şöyle demektedir: "Ülke'ye geldiğin zaman ... Ve ona sahip olup üstüne yerleştiğin zaman." Yeruşalayim Talmudu'na göre bu sözler, söz konusu mitsvanın, Yeoşua'nın liderliğinde Kenaan Ülkesi'nin on dört yıl süren fetih ve paylaşımından sonra yürürlüğe girdiğini ifade etmektedir. Ancak Midraş, pasuğun ilk kısmına yoğunlaşır ve mitsvanın, Erets-Yisrael'e girildiği andan itibaren geçerli olduğunu belirtir.

Anlamlar ve Benzerlikler

Bikurim mitsvasının derin bir düzeydeki anlamı, bize bahşettiği tüm iyilikler için Tanrı'yı övmek ve O'na şükretmektir. Dini anlamda, kişinin şükranlarını sunma mitsvası her Yahudi'nin gündelik olarak teşekkür etmesiyle ifade bulur. O halde her gün Tanrı'ya şükranlarımızı sunma mitsvası da, bikurim mitsvasının ne zaman yerine getirilmesi gerektiğine dair yukarıda verilen iki görüşe benzer şekilde, gün içinde iki sabit zamanda yerine getirilebilir.

İlk görüş, bikurim mitsvasının Erets-Yisrael'e girildiği andan itibaren geçerli olduğu yönündeydi. Buna paralel olarak bizim gündelik hayatımızda da bu, günün başlangıcını ima eder. Bir Yahudi gözlerini açtığı zaman, hemen Tanrı'ya şükreder ve şu duayı söyler: "Mode Ani Lefaneha Meleh Hay Vekayam, Şeehezarta Bi Nişmati Behemla, Raba Emunateha - Bana ruhumu şefkatle geri verdiğin için Senin huzurunda şükranlarımı sunuyorum ey hep yaşayan ve var olan Kral; inancın büyüktür." O kadar ki, her ne kadar sabah eller Netilat Yadayim şeklinde [bir kaptan önce ellere üçer kez (sağ-sol, sağ-sol, sağ-sol) su dökme suretiyle] yıkanmadan önce Tora sözleri söylemek yasak olmasına karşın, bu dua, henüz yataktayken ve Netilat Yadayim'den önce söylenir. Böylece bu sözcükler yüreklerimizde yerleşmiş basit ve temiz bir inanca dayanarak oluşan bir şükran ifadesidir; şükran patlamasıdır.

Diğer görüşe göre ise, bikurim mitsvası Erets-Yisrael ele geçirilip paylaşıldıktan sonra yürürlüğe girecekti. Buna paralel olarak, gün içinde şükranlarımızı sunduğumuz ikinci bir zaman dilimi vardır. Bu şükran dönemi sabah dualarımızla başlar. Burada düşüncelerimizi Tanrı'nın yüceliğine ve O'nun iyiliklerinin bolluğuna odaklarız. Bu tefekkür deneyiminin sonucu olarak, Tanrı'ya karşı bir minnet duygusu ile ilham alırız. Bu tür bir minnet, sabahkinden farklı olarak, kendiliğinden pat diye ağızdan çıkmaz, daha ziyade derin bir tefekkür ve entelektüel düşüncenin sonucu olarak ortaya çıkar.

Her bir şükran şeklinin diğerine göre üstün bir yanı vardır. İlki, kişinin inancının derinliğini yansıtır, ama bu çok soyut ve biçimsiz bir karşılık olabilir. Düşünceden kaynaklanan ikincisi ise, ilkinin doğallığından ve gücünden yoksundur, ama bireyin bütün kişiliğine gerçekten nüfuz eder.

Bütünlük ve tamlık duygusunu yaratan şey - "Hem bunlar hem şunlar yaşayan Tanrı'nın sözleridir" diye ifade edilen - bu iki yaklaşımın birleşimdir.

Devar Tora

[Rabi Moşe Benveniste]

 

MUTLU YAŞAM

 

Yeuda Ben Tema omer: Eve az kanamer, vekal kaneşer, verats katsevi vegibor kaari, laasot retson aviha şebaşamayim. U aya omer: Az panim lageinam uboşet panim legan eden. (Pirke Avot 5/20). Yeuda Ben Tema der ki, yüce Tanrının buyruklarını yerine getirmek için kişi kaplan kadar güçlü, kartal kadar hafif, geyik kadar hızlı ve aslan kadar cesaretli olmalıdır. O aynı zamanda şöyle der: İnsanlarla olan ilişkilerde ise yüzsüz adam cehenneme, utangaç kişi ise cennete gider.

Yeuda Ben Tema öğretisinde şöyle demek ister: İsrael oğullarının gurbette yaşadıkları uzun seneler boyunca Tora'daki emirleri uygulayabilmek için yukarıda sayılan bu dört davranış şekli şarttı: Kaplan kadar güçlü ve dirayetli oldukları için bütün zorluklara rağmen inançlarına bağlı kalabildiler.

Rabilerimiz şöyle dediler: Mipene ma nitena Tora Leyisrel? Mipene şeen azin. (Talmud Berahot 25/B) Yüce Tanrı Tora'yı neden Yisrael oğullarına vermeyi tercih etti? Çünkü MOŞE RABENU Tanrıya şöyle seslenir:

Yeleh na Ad' bekirbenu ki am keşe oref u vesalahta laavoenu. (Şemot 34/9) Yüce Tanrı bizleri terk etme, suçlarımızı bağışla. Bu millet inatçı olduğu için en zor zamanlarda buyruklarını yerine getirmekten geri durmayacaklardır.

Atamız AVRAAM AVİNU'nun etrafındaki kişilerin hepsi putperestti. Ancak kendisi azim ve iradeyle etrafındaki kişilere tek Tanrı anlayışını öğretti.

İkinci davranış, yani kartal kadar hafif olmak ise yüce Tanrı'ya olan sonsuz sevgimizi simgeler. Peygamber Moşe bizlere böyle seslendi:

Veaavta et Ad. Elokeha (Devarim 6/5) Tanrı'yı bütün yüreğinle, bütün canınla ve bütün gücünle seveceksin.

Kartallar diğer kanatlılardan daha büyük ancak çok yükseklerde uçabilme kabiliyetine sahiptirler, uçarken yavrularını sırtlarında taşırlar, çünkü uçan kuşlardan korkmazlar, ancak avcıların atacakları oklardan korkarlar. Kartallar yavrularına olan sevgilerinden dolayı bu şekilde davranırlar. Eğer bir ok atılacaksa yavrularım yerine bana gelsin derler. Bizlerin de böyle yüce bir sevgiyle yüce Tanrımıza bağlanmamız gerekir.

Üçüncü davranış olan aslan gibi cesaretli olmak: Tarih boyunca çektikleri tüm zorluklara rağmen Yahudiler inançlarını savunma adına ölmeyi dahi tercih ettiler.

Dördüncü davranış: geyik kadar hızlı olmak. Kişinin yüce Tanrı'nın emirlerini yerine getirmek için oyalanmadan en hızlı şekilde davranması gerekir.

Rabi Yeoşua Ben Levi şöyle der: Leolam yaruts adam lidvar mitsva (Berahot 6/2) Her koşulda kişinin koşarak en hızlı şekilde Tanrı'nın buyruklarını yerine getirmesi gerekir.

MİDRAŞ ŞEMUEL ise bu dört davranış şeklinin kötü dürtü ile savaşmak için gerekli olduğu kanısındadır. İnsan YETSER ARA- KÖTÜ DÜRTÜ ile birlikte doğar.

Ki yetser lev aadam ra mineurav (Bereşit 8/21) İnsan yüreğindeki kötü eğilimlerle doğar. YETSER ATOV - İYİ DÜRTÜ on üç yaşından itibaren faaliyete geçer. Bu bakımdan kötü dürtüyü yenebilmesi için kaplan kadar güçlü, kartal kadar hafif, geyik kadar hızlı ve aslan kadar cesaretli olması gerekir.

Bir başka yoruma göre ise, bu dört davranış şekli insanın yaşamındaki devreleri simgeler. Yetişkin bir çocukken kötü dürtü ile mücadele etmek çok zordur. Genç adamın kaplan kadar güçlü olması gerekir.

Evlilik çağında kişi yuva kurarken kartal nasıl yavrularını büyük bir sevgiyle koruyorsa, evlilik kurumunu da karşılıklı sevgi ve anlayışla korumak gerekir. Orta yaşta ise kişi bir kenara çekilmeyecek geyik kadar hızlı olarak cemiyet arasına girecek, TORA ve kültür toplantılarına koşarak gidip katılacak.

Yaşlılıkta ise artık ayaklar yürümek istemez. Ama kişi cesaret ve azmini kaybetmeyecek. Aslan gibi cesaretli ve aktif bir yaşam sürdürmek için çaba sarf edecek.

Her yaşta mutlu bir yaşam dileğiyle,

Tekrar görüşmek üzere

Rav Moşe Benveniste

MAASE

 

Burunsuz Ayna

"Ve orada Tanrın Adına taştan bir mizbeah inşa edeceksin: o taşların üzerinde demir sallamayacaksın" (Devarim 27:5).

Demir insan hayatını kısaltır, mizbeah ise [günahları affettirmek suretiyle] insan hayatını uzatır. O halde hayatı kısaltanın hayatı uzatanın üzerinde sallanması uygun değildir (Talmud - Midot 3:4).

[Tora'nın] yolları hoşluk yollarıdır ve bütün yolları barıştır (Mişle 3:17).

Liadi'li Rabi Şeneur Zalman bir keresinde hediye olarak gümüş bir enfiye kutusu almıştı. Ama haham kutuyu bu amaçla kullanmak istememiş ve şöyle demişti: "Bedenin sürekli doyum istemeyen bir kısmı vardır, o da burundur. Onu da mı keyif düşkünü olma yönünde eğiteyim?"

Rabi Şeneur Zalman bunun yerine, bu kutu için daha yüce bir kullanım bulmuştu. Kutunun kapağını çıkarmış ve tefilini saç hattının üstünde tamı tamına merkeze yerleştirebilmek için onu bir ayna olarak kullanmıştı.

Bu olay bir keresinde onun torununun bulunduğu bir ortamda anlatılıyordu. Anlatan adam Rabi Zalman'ın enfiye kutusunun kapağını nasıl "kırdığını" söylerken, Rabi Şeneur Zalman'ın torunu müdahale etti: "Hayır, hayır, büyükbabam hiçbir zaman hiçbir şey kırmadı. O sadece üst kısım ile alt kısmı birleştiren menteşenin pimini çıkardı."

Lubaviç Rabisi Rabi Menahem Mendel, bu sözlerini açıklamasının daha derin bir anlamı olduğunu söylemişti: Rabi Şeneur Zalman o kapağı asla "kırmış" olamaz. Doğru; onun bütün hayatı, basit olanı yüceltmeye ve dünyevi olanı maneviyata vakfetmeye adanmıştı. Ancak ona göre, maddi dünya ile başa çıkmanın yolu onu ezmek değil; sadece üst kısmı alt kısımdan nazikçe ayırmaktır. Dünyeviliğin doğasında var olan yüksek potansiyeli, uyumlu ve barışçıl yollarla alçak tuzaklardan kurtarmaktır.

ALİHOT OLAM

[Sefer Yalkut Yosef - Rabi Yitshak Yosef]

 

Teşuva Günleri

1.      Roş Aşana ile başlayıp Kipur ile sona eren on gün "Teşuva Günleri" olarak bilinir.

2.      Bu günlerde, "AD. Meleh"ten önce iki kez "AD. U Aelokim" söylenir. "Yiştabah"tan önce "Şir Amaalot Mimaamakim" okunur.

3.      Roş Aşana'nın ilk gecesiden başlayarak Amida'nın genel hatlarında şu değişiklikler yapılır:

a.       "Meleh Ozer" berahasından önce "Zohrenu Lehayim", "Mehaye Ametim" berahasından önce "Mi Hamoha Av Arahman (Musaf'ta Arahamim)", "Vialelu" paragrafından önce "Uhtov Lehayim", "Sim Şalom" paragrafından önce "Uvsefer Hayim" eklenir.

b.      "Ae-l Akadoş" yerine "Ameleh Akadoş" denir.

c.       Hafta arası Amidalarında, "Meleh Oev Tsedaka Umişpat" yerine "Ameleh Amişpat" denir.

4.      Bir önceki kuralın alt maddeleriyle ilgili hatalarda aşağıdaki gibi davranılır:

a.       Bu maddedeki eklemeler hata ile atlanırsa ve "Baruh Ata AD." denmişse geri dönülmez. Ancak isterse "Elokay Netsor"un sonunda okuyabilir.

b.      Yanlışlıkla "Ae-l Akadoş" dendiği durumda; iki saniye içinde hatırlanırsa hemen "Ameleh Akadoş" diye düzeltilir ve devam edilir. Hemen fark edilmezse, Amida'ya en baştan başlanmalıdır. Eğer Hazan, Amida'nın tekrarı sırasında hata yapmışsa ve hemen düzeltmemişse, "Ata Kadoş" paragrafına baştan başlamalıdır.

c.       Yanlışlıkla "Meleh Oev Tsedaka Umişpat" dendiği durumda; iki saniye içinde hatırlanırsa hemen "Ameleh Amişpat" diye düzeltilir ve devam edilir. Hemen fark edilmezse, "Aşiva Şofetenu" paragrafına baştan başlanmalıdır.

5.      Şahrit ve Minha dualarında Amida'nın ardından, "Avinu Malkenu" okunur. Bu on gün içinde Şabat'a rastlayan günlerde, bu parçadaki, özür dileme temalı bölümler atlanır.

6.      Şabat akşamı Amida'dan sonraki "Meen Şeva" duasında, "Ae-l Akadoş Şeen Kamou" yerine "Ameleh Akadoş Şeen Kamou" denir.

7.      Kişi, bu on Teşuva günü boyunca kişi davranışlarını kontrol etmeli, yapmış olduğu hata ve günahlardan dolayı pişmanlık duymalı, onları Tanrı önünde itiraf etmeli ve bir daha tekrarlamama konusunda kesin bir karar vermelidir. Bunun yanında daha çok mitsva yapmalıdır. En güzel yol, daha önceleri ihmal edilen bir mitsvayı ele alıp onunla ilgili öğrenebileceği her şeyi öğrenmek ve bu öğrendiklerini uygulamaya gayret etmektir. Hahamlarımız, yılın normal zamanı için şu sözleri söylemişlerdir: "Kişi daima kendisini yarı suçlu yarı suçsuz görmelidir. Tek bir mitsva yapan bir kişi bile mutlu olabilir; çünkü terazinin kazanç tarafını ağır bastırabilmiştir. Tek bir günah işlemiş bir kişinin de vay haline; zira terazi kayıp tarafına doğru ağır basmıştır. Pasukta söylendiği gibi; ‘Tek bir günah işleyen, birçok iyiyi kaybeder'. Yapmış olduğu tek günah, kendisini suçlu duruma geçirmiştir." Hahamlarımızın bu sözleri yıl içindeki normal günler için söylediklerini düşünürsek, bir de Teşuva günleri söz konusu olduğunda bunun kat kat fazlasıyla dikkatli olmamız gerektiği açıktır. Hahamlar ayrıca şöyle demişlerdir: "Ortalama insanlar, Roş Aşana'dan Yom Kipur'a kadar askıda dururlar. Bu süre içinde hak ederlerse yaşam için mühürlenirler; hak etmezlerse aksi doğrudur. Bu sebeple, canımızın yıldızı sönmeden önce gidin ve Tanrı'ya dönün." Ve her ne kadar, Teşuva, Tefila ve iyi davranışlar, tüm yıl boyunca etkili ise de, On Teşuva Günü'nde daha kolaydır ve Tanrı tarafından daha kolay kabul edilir. Hahamlarımız, Tanah'taki "Aşem'i kolay bulunduğu zamanlarda arayın" pasuğunun, Roş Aşana ve Kipur arasındaki on günü işaret ettiğini belirtirler.

8.      Hata işlemiş bir kişi, hata ve günahları sebebiyle kendisini düzelmez görmemeli, Tsadikler'in seviyesinden çok uzakta olduğunu düşünmemelidir. Zira Teşuva yaptığı anda o da Tanrı için, sanki hiç günah işlememiş gibi istenir ve sevilir bir kişi haline gelir. Dahası, bu kişinin ödülü daha yüksek olacaktır; çünkü günah işlemenin tadını almış, ancak buna rağmen benliğini yenmiş ve bir daha tekrar etmemeye karar vermiştir.

9.      Hahamlarımız şöyle demişlerdir: "Teşuva yapmış kişilerin bulunduğu yere, en büyük Tsadikler bile erişemez" Başka bir deyişle, hatasından dönmüş bir kişinin düzeyi, hayatında hiç günah işlememiş birininkinden daha yüksektedir. Çünkü o kendi içinde, daha büyük bir mücadeleye girişmiş ve kazanmıştır.

Haftanın Sözü

[www.weeklydvar.com]

                                                                                                                       

Zihnini boşalt, su gibi şekilsiz ve biçimsiz ol.

Eğer suyu bir kaba koyarsan, o bir kap olur.

Suyu bir şişeye koyarsan, o bir şişe olur...

Su ol dostum!

-- Bruce Lee

Haftanın Peraşası'nı, t e b e r r u d a b u l u n a r a k, ölmüşlerinin ruhuna veya hasta bir yakınının şifasına ithaf etmek isteyenlerin,

 ilgililer (050 - 38 41 30) ile temasa geçmeleri rica olunur.

Peraşa kağıtları Tora ile ilgili yazılar içerdiğinden çöpe atılmamalıdır.

Lütfen Geniza'ya getiriniz.