Allah : “Mişkan’daki menora her gün temizlenmelidir.

Bunu bir koen yapmalıdır.

Her akşam menora yakılmalıdır.” dedi.

Çölde iken Moşe’nin kardeşi Aaron, menora’yı her gün temizledi ve yaktı. 

Çölde Pesah öncesiydi.

Bazı adamlar : “Moşe, biz tame’yiz (manen kirli)!

Bu yüzden Allah’a korban Pesah getiremeyiz.  Ama bu mistva’yı kaçırmak istemiyoruz!” dediler.

Allah Moşe’ye: “Onlara bir ay sonra korban Pesah getirmelerini söyle.  O zaman temiz olacaklar!” dedi.

Adamlar çok sevindiler.

Allah : “Bu bir din’dir (kanun): Tame olan bir kişi temizlenmelidir.  Korban Pesah’ı bir ay sonra getirebilir.

O günün adı ‘Pesah şeni / İkinci Pesah’ olacaktır.” dedi.

Çöldeki koanim’in iki gümüş trompet çalması gerekiyordu.

İsrailoğulları yeni bir yere yolculuk etmeden önce koanim üç ses çıkarırdı.

Tekiya - uzun bir ses

Sonra terua - birçok kısa ses

Sonra tekiya - yine uzun bir ses

Bazen koanim tek bir uzun tekiya sesi çıkarırdı.

Bunun anlamı tüm İsrailoğulları’nın Mişkan’a gelmesi gerektiği idi.  Moşe onlarla konuşmak istiyordu.

İsrailoğulları’nın çöldeki yolculukları şöyle gelişirdi:

Allah’ın bulutu Mişkan’ın üzerinde dururdu.  Bazen bulut aniden yükselirdi.  O zaman İsrailoğulları, Allah’ın onların yolculuk etmelerini istediğini anlarlardı.

Eşyalarını toplarlardı.  Leviim Mişkan’ı toplardı.

Bulut hareket ederdi.  İsrailoğulları’na yolu gösterirdi.  Bulutu izlerlerdi.

Aniden bulut dururdu.

“Burada duruyoruz!” derdi İsrailoğulları .

O yerde bazen uzun bir süre kalırlardı, bazen de çok kısa bir süre...

İsrailoğulları  “Biz her zaman Allah’ı dinleriz.” derdi.

Yitro, Moşe’nın karısı Tsipora’nın babasıydı.  İsrailoğulları  ile birlikte çölde idi.  Moşe ona : “Yakında Erets Yisrael’de olacağız.” dedi.

Yitro : “Ben Midıan’a eve gitmek istiyorum!” dedi.

“Lütfen gitme,” diye yalvardı Moşe.  “Bizimle birlikte Erets Yisrael’e gel!  Orada sana kendi tarlanı veremeyiz ama yeterli yiyeceğinin olmasını sağlarız.”

Yitro : “Üzgünüm.  Gelemem.  Ama oğullarım sizinle Erets Yisrael’e gidecek.” dedi.

İsrailoğulları’ndan bazıları  yakındılar.  “Hep man yemekten çok sıkıldık! (Man’ın ne olduğunu hatırlıyor musunuz? )

“Biz et yemek istiyoruz!”

Allah kızmıştı.  Man öyle lezzetliydi ki!

“Size et vereceğim.

Ama yakınanları cezalandıracağım!” dedi.

Çok sayıda Slav-kuşu gökten aşağı doğru uçtu.

İsrailoğulları onları pişirdi.

Etleri çok lezzetliydi.

Ama Allah birçok İsrailoğlu’nu o eti yemekten ötürü hasta etti. 

Miryam Aaron’a : “Kardeşimiz Moşe’nin yanlış bir şey yaptığını duydum!  Artık karısı Tsipora ile birlikte yaşamıyor!” dedi.

Miryam Moşe hakkında laşon ara (kötü şeyler) konuştu.

Aslında Moşe’ye yardım etmek istiyordu.

Onun karısına geri dönmesini istiyordu.

Ama Allah Miryam’ı cezalandırdı.

Cildi aniden beyaz tsara’as(cüzzam) benekleriyle doldu.

Moşe onun için dua etti.

Bir hafta sonra Allah Miryam’ı iyileştirdi.  

Bakalım BEAALOTEHA  bölümünü öğrenmiş misiniz?


SORULAR

1. Menora’yı kim temizlerdi?

2. İsrailoğulları  ne zaman yolculuk edeceklerini nasıl bilirlerdi?

3. Yitro nereye gitmek istiyordu?

4. Slav-kuşları neydi?

5. Miryam’ın cezası neydi?

Copyright © 2011 SEVIVON. Tüm Hakları Saklıdır.
Bu sitede kullanılan tüm içerik ve görsellerin kullanım hakları Sevivon'a aittir.
İzinsiz kopyalanamaz ve kullanılamaz.